Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | normalleşmek | normalise v. | ||
Only when a comprehensive peace settlement has been signed may relations between the EU and Sudan be normalised. Ancak kapsamlı bir barış anlaşması imzalandığında AB ile Sudan arasındaki ilişkiler normalleşebilir. More Sentences |
||||
General | normalleşmek | become normal v. | ||
General | normalleşmek | normalize v. |