Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | set to work on (someone) v. | (birine) bir şey yapmaya başlamak |
Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Idioms | ||||
Idioms | set to work (on someone or something) v. | (biri/bir şey üzerinde) çalışmaya başlamak | ||
But I welcome the fact that the Council and the Commission set to work at full tilt to formulate proposals. Ancak Konsey ve Komisyonun teklifleri formüle etmek üzere tam gaz çalışmaya başlamasını memnuniyetle karşılıyorum. More Sentences |
||||
Idioms | set to work (on someone or something) v. | (biriyle/bir şeyle) uğraşmaya başlamak | ||
Idioms | set to work (on someone or something) v. | (biri/bir şey üzerinde) işe koyulmak | ||
Idioms | set (someone or something) to work (on something) v. | (birini/bir şeyi işe) başlatmak | ||
Idioms | set (someone or something) to work (on something) v. | (birinin/bir şeyin bir işe) başlamasını/girişmesini sağlamak | ||
Idioms | set (someone or something) to work (on something) v. | (birini/bir şeyi bir şey üzerinde çalıştırmak/çalışmaya başlatmak |