Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
için korumak
için korumak
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"için korumak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
için korumak
preserve for
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"için korumak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 117 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
kendini korumak için
in self-defense
adv.
Tom said he shot Mary
in self-defense.
Tom polise
kendini korumak için
Mary'yi vurduğunu söyledi.
More Sentences
2
General
sporcuların alt bacak kısmını korumak için yapılmış sert koruyucu
shinguard
n.
3
General
yiyecekleri kitapları vb kaplamak ve korumak için kullanılan elastik ince tabaka
shrink-wrap
n.
4
General
zırhın koltuk altlarını veya eklemleri korumak için kullanılan kumaşla desteklenmiş bir bölgesi
voider
n.
5
General
zırhın koltuk altlarını veya eklemleri korumak için kullanılan kumaşla desteklenmiş bir bölgesi
gusset
n.
6
General
gemi donanımını aşınmadan korumak için kullanılan kalın bir halat ağı
mat
n.
7
General
kullanma veya taşıma sırasında malları korumak için üzerlerine veya badana, bakım gibi işlemler sırasında eşyaları korumak için belirli kısımlarına örtü seren işçi
masquer
n.
8
General
güneşten korumak için asker kepinin üstünü örten ince kumaş
havelock
n.
9
General
boksörün dişlerini ve dudaklarını korumak için taktığı ağızlık
mouthpiece
n.
10
General
binicilerin bacaklarını korumak için eyerin iki yanına takılan uzun çizme
gambado
n.
11
General
haşereleri kovmak ve evi büyüden korumak için bahçeye konan heykelcik
gnome
n.
12
General
savaş zamanında kenti hava saldırılarına karşı korumak için geceleri ışıkların kısıtlı kullanılması
dim-out
n.
13
General
boyacıların döşeme ve mobilyaları korumak için serdikleri örtü veya kağıt
dropcloth
n.
14
General
içerikleri korumak için üzerine katlanmış olan örtü
folder
n.
15
General
tünel uzatan madencileri düşen molozlardan korumak için set üstüne konulan tahta veya kereste
spiling
n.
16
General
tükenmelerini engellemek için av hayvanlarını korumak
preserve game
v.
17
General
korumak için başka yöne çevirmek
emmantle
v.
18
General
kendini korumak için kaslarını kasmak
hold
v.
19
General
korumak veya saklamak için kışın üzerini kapatmak
winter-ground
v.
20
General
korumak için örtmek (kulak, burun)
hold
v.
21
General
(araziyi veya avı) ağlı kaçak avcılara karşı korumak için engel yerleştirmek
bush
v.
Phrasals
22
Phrasals
soğuk, ışık gibi etkilerden korumak için bitkinin bir kısmını toprakla örtmek
earth up
v.
23
Phrasals
(birini/bir şeyi biri/bir şey) için korumak
keep (someone or something) for (someone or something)
v.
24
Phrasals
biri için birini/bir şeyi korumak
keep someone or something for someone
v.
25
Phrasals
(korumak için) üstünü örtmek
bed down
v.
26
Phrasals
(biri) için korumak
hold for (someone)
v.
27
Phrasals
(bir şeyi biri/bir şey) için korumak
preserve (something) for (someone or something)
v.
Proverb
28
Proverb
korkak damgası yememek adına kaybedilen bir savaşta boşuna ölmektense ilerde kazanabileceği bir savaş vermek için canını korumak
he who fights and runs away may live to fight another day
Colloquial
29
Colloquial
polislerin diğer polisleri korumak için uyguladığı gizlilik
blue wall
n.
30
Colloquial
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
hedge one's bets
v.
31
Colloquial
bir canı var onu korumak için
for dear life
expr.
32
Colloquial
canını korumak için
for dear life
expr.
33
Colloquial
canını korumak için
for your life
expr.
Idioms
34
Idioms
birinin/bir şeyin etrafını korumak için ya da kaçmasın diye çeviren silahlı koruma grubu
ring of steel
n.
35
Idioms
konumunu korumak için zamanın popüler görüşlerine göre kendini değiştiren/uyarlayan kimse
vicar of bray
n.
36
Idioms
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
hedge bets
v.
37
Idioms
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
hedge your bets
v.
38
Idioms
(birini) korumak için kendini ateşe atmak
take a bullet (for someone)
v.
39
Idioms
(birini) korumak için kendini ateşe atmak
take the bullet (for someone)
v.
Speaking
40
Speaking
beni korumak için yapıyor
he's doing this to protect me
expr.
41
Speaking
bunu seni korumak için
I did it to protect you
expr.
42
Speaking
bunu seni korumak için yaptım
I did it to protect you
expr.
Trade/Economic
43
Trade/Economic
yerli sanayiyi yabancı rekabete karşı korumak için ithalatta vergi veya kota uygulanması
trade protection
n.
44
Trade/Economic
yerli sanayiyi yabancı rekabete karşı korumak için ithalatta vergi veya kota uygulanması
protection
n.
45
Trade/Economic
çiftçinin gelir düzeyini korumak veya yükseltmek için hazineden yapılan dolaysız veya dolaylı ödemeler
contestable market
n.
46
Trade/Economic
döviz kurunun dalgalanma sınırım korumak için bir ülkenin kullandığı yabancı para
intervention currency
n.
47
Trade/Economic
merkez bankalarının bir para biriminin uluslararası değerini korumak için yüksek miktarda para satın alması
intervention
n.
Politics
48
Politics
nükleer silahlara sahip bir devletin, güçlerini nükleer silahı olmayan müttefiki korumak için kullanmayı vadetmesi
nuclear umbrella
n.
49
Politics
protestanlığın siyasi ve dini üstünlüğünü korumak için 1795'te kuzey irlanda'da kurulan gizli bir örgütün üyesi
orangeman
n.
50
Politics
1989'da ingiltere ve galler'deki su şirketlerinin faaliyetlerini düzenleyip tüketici haklarını korumak için kurulmuş bir devlet kurumu
ofwat (office of gas and electricity markets) [uk]
abrev.
Institutes
51
Institutes
abd bilgi sistemlerini korumak ve yabancı istihbarat bilgisi üretmek için çalışan kriptoloji organizasyonu
national security agency
n.
Industry
52
Industry
ambalaj içeriğini dış etkenlerden korumak için kullanılan esnek malzeme
barrier
n.
53
Industry
kullanma veya taşıma sırasında malları korumak için belirli kısımlarına örtü seren işçi
masker
n.
Technical
54
Technical
sistemi fazla basınçtan korumak için kullanılan emniyet valfi
relief valve
n.
55
Technical
(çip üretimi) kaplama veya dağlama işlemi sırasında ışığa duyarlı bir yüzeyin belirli kısımlarını korumak için kullanılan, ışık geçirmeyen malzemeden kapılmış bir kalıp
mask
n.
56
Technical
ok çentiklerinden korumak için yay kirişinin ortasına sarılan iplik veya sicim
whipping
n.
57
Technical
aktarmasız kondüktörü aşınmaya ve kısa devreye karşı korumak için yerleştirilen yalıtım manşonu
bouche
n.
58
Technical
ürünlerde sterilliği korumak için kullanılan koruyucu kapak
hood
n.
59
Technical
ara kabloların voltajını korumak için seri bağlanmış iki veya daha fazla doğru akım makinesi
equalizer set
n.
Computer
60
Computer
internette dolaşırken bilgisayarı korumak için güvenlik tedbirleri alma
safe surfing
n.
Telecom
61
Telecom
1984'te birleşik krallık'taki telekomünikasyon faaliyetlerini denetleyip tüketici haklarını korumak için kurulmuş bir devlet kurumu
oftel (office of telecommunications)
abrev.
Electric
62
Electric
ekipmanı akımdaki ani dalgalanmalardan korumak için güç hattına yerleştirilen elektrikli cihaz
spike arrester
n.
63
Electric
ekipmanı akımdaki ani dalgalanmalardan korumak için güç hattına yerleştirilen elektrikli cihaz
spike suppressor
n.
Television
64
Television
anteni yıldırım çarpmasından korumak için topraklama teline bağlı olan kıvılcım atlama aralığı
lightning arrestor
n.
Textile
65
Textile
deriyi yumuşatıp korumak için hayvan postlarına yağ süren kimse
oiler
n.
66
Textile
deriyi yumuşatıp korumak için hayvan derilerine iç yağı süren kimse
oiler
n.
67
Textile
yama yaparken çorabın şeklini korumak için içine konan yumurta biçimli bir nesne
darning last
n.
Construction
68
Construction
binaları nem ve rutubetten korumak için kullanılan sentetik materyal
housewrap
n.
69
Construction
binaları nem ve rutubetten korumak için kullanılan sentetik materyal
house wrap
n.
70
Construction
yoldan geçenleri düşen nesnelerden korumak için inşaatlara kurulan iskele
rigger
n.
71
Construction
temel yapmak veya dere yatağını aşınmadan korumak için suya veya yumuşak zemine yığılan moloz
rip-rap
n.
Furniture
72
Furniture
mobilyaları korumak için elektrikli süpürge tabanının etrafından geçirilen kauçuk koruyucu
bumper
n.
Automotive
73
Automotive
devrilme durumunda sürücüyü korumak için kullanılan koruyucu çerçeve
rollbar
n.
Marine
74
Marine
mürettebatı ve tekne parçalarını hava koşullarına karşı korumak için kullanılan branda bezi
weathercloth
n.
75
Marine
gemi façasını yosun ve kurt oluşuma karşı korumak için yapılan özel kaplama
boot topping
n.
76
Marine
gemiyi buza karşı korumak için yanlarına takılan halat çerçevesi
bowgrace
n.
77
Marine
donanma gemisinde savaşanları korumak için konulan siper
fight [obsolete]
n.
78
Marine
(korumak için) refakat etmek
waft [obsolete]
v.
Petrol
79
Petrol
petrol kuyusu teçhizatını buzdağlarına karşı korumak için denizin dibinde yapılan keşif
glory hole
n.
Mining
80
Mining
tünel uzatan madencileri düşen molozlardan korumak için set üstüne konulan tahta veya kereste
spile
n.
Medical
81
Medical
gözü radyasyondan korumak için yapılan göz koruması
eye shield
n.
Physiology
82
Physiology
vücudun dengeyi korumak için istemsizce yaptığı hareketler
compensation
n.
Chemistry
83
Chemistry
(sistem durumunu korumak için gerekli olan) değişken sayısı
degree of freedom
n.
Botanic
84
Botanic
bitkileri kuşlardan korumak için kullanılan file
garden net
n.
85
Botanic
tohumlu bitkilerin çoğunda tomurcuğu korumak için modifikasyona uğramış yaprak
scale
n.
86
Botanic
tomurcuğu korumak için modifikasyon geçirmiş küçük ve zarsı yaprak
scale leaf
n.
Agriculture
87
Agriculture
saplarını dondan korumak için şeker kamışı gövdelerinin yerleştirildiği karık
windrow
n.
88
Agriculture
saplarını dondan korumak için şeker kamışı gövdelerinin yerleştirildiği karık
winrow
n.
89
Agriculture
sebzeleri donmaya karşı korumak için toprakta açılan çukur
bury
n.
History
90
History
ortaçağda atların başını korumak için kullanılan zırh
chanfron
n.
91
History
ingiliz endüstrisini yabancı rekabetten korumak için kurulmuş bir lobinin fikirlerini destekleyen kimse
whole-hogger [uk]
n.
Religious
92
Religious
ortodoksluğu aryanizm’den korumak için geliştirilen resmi hristiyan öğretisi
nicene creed
n.
Military
93
Military
gizlilik dereceli savunma bilgilerini ve savunma bakanlığı ekipmanını korumak için abd içerisindeki federal olmayan topraklara kurulmuş alan
national defense area
n.
94
Military
düşman saldırısından korumak için diğer birliklere verilen çeşitli savaş kuvvetleri
escort forces
n.
95
Military
mızrak üzerine eli korumak için monte edilen metal parçası
vamplate
n.
96
Military
eskiden kuşatma harekatındaki askerleri korumak için kullanılan taşınabilir siper veya zırh
manta
n.
97
Military
eskiden kuşatma harekatındaki askerleri korumak için kullanılan taşınabilir siper veya zırh
mantelet
n.
98
Military
korkuluğun diğer tarafını cephe ateşinden korumak için yükseltilmiş tarafı
bonnet
n.
99
Military
abd'nin savunma ve dışişleri bakanlıklarının diğer milletleri mayın tehlikesinden korumak için oluşturduğu bir program
humanitarian demining
n.
100
Military
(koltuk altını korumak için kullanılan) zırh plakası
roundel
n.
101
Military
yapıyı düşmanın doğrudan ateşine karşı korumak için diğer yapılardan açılan ateşlerle savunma
flank defense
n.
102
Military
yağışlı havalarda ateşli silahı ıslanmaktan korumak için alınan bir pozisyon
secure arms
n.
103
Military
deniz mayın savaşında kıyıları korumak için dost karasularına döşenen mayın tarlası
protective minefield
n.
104
Military
saldırı veya savunma sırasında avantajı korumak için konumsal değişiklikler yapmak
manoeuver
v.
Hunting
105
Hunting
bir silahı taşımak depolamak için yağlayarak saklamak veya korumak
pack a gun
v.
Sport
106
Sport
eskrim, buz hokeyi gibi sporlarda yüzü korumak için takılan maske
mask
n.
107
Sport
spor sahasını yağmurdan korumak için üstüne çekilen örtü
groundsheet
n.
108
Sport
(körlingde) taş atarken ayakları korumak için kullanılan çivili metal plaka
cramper
n.
Chess
109
Chess
(taşı) tehdit altındaki değerli taşı korumak için hareket ettirmek
interpose
v.
Music
110
Music
parmak ucunu korumak için kullanılan pena türü
fingerpick
n.
Mythology
111
Mythology
(yunan mitolojisinde) zeus'un aşık olup hera'nın gazabından korumak için yavru ineğe çevirdiği bakire
io
n.
Engineering
112
Engineering
altta yatan toprağı su erozyonuna karşı korumak için kullanılan beton vb. zemin kaplaması
apron
n.
Reptiles
113
Reptiles
timsahların kışın kendilerini korumak için girdikleri uyku evresi
brumation
n.
Entomology
114
Entomology
kendini korumak için kıvrılabilen kırkayak
pillworm
n.
Slang
115
Slang
ani durma ve çarpma durumunda erkek genital bölgesini korumak için bisikletin gövdesine monte edilmiş minder
nard guard
n.
116
Slang
ani durma ve çarpma durumunda erkek genital bölgesini korumak için bisikletin gövdesine monte edilmiş minder
nads
n.
117
Slang
ani durma ve çarpma durumunda erkek genital bölgesini korumak için bisikletin gövdesine monte edilmiş minder
nards
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of için korumak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy