Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | lands n. | topraklar | ||
In other words, prosperity and stability so that all can live with dignity in their own lands. Başka bir deyişle herkesin kendi topraklarında onurlu bir şekilde yaşayabilmesi için refah ve istikrar. More Sentences |
||||
General | lands n. | araziler | ||
General | lands interj. | şaşkınlık bildiren ifadelerde kullanılan bir kelime | ||
Military | ||||
Military | lands n. | silahın namlusunda yivler arasında kalan yüksek kısımlar | ||
Hunting | ||||
Hunting | lands n. | set | ||
Hunting | lands n. | setler |