Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | ki bundan | whereof conj. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | bundan şu sonuç çıkar ki | from which it's concluded that expr. |
Phrases | bundan şu sonuç çıkar ki | it follows that expr. |
Phrases | bundan şu sonuca varılır ki | from which it's concluded that expr. |
Phrases | işte bundan dolayıdır ki | that is the reason why expr. |
Archaic | ||
Archaic | işte bundan anlıyoruz ki | whence we can understand that expr. |
Slang | ||
Slang | siyah insanlarla cinsel ilişki kuranlar bundan o kadar keyif alırlar ki bir daha siyahlardan başka insanlarla cinsel ilişki kurmazlar anlamında deyim | once you go black, you never go back expr. |