legislative - Türkisch Englisch Wörterbuch

legislative

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "legislative" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
legislative adj. yasama
The problem very often is that they turn into the legislative equivalent of a Venus Flytrap.
Çoğu zaman sorun, bu değişikliklerin Venüs Sinek Kapanı'nın yasamadaki eşdeğerine dönüşmesidir.

More Sentences
General
legislative adj. yasamaya ilişkin
They all concerned our constituents and exercised our legislative minds.
Hepsi de seçmenlerimizi ilgilendiriyor ve yasamaya ilişkin bizlerin zihnini çalıştırıyordu.

More Sentences
Law
legislative adj. yasama yetkisi olan
Why call it an 'Authority' when it has no legislative power?
Yasama yetkisi olmadığı halde neden 'Otorite' olarak adlandırılıyor?

More Sentences
General
legislative n. yasallaştırma
legislative n. kanunlaştırma
legislative adj. yasayan
legislative adj. yasamalı
legislative adj. yasamayla ilgili
legislative adj. yasama organı
legislative adj. kanun koyan
legislative adj. kanun yapan
legislative adj. kanun koyucu
legislative adj. yasa yapan
legislative adj. kanun yapan
legislative adj. yasal yetkisi olan
Trade/Economic
legislative adj. kanun koyucu
legislative adj. teşrii
legislative adj. yasa koyma ile ilgili
Law
legislative n. yasama gücü
legislative n. kanun yapıcı kurum
legislative adj. yasamaya ilişkin

Bedeutungen, die der Begriff "legislative" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 97 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
legislative bodies n. yasama organları
The European Parliament is a legislative body, and as a legislative body, it cannot intervene in current proceedings.
Avrupa Parlamentosu bir yasama organıdır ve bir yasama organı olarak mevcut yargılamalara müdahale edemez.

More Sentences
legislative power n. yasama gücü
The Constitution has served Parliament, in its capacity as a legislative power, best, according it its central statute.
Anayasa, temel tüzüğüne uygun olarak, yasama gücü sıfatıyla Parlamento'ya en iyi şekilde hizmet etmiştir.

More Sentences
legislative regulation n. yasal düzenleme
Faced with this legislative regulation, however, its attitude changed.
Ancak bu yasal düzenleme karşısında tutumu değişti.

More Sentences
Law
legislative process n. yasama süreci
The legislative process is always much more protracted.
Yasama süreci her zaman çok daha uzun sürmektedir.

More Sentences
legislative procedure n. yasama usulü
It is recognised that an individual justification can be helpful in the context of legislative procedures.
Bireysel bir gerekçelendirmenin yasama usulleri bağlamında yardımcı olabileceği kabul edilmektedir.

More Sentences
legislative power n. yasama gücü
In a very short time, this has become a parliament with considerable legislative power.
Çok kısa bir süre içerisinde bu parlamento, hatırı sayılır yasama gücüne sahip bir parlamento haline geldi.

More Sentences
legislative proposal n. yasa teklifi
They are not new legislative proposals, though; they are amendments.
Ancak bunlar yeni yasa teklifleri değil; değişiklik teklifleridir.

More Sentences
Politics
legislative harmonization n. mevzuata uyum
We must move resolutely towards achieving legislative harmonisation itself.
Mevzuat uyumunu bizzat gerçekleştirme yolunda kararlılıkla ilerlemeliyiz.

More Sentences
legislative function n. yasama işlevi
Now it is the case that there is no legislative function specifically applicable to this at European level.
Şu anda Avrupa düzeyinde bu konuya özel olarak uygulanabilecek bir yasama işlevi bulunmamaktadır.

More Sentences
legislative power n. yasama gücü
Legislative power is essentially being turned into executive power.
Yasama gücü esasen yürütme gücüne dönüştürülüyor.

More Sentences
legislative framework n. yasal çerçeve
This means that we have taken an important step on the road to updating the Community legislative framework.
Bu, Topluluk yasal çerçevesinin güncellenmesi yolunda önemli bir adım attığımız anlamına gelmektedir.

More Sentences
legislative council n. yasama konseyi
The issue of the Legislative Council is not insignificant.
Yasama Konseyi meselesi önemsiz değildir.

More Sentences
General
legislative immunity n. milletvekilliği dokunulmazlığı
legislative immunity n. milletvekili dokunulmazlığı
legislative power n. kanun çıkarma yetkisi
legislative regulations n. yasal düzenlemeler
legislative director n. hukuk müdürü
lift the legislative immunity v. dokunulmazlıkları kaldırmak
Trade/Economic
legislative requirement n. mevzuat koşulu
transparent legislative framework n. saydam mevzuat çerçevesi
legislative power n. yasa koyma gücü
legislative harmonisation n. yasal uyum
legislative requirement n. yasal gerek
legislative power n. yasama organı
Law
legislative intention n. gerekçe
legislative power n. kanun yapma gücü
legislative decree n. kanun hükmünde kararname
legislative act n. kanun yapma yetkisine dayanılarak yapılan tasarruf
legislative package n. kanun paketi
legislative proposal n. kanun teklifi
legislative change n. mevzuat değişikliği
legislative amendments n. mevzuat değişiklikleri
legislative amendment n. mevzuat değişikliği
ordinary legislative procedure n. olağan yasama yöntemi
ordinary legislative procedure n. olağan yasama usulü/prosedürü
untrammeled legislative activity n. sınırısız kanun koyma
legislative act n. teşrii tasarruf
legislative transaction n. yasama işlemi
legislative prerogative n. yasama yetkisi
legislative measures n. yasama önlemleri
legislative officer n. yasama meclisi üyesi
legislative act n. yasama işlemi
legislative restraint n. yasama kısıntısı
legislative branch n. yasama organı
legislative auditing n. yasama denetimi
legislative organ n. yasama organı
legislative efforts n. yasal düzenlemeler yolunda çalışmalar
supreme legislative council n. yüksek yasama meclisi
legislative body n. abd'nin 28 eyaletindeki çift meclisli parlamento
legislative body n. bazı ingiliz milletler topluluğu devletlerinde avam kamarası
legislative body n. kanada eyaletlerindeki tek meclisli parlamento
legislative union n. büyük britanya ve irlanda birliği
Politics
governmental legislative centre n. hükümet mevzuat merkezi
legislative function n. kanun koyma görevi
legislative decree n. kanun hükmünde kararname
legislative supremacy n. meclisin üstünlüğü
legislative council n. meclis üyelerinin katıldığı idari grup
legislative courts n. meclis tarafından kurulan mahkeme
corresponding legislative bodies n. muadil yasama organı heyetleri
legislative election n. milletvekili seçimi
legislative arrangement n. mevzuat düzenlemesi
legislative election n. milletvekili/millet meclisi seçimi
legislative immunity n. milletvekili dokunulmazlığı
legislative alignment n. mevzuat uyumu
legislative assembly n. parlamento
member of the legislative assembly n. parlamento/yasama meclisi üyesi
legislative immunity n. siyasi dokunulmazlık
legislative department n. teşrii organ
legislative power n. teşrii kuvvet
legislative act n. teşrii tasarruf
legislative initiative n. yasama inisiyatifi
legislative department n. yasama organı
legislative act n. yasama tasarrufu
legislative session n. yasama yılı
legislative immunity n. yasama dokunulmazlığı
legislative drafting n. yasa tasarlama süreci
legislative committees n. yasama komiteleri
legislative year n. yasama dönemi
legislative blackmail n. yasalar kullanılarak yapılan şantaj
legislative institutions n. yasama kurumları
executive, legislative and judicial powers n. yasama, yürütme ve yargı erkleri
legislative supremacy n. yasamayla ilgili üstünlük
legislative session n. yasama dönemi
legislative power n. yasama organı
legislative veto n. yasama vetosu
legislative power n. yasama erki
legislative assembly n. yasama meclisi
legislative year n. yasama yılı
legislative immunity n. teşrii masuniyet
legislative immunity n. yasama dokunulmazlığı
lift the legislative immunity v. dokunulmazlığı kaldırmak
lift the legislative immunity v. dokunulmazlıkları kaldırmak
mlc (member of the legislative council) abrev. yasama konseyi üyesi
Institutes
office of deputy secretary-general of legislative and auditing services n. yasama ve denetim hizmetleri genel sekreter yardımcılığı
Military
chief of legislative liaison n. yasama ilişkileri başkanı
Star Wars
legislative commons n. yasama çevresi
legislative district n. yasama bölgesi