dayanaksız - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

dayanaksız



Bedeutungen von dem Begriff "dayanaksız" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
dayanaksız conclusory adj.
dayanaksız baseless adj.
dayanaksız undurable adj.
dayanaksız checkless adj.
dayanaksız tenuous adj.
dayanaksız thin adj.
dayanaksız unreasonable adj.
dayanaksız ungrounded adj.
dayanaksız unplanked adj.
dayanaksız bottomless adj.
dayanaksız good-for-naught adj.
dayanaksız fanatic adj.
dayanaksız fanatical adj.
dayanaksız thin adv.
dayanaksız unfoundedly adv.
Idioms
dayanaksız off the wall adj.
Law
dayanaksız naked adj.
dayanaksız without merit adj.

Bedeutungen, die der Begriff "dayanaksız" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 19 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
dayanaksız görüş speculation n.
dayanaksız fikir ill-thought n.
dayanaksız şayia foundationless rumour n.
dayanaksız söylenti rumour without foundation n.
dayanaksız söylenti foundationless rumour n.
dayanaksız şayia rumour without foundation n.
dayanaksız ucuz evler inşa etmek jerry-build v.
dayanaksız inadını sürdüren kimse bloody-minded adj.
dayanaksız görüşlere dayanmayan unspeculative adj.
dayanaksız bir şekilde ungroundedly adv.
dayanaksız bir şekilde off hand adv.
dayanaksız bir şekilde offhand adv.
dayanaksız bir şekilde off-hand adv.
Idioms
dayanaksız olmak be out on a limb v.
dayanaksız olmak cut the ground from under v.
Law
gayrimenkul hakkında yapılan dayanaksız hak iddiası cloud on title n.
Technical
yangına dayanaksız mamuller products without fire resistance n.
yangına dayanaksız mamuller non-fire resistant products n.
Slang
dayanaksız söylenti furphy n.