Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Technical | ||||
Technical | radyoaktif atık | radioactive waste n. | ||
The problem of radioactive waste remains unresolved. Radyoaktif atık sorunu hâlâ çözülemedi. More Sentences |
||||
Environment | ||||
Environment | radyoaktif atık | radioactive waste n. | ||
America's radioactive waste may be targeted in terrorist attacks. Amerika'nın radyoaktif atıkları terörist saldırıların hedefi olabilir. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | radyoaktif atık | radwaste n. | ||
Environment | ||||
Environment | radyoaktif atık | legacy waste n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | düşük seviyeli radyoaktif atık | low-level waste n. |
General | düşük seviyeli radyoaktif atık | low-level radioactive waste n. |
Marine | ||
Marine | denize radyoaktif atık boşaltılması | radioactive waste disposal into the sea n. |
Environment | ||
Environment | transuranik radyoaktif atık | transuranic radioactive waste n. |
Environment | orta düzey radyoaktif atık | intermediate-level waste n. |
Environment | çevreye son derece tehlikeli olan yüksek konsantrasyonlu radyoaktif bileşenler içeren (nükleer atık) | high-level adj. |
Environment | çok az radyoaktif atık üreten | clean adj. |
Abbreviation | ||
Abbreviation | nükleer sanayi radyoaktif atık yönetimi | nirex (nuclear industry radioactive waste executive) n. |