madalya - Türkisch Englisch Wörterbuch

madalya

Bedeutungen von dem Begriff "madalya" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
madalya medal n.
Lieutenant, fire missile one and recommend me for another medal.
Teğmen, birinci füzeyi ateşle ve beni bir madalya için de tavsiye edin.

More Sentences
madalya gong n.
The athlete earned a gong for winning the championship.
Sporcu, şampiyonluğu elde ettiği için bir madalya kazandı.

More Sentences
madalya decoration n.
madalya stamp [obsolete] n.

Bedeutungen, die der Begriff "madalya" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 95 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
madalya sahibi medalist n.
Tom is an Olympic medalist.
Tom bir Olimpiyat madalyası sahibi.

More Sentences
altın madalya gold medal n.
It was the first gold medal that she had won.
Kazandığı ilk altın madalyaydı.

More Sentences
Sport
bronz madalya bronze medal n.
We won the bronze medal.
Biz bronz madalya kazandık.

More Sentences
gümüş madalya silver medal n.
They won the silver medal.
Onlar gümüş madalya kazandı.

More Sentences
altın madalya gold n.
They awarded her a gold metal for her achievement.
Başarısından dolayı onu altın madalya ile ödüllendirdiler.

More Sentences
gümüş madalya silver n.
Mary put the silver locket around her neck.
Mary gümüş madalyonu boynuna taktı.

More Sentences
General
madalya ve para bilgisi numismatics n.
madalya sahibi medallist n.
madalya yapan kimse medalist n.
madalya kazanan medalist n.
madalya veya para üzerindeki yazı inscription n.
madalya kazanan medallist n.
madalya kazanan medal winner n.
madalya kazanan kimse medallist n.
madalya kazanan kimse medalist n.
karpuz kabuğundan madalya wooden spoon n.
madalya yapan kimse medallist n.
madalya töreni medal ceremony n.
madeni para ve madalya ilmi numismatology n.
madeni para ve madalya ilmi numismatics n.
madeni para ve madalya ilmi numismatology n.
şerit madalya ribbon medal n.
tek yüzlü madalya uniface n.
madalya yerine takılan renkli kurdele bar n.
madalya veya madeni paranın yapısı fabric n.
madalya veya madeni para üstündeki iki kafa figürü jugata n.
bazı kutlu olayların anısına verilen bir madalya votive medal n.
küçük madalya medalet n.
madalya ve sikke yapma sanatı medalurgy n.
bronz madalya kazanan kimse bronze medallist n.
bronz madalya kazanan kimse bronze medalist n.
(nümizmatik) aynı parçada görülmeyen ön ve arka tasarımlarla basılmış madeni para veya madalya mule n.
(nişan, madalya) verme decoration n.
sergilenen önemli hizmet karşılığı atfedilen bir madalya türü distinguished service medal n.
amerikan savaş tutsaklarına verilen madalya prisoner of war medal n.
yıldız şeklinde madalya star n.
(madeni para, madalya üzerinde yer alan) kabartma strike n.
madalya vermek give somebody a medal v.
madalya vermek award somebody a medal v.
madalya takmak give somebody a medal v.
madalya vermek present somebody with medal v.
madalya almak win medal v.
madalya almak get medal v.
madalya almak receive medal v.
madalya takmak decorate v.
madalya vermek award a medal v.
madalya ile onurlandırmak medal v.
madalya ile ödüllendirmek medal v.
madalya vermek medal v.
madalya kazanmak medal v.
madalya takmak mense [dialect] [uk] v.
(nişan, rütbe, unvan, madalya vb.) vermek decorate v.
(nişan, rütbe, unvan, madalya vb.) takmak decorate v.
madalya ile ilişkili medallic adj.
madeni para koleksiyoncuları tarafından madalya kadar değerli görülen (sikke) medallic adj.
Phrasals
madalya/nişan takmak decorate someone for something v.
madalya/nişan takmak decorate for v.
Colloquial
ne olmuş yani, madalya mı takalım? what do you want, a cookie? expr.
ne olmuş yani, madalya mı takalım? what do you want, a biscuit? [uk] expr.
ne bekliyorsun, madalya mı? what do you want, a biscuit? [uk] expr.
ne olmuş yani, madalya mı takalım? what do you want, a medal? expr.
ne bekliyorsun, madalya mı? what do you want, a medal? expr.
Idioms
(madalya, nişan) liyakate bakılmadan, sırası geldiği için verilmek come up with the rations v.
(madalya, nişan) hak edilmediği halde verilmek come up with the rations v.
(madalya, nişan) liyakate bakılmadan, sırası geldiği için verilmek be given with the rations v.
(madalya, nişan) hak edilmediği halde verilmek be given with the rations v.
altın madalya kazanmak strike gold v.
ne bekliyorsun, madalya mı? what do you want, a cookie? exclam.
Technical
bronz madalya bronze star medal n.
madeni para, jeton, madalya ve plakaların üzerindeki kabartılar bead n.
sikke veya madalya basmada kullanılan çelik baskı kalıbı hub n.
Chemistry
madalya ve jeton yapımında kullanılan, bakırın yüksek oranda olduğu gümüş alaşımı billon n.
History
sıracayı tedavi edenlere ingiliz krallarının verdiği sikke veya madalya touchpiece n.
(geç roma dönemi'nde) satranç benzeri bir oyunla ilişkili olduğu varsayılan ince bronz bir madalya contorniate n.
(geç roma dönemi'nde) satranç benzeri bir oyunla ilişkili olduğu varsayılan ince bronz bir madalya contorniato n.
Military
madalya kurdelesi suspension ribbon n.
madalya teferruatı appurtenance n.
tsk madalya ve nişanları taf medals and decorations n.
abd'de askeri madalya sahiplerinin aynı madalyaya layık görülmesi halinde onlara verilen bronz veya gümüş meşe yaprakları ve meşe palamudundan oluşan bir süs oak-leaf cluster n.
madalya kurdelesi üstüne ikinci bir ödülü veya daha yüksek bir sınıfı göstermek için takılan metal nişan cluster [us] n.
(abd ordusunda) çarpışmada kahramanlık gösterenlere verilen bir madalya silver star n.
askeri madalya vermek decorate v.
Sport
altın madalya kazanan gold medallist n.
madalya kazanan sporcu medallist n.
madalya kazanan sporcu medalist n.
madalya kazanan sporcu medal-winner n.
madalya kazanan medal-winner n.
madalya sahibi medal-winner n.
madalya kazanan sporcu medal-holder n.
madalya kazanan medal-holder n.
madalya sahibi medal-holder n.
bronz madalya bronze n.
Slang
daha ne istiyorsun?, üstüne bir de kurdele mi/madalya mı bekliyorsun? egg in (one's) beer expr.
daha ne istiyorsun?, üstüne bir de kurdele mi/madalya mı bekliyorsun? egg in your beer expr.
üstüne bir de kurdele mi/madalya mı bekliyorsun? egg in your beer, what do you want? expr.