mazur

Bedeutungen von dem Begriff "mazur" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	mazur n.	güneydoğu prusya'nın protestan cemaatine mensup polonyalı
Linguistics
2	Linguistics	mazur n.	polonyaca'nın mazurlar tarafından konuşulan lehçesi

Bedeutungen von dem Begriff "mazur" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	mazur	excused adj.
Tom told me I'm excused from doing that. Tom bana bunu yapmakta mazur olduğumu söyledi. More Sentences
2	General	mazur	excusable adj.
3	General	mazur	justified adj.

Bedeutungen, die der Begriff "mazur" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 74 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	mazur görmek	excuse v.
And, if you will excuse me saying so, it is a statement that has nothing to do with the reality in situ. Ve eğer söylememi mazur görürseniz, bu gerçekle hiçbir ilgisi olmayan bir ifadedir. More Sentences
General
2	General	mazur göstermek	excuse v.
We do in fact use the United States's protectionists in the agricultural sphere to excuse our own protectionism. Aslında ABD'nin tarım alanındaki korumacılığını kendi korumacılığımızı mazur göstermek için kullanıyoruz. More Sentences
3	General	mazur görmek	excuse v.
This is unfortunate for you, but I hope you will excuse me and excuse her. Bu sizin için talihsiz bir durum ama umarım beni ve onu mazur görürsünüz. More Sentences
4	General	mazur görülemez	inexcusable adj.
Terrorism is inexcusable and the Palestinians' legitimate national aspirations cannot be achieved through violence. Terörizm mazur görülemez ve Filistinlilerin meşru ulusal istekleri şiddet yoluyla elde edilemez. More Sentences
5	General	mazur görülebilir	excusable adj.
That was excusable. Bu mazur görülebilirdi. More Sentences
Colloquial
6	Colloquial	cahilliğimi mazur görün	excuse my ignorance expr.
Excuse my ignorance. Cahilliğimi mazur görün. More Sentences
General
7	General	mazur gösterme	palliation n.
8	General	mazur görülebilirlik	excusableness n.
9	General	mazur görme	exculpating n.
10	General	mazur gösteren	excuser n.
11	General	mazur görülebilir kusur	excusable default n.
12	General	mazur görme	excusal n.
13	General	mazur gösteren kimse	excusator n.
14	General	mazur göstermek	palliate v.
15	General	mazur göstermek	blanch over v.
16	General	mazur göstermek	legitimate v.
17	General	mazur görmek	pardon v.
18	General	mazur göstermek	warrant v.
19	General	mazur göstermek	legitimatize v.
20	General	mazur göstermek	legitimize v.
21	General	mazur görmek	excuse someone or something v.
22	General	mazur göstermek	extenuate v.
23	General	mazur göstermek	legitimatise v.
24	General	mazur göstermek	mitigate v.
25	General	mazur görmek	discount v.
26	General	mazur göstermek	prettify v.
27	General	mazur görülebilir	justifiable adj.
28	General	mazur görülemez	indefensible adj.
29	General	mazur görülmüş	exculpated adj.
30	General	mazur gösterilemez	unwarrantable adj.
31	General	mazur görülebilir	pardonable adj.
32	General	mazur gösteren	excusatory adj.
33	General	mazur gösterilmiş	extenuated adj.
34	General	mazur görülemez	unwarranted adj.
35	General	mazur görülemez	unexcusable adj.
36	General	mazur gösterilmemiş	unextenuated adj.
37	General	mazur görülmemiş	unpardoned adj.
38	General	mazur görülebilir	venial adj.
39	General	mazur görülebilir	veniable adj.
40	General	mazur görülebilir	ignoscible [obsolete] adj.
41	General	mazur görülebilir	dispensable [obsolete] adj.
42	General	mazur görülemez	pretty adj.
43	General	mazur görülebilecek şekilde	excusably adv.
44	General	mazur görülemez bir şekilde	unpardonably adv.
45	General	mazur gösterilemeden	unwarrantably adv.
Phrasals
46	Phrasals	mazur göstermek	pass by v.
47	Phrasals	(birini/bir şeyi) mazur görmek	bear with (someone or something) v.
48	Phrasals	birini mazur görmek	excuse someone v.
49	Phrasals	birinin katılmamasını mazur görmek	excuse someone v.
50	Phrasals	birini bir şey için mazur görmek	excuse someone for something v.
Colloquial
51	Colloquial	cahilliğimi mazur görün	sorry for my ignorance expr.
52	Colloquial	cahilliğimi mazur gör	sorry for my ignorance expr.
53	Colloquial	cahilliğimi mazur gör	excuse my ignorance expr.
54	Colloquial	beni mazur gör	bear with me expr.
Idioms
55	Idioms	mazur görmek	give fair quarter v.
Speaking
56	Speaking	beni mazur görün	if I may say so myself expr.
57	Speaking	beni mazur görün	if I may say so expr.
Trade/Economic
58	Trade/Economic	mazur görülmeyen gecikme	non-excusable delay n.
Law
59	Law	mazur görülebilir ihmal	excusable neglect n.
60	Law	mazur gösteren	legitimizer n.
61	Law	mazur gösteren	legitimiser n.
62	Law	mahkemede hazır bulunmayan şahsın mazur görülmesi	essoin n.
63	Law	mahkemede hazır bulunmayan şahsın mazur görülmesi	essoign n.
64	Law	mazur görülebilir kusur	excusable neglect n.
65	Law	mazur göstermek	legitimatize v.
66	Law	mazur göstermek	legitimatise v.
67	Law	mazur göstermek	legitimise v.
68	Law	mazur gösterilemez	unwarrantable adj.
69	Law	mazur görülebilir	dispensable adj.
70	Law	mazur gösterilmiş	legitimized adj.
71	Law	mazur görülebilir	excusable adj.
72	Law	mazur gösterilmiş	legitimised adj.
Marine
73	Marine	aşındırmaya mazur kumsal	erosive beach n.
Archaic
74	Archaic	mazur göstermek	alleviate v.