karşı uyarmak

Bedeutungen von dem Begriff "karşı uyarmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	karşı uyarmak	advise against v.

Bedeutungen, die der Begriff "karşı uyarmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 28 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrasals
1	Phrasals	(birini birine/bir şeye) karşı uyarmak	caution (one) against (someone or something) v.
I caution against reform of sheepmeat at the expense of other sectors, particularly beef. Başta sığır eti olmak üzere diğer sektörler pahasına koyun etinde reform yapılmasına karşı uyarıyorum. More Sentences
2	Phrasals	(bir şeye) karşı uyarmak	warn against (something) v.
We must warn against attempts by the big powers to blackmail the United Nations. Büyük güçlerin Birleşmiş Milletlere şantaj yapma girişimlerine karşı uyarıda bulunmalıyız. More Sentences
General
3	General	(avustralya'da) yüzenleri köpekbalıklarına karşı uyarmak için çalınan zil	shark alarm n.
4	General	(avustralya'da) yüzenleri köpekbalıklarına karşı uyarmak için çalınan zil	shark bell n.
5	General	hava aracının yüzücüleri köpekbalıklarına karşı uyarmak için plaj üzerinde uçarak yaptığı gözcülük	shark patrol [australia] n.
6	General	(avustralya'da) yüzenleri köpekbalıklarına karşı uyarmak için çalınan zil	shark siren n.
7	General	-e karşı uyarmak	warn against v.
Phrasals
8	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak	caution someone against something v.
9	Phrasals	birisini bir şeye karşı uyarmak	warn someone away from v.
10	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak	alert somebody to something v.
11	Phrasals	birisini bir şeye karşı uyarmak	counsel someone against something v.
12	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak	caution someone about something v.
13	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak/ikaz etmek	advise someone against doing something v.
14	Phrasals	(birini bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek	advise (one) against (something) v.
15	Phrasals	(bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek	advise against (something) v.
16	Phrasals	-e karşı uyarmak/ikaz etmek	advise against doing v.
17	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak/ikaz etmek	advise someone against doing something v.
18	Phrasals	(birini bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek	advise (one) against (something) v.
19	Phrasals	(bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek	advise against (something) v.
20	Phrasals	-e karşı uyarmak/ikaz etmek	advise against doing v.
21	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak	awake someone to something v.
22	Phrasals	birini bir şeye karşı uyarmak	awaken someone to something v.
23	Phrasals	birini birine/bir şeye karşı uyarmak	caution someone about someone or something v.
24	Phrasals	(birini birine/bir şeye) karşı uyarmak	caution (one) about (someone or something) v.
25	Phrasals	-e karşı uyarmak	caution about v.
26	Phrasals	-e karşı uyarmak	counsel against v.
27	Phrasals	(bir şeye) karşı uyarmak	preach against (something) v.
Military
28	Military	radar ekranında gözlemlenen herhangi bir hedefe karşı uçağı uyarmak için verilen bilgiler	traffic information (radar) n.