Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | pacifism n. | barışseverlik | ||
I'm not a fan of pacifism. Barışseverliğin hayranı değilim. More Sentences |
||||
General | pacifism n. | pasifizm | ||
This is not pacifism, it is demagoguery and irresponsibility. Bu pasifizm değil, demagoji ve sorumsuzluktur. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Politics | pacifism n. | barışseverlik | ||
I do not believe in pacifism. Ben barışseverliğe inanmıyorum. More Sentences |
||||
Military | ||||
Military | pacifism n. | barışseverlik | ||
I'm a fan of pacifism. Barışseverliğin hayranıyım. More Sentences |
||||
General | ||||
General | pacifism n. | barışçılık | ||
General | pacifism n. | saldırıya direnç göstermeme | ||
General | pacifism n. | saldırıyı kabullenme | ||
General | pacifism n. | saldırıya baş kaldırmama | ||
Politics | ||||
Politics | pacifism n. | barışçıl politika | ||
Politics | pacifism n. | barış taraftarlığı | ||
Politics | pacifism n. | barışçılık | ||
Social Sciences | ||||
Social Sciences | pacifism n. | milletlerarası çatışmaların savaş dışı yollarla giderilmesi gerektiği doktrini | ||
Social Sciences | pacifism n. | sorunları şiddet ile çözmeye karşı olma | ||
Social Sciences | pacifism n. | antimilitarizm | ||
Social Sciences | pacifism n. | vicdani ret |