takılan - Türkisch Englisch Wörterbuch

takılan

Bedeutungen von dem Begriff "takılan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
British Slang
takılan blazin' adj.

Bedeutungen, die der Begriff "takılan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yeke (dümene takılan) tiller n.
Many early cars used a tiller instead of a steering wheel.
İlk arabaların çoğunda direksiyon yerine yeke kullanılırdı.

More Sentences
(kola takılan) rütbe chevron n.
The soldier proudly displayed the chevron on his sleeve.
Asker kolunda bulunan rütbesini gururla sergiliyordu.

More Sentences
pasifik adalarında geleneksel olarak ziyaretçilerin boynuna takılan polinezya çelengi lei n.
marşandizin arkasına takılan ve demiryolu görevlilerini taşıyan cumbalı vagon caboose n.
konuşmaları gizlice dinlemek için telefon hattına takılan aygıt wiretap n.
hayvanın ısırmasına veya zararlı bir şey yemesine engel olmak için ağzına takılan tel, deri gibi kaf mouthpiece n.
takılan kimse teaser n.
verev takılan kumaş parçası gusset n.
kulaklık (soğuğa karşı takılan) earmuff n.
peşine takılan kimse tail n.
grubun peşine takılan kız groupie n.
hayvanların kulaklarına takılan marka earmark n.
akla takılan düşünce obsession n.
sorguç (miğfere takılan) crest n.
marşandizin arkasına takılan ve demiryolu görevlilerini taşıyan cumbalı vagon guard's van n.
dudakta bulunan piercinge takılan dudak süsü labret n.
küçük tekerlek (mobilyaya takılan) caster n.
yük hayvanına takılan küfe pannier n.
kasanın kenarlarına takılan parmaklıklar rave n.
frakla birlikte takılan beyaz papyon white tie n.
ameliyatta ağza takılan alet gag n.
başlık (bir şeyin ucuna takılan) tip n.
treyler (kamyona/traktöre takılan) trailer n.
takılan kimse tease n.
dövüş horozuna takılan çelik mahmuz gaff n.
ameliyatta ağıza takılan alet gag n.
iliğe takılan çiçek buttonhole n.
yakaya takılan çiçek buttonhole n.
homoseksüel veya kadınsı erkeklere takılan isim nance n.
homoseksüel veya kadınsı erkeklere takılan isim nancy boy n.
homoseksüel veya kadınsı erkeklere takılan isim nancy n.
yay kirişi takılan kertik nock n.
şapkaya takılan örtü havelock n.
(saat vb için) bele takılan kancalı zincir chatelaine n.
saça takılan bant fillet n.
göğse takılan süs iğnesi brooch n.
telefon dinlemesine takılan cinayet the murder that got snagged in phone tapping n.
komünist olmakla suçlanan kişilere takılan lakap pinko n.
içkili veya biletli mekanlara girdiğinizde bileğinize takılan bileklik wristband n.
çabuk takılan maske quick donning mask n.
göze takılan aksesuarlar eyewear n.
dile takılan reklam/tanıtım müzikleri catchy jingles n.
başa/saça takılan süs headdress n.
ceza yöntemi olarak boyun çevresine takılan çivili tasma cangue n.
tek parça genelde açılmamak üzere boyuna takılan metal kolye torque n.
omuza takılan bant şeklinde askı (davul vb taşımak için) baldric n.
takılan kimse banterer n.
şapkaya takılan rozet cockade n.
(giysiye takılan/giysinin üzerinden) sallanan etiket swing tag n.
kapıya takılan sineklik kafes screendoor n.
at yarışlarında yanağa takılan ve atın ağzındaki kantarmayı destekleyen bir takı cheekpiece n.
büyükbaş hayvanların kaçmasına engel olmak için iki ayağına takılan ip ya da zincir spancel n.
uzun kuş tüylerinden başa takılan süsler veya şapkaya takılan uzun bir kuş tüyü aigrette n.
kuş tüyü şeklinde, değerli taşlardan yapılmış başa takılan mücevher veya takı aigrette n.
boyna takılan ince ip ve rozetten oluşan kravat bolo tie n.
takılan kimse railleur n.
havayı nemlendirip serinletmek için camlara veya kapılara takılan kafesli bambu çerçeve tatta n.
kulak içine takılan kulaklık canalphone n.
borazana takılan işlemeli flama tabard n.
borazana takılan işlemeli flama taberd n.
ceza yöntemi olarak boyun çevresine takılan çivili tasma cang n.
afro saça takılan tarak afro-comb n.
uzun kuş tüylerinden başa takılan süsler veya şapkaya takılan uzun bir kuş tüyü aigret n.
kuş tüyü şeklinde, değerli taşlardan yapılmış başa takılan mücevher veya takı aigret n.
eyer halkasının ata sürtünmesini önlemek için takılan deri kaplama chafe n.
saçın arkasına takılan uzun dişli geniş süs tarağı backcomb n.
bilezik/bileklik üzerine takılan küçük süsleme charm n.
başın arkasına süs amaçlı takılan uzun dişli geniş tarak tucking-comb n.
başın arkasına süs amaçlı takılan uzun dişli geniş tarak back comb n.
kulağın etrafına takılan bir çeşit küpe ear cuff n.
omuzdan bele doğru çaprazlama takılan bir kemer bandolier [obsolete] n.
madalya yerine takılan renkli kurdele bar n.
atlara takılan süslü örtü bard n.
küpeye takılan mücevher jacket n.
küpeye takılan süs jacket n.
hindistan'da deve ve katırlara takılan küfe kajawah n.
yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için önüne takılan ikinci yüzük keeper ring n.
bardak etrafına takılan karton kılıf zarf n.
bohem çevrelerde takılan bedavacı beachcomber n.
yeni zelanda yerlileri tarafından aksesuar olarak takılan mako köpek balığı dişi mako n.
başın arkasına takılan örtü volet [obsolete] n.
eskrim maskesine takılan boyun koruyucu bez bib n.
on yedinci yüzyılda çocuklara takılan, çene altından bağlanan bir başlık biggon n.
hayvanı zapt etmek için arka ayağına takılan ip leg rope n.
bir şeyler çiğneyen veya yüzünü ekşiten birini temsil eden, geçit törenlerinde veya komedi sahnesinde takılan grotesk maske manducus n.
hamutun koşum kayışına bağlı eğri çubuklara takılan deri kayış hame strap n.
yüzün korkutmak veya güldürmek için takılan grotesk veya gülünç temsili mask n.
üzerine peruk takılan ve yüz hatları olmayan kafa modeli block n.
iskoçya'da takılan geniş, mavi, yün bir kep bluebonnet n.
bir yüzeye veya nesneye kolayca takılan şey hang-on n.
trapez gösterisi yaparken takılan güvenlik kemeri mechanic n.
vulvaya takılan yapay saç merkin n.
bileğe takılan örme bileklik wrister [dated] [us] n.
irlanda dilini desteklemek için takılan halka şeklinde küçük metal bir rozet fáinne [ireland] n.
elbise yakasına takılan süslü dantel şerit veya harç fall n.
makam sembolü olarak takılan başlık hat n.
takılan başlığın temsil ettiği makam hat n.
sosyal etkinliklerde takılan küçük dekoratif şapka hatinator n.
şahinin bacağına takılan küçük çan hawkbell n.
yük taşımak için başa takılan küçük yastık headring n.
kitap kapaklarına takılan bakır kenarlık boss n.
pantolon paçasının açılmaması için takılan kayış bowyang n.
nal takılan atın hareket etmesini önleyen çerçeve brake n.
saat zincirine takılan bir süs breloque n.
ağza ve kafaya takılan eski bir tür işkence aleti bridle n.
ağza ve kafaya takılan eski bir tür işkence aleti brank n.
atlı arabada araba ile koşum takımı arasına takılan demir kanca holdback n.
koşum takımına takılan yuvarlak dekoratif bir pirinç aksesuar horse brass n.
eskiden iskoç askerleri tarafından takılan bir başlık hummle bonnet n.
üniversitelerde özel etkinliklerde takılan üst kısmı kare ve düz olan bir tür şapka mortar-board n.
devrilme durumunda rakibin yaralanmasını önlemek için mızrağın başına takılan halka mourn n.
merhumun anısına takılan yüzük mourning ring n.
dövüş horozunun topuğuna takılan sahte mahmuz gablock n.
dövüş horozunun topuğuna takılan sahte mahmuz gaffle n.
binicilerin bacaklarını korumak için eyerin iki yanına takılan uzun çizme gambado n.
eskiden atkı olarak takılan bir aksesuar liripoop n.
montun üstüne takılan saçaklı fular burdash n.
ayırıcı işaret olarak takılan taç garland n.
tarihi oyunlarda kazanana takılan taç garland n.
vücudun kemer takılan bölümü girdlestead [obsolete] n.
mobilyanın hareketini kolaylaştırmak için ayaklarına takılan kubbe şeklindeki buton glider n.
işitme cihazının kulağa takılan parçası button n.
(özellikle arap yarımadası ülkelerinde takılan) puşi ghutra n.
önemsiz detaylara çok takılan aşırı titiz kimse grannie n.
(körling sporunda) yer tutuşunu artırmak için körling ayakkabısına takılan kauçuk malzeme gripper n.
ipi istenen pozisyonda tutması için olta çubuğuna takılan halka benzeri alet guide n.
kaybolmaması için saat veya bileziğe takılan küçük kayış guard n.
değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük guard n.
değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük guard ring n.
ingiliz köylü dansında maskeli aktörün beline takılan at figürü hobby-horse n.
yalnız takılan kimse lone hand n.
şahinlere takılan bir başlık türü rufterhood n.
barlara takılan hayat kadını bar girl n.
kavramayı desteklemek için ayakkabılara takılan sivri uçlu demir araç crampoons n.
kimliği gizlemek için yüze takılan krepe kağıt parçası crape n.
gelen sıcak havayı dağıtmak için saç kurutma makinesine takılan aparat diffuser n.
hindistan'da takılan bir eşarp dupatta n.
hindistan'da takılan bir eşarp dopatta n.
küçük tanelerin kesilmesi ve sapların demetlenmesi için kullanılan tarım aletine takılan ek packer n.
uyurken takılan çizgili yün başlık pirnie [dialect] [scotland] n.
(at arabası vagonunda) ok ağacına takılan demir başlık pole cap n.
klipsle takılan aksesuar clip-on n.
kimono kuşağına takılan ufak işlemeli kutu inro n.
(hristiyanlık) dini kıyafetlerin göğüs bölümüne takılan parça pectoral n.
göğüs üzerine takılan haç pectoral n.
göğüs üzerine takılan aksesuar pectoral medallion n.
bele takılan kalem çantası penner [scotland] n.
bele takılan kalem kılıfı penner [scotland] n.
mızrak ucuna takılan üçgen flama pennon n.
mızrak ucuna takılan üçgen flama penon n.
mızrak ucuna takılan küçük flama penoncelle n.
ayakkabının aşınmasını önlemek için tabana takılan metal parça plate n.
(kölelere takılan) demir boyun tasması pothook n.
boyna takılan zincir sautoir n.
başı örtmek için takılan sıkı takke coif n.
başın üst veya arka kısmına takılan dar bir kadın şapkası coiffe n.
onur veya şövalye nişanı olarak takılan kurdele cordon n.
genellikle başın ön kısmına takılan oval şekilli, düz ve küçük bir kadın şapkası disc [uk] n.
genellikle başın ön kısmına takılan oval şekilli, düz ve küçük bir kadın şapkası disk [us] n.
takılan şey fitment [obsolete] n.
pencereye takılan tel sineklik flyscreen n.
ayrıntılara takılan kimse pettifogger n.
volan jantına takılan metal bağlantı prisoner n.
saban izinin derinliğini belirlemek için sabana takılan aparat plowfoot n.
çömlek tekerleğine takılan profil tutucu kol pulldown n.
ayakkabı tabanına takılan tekerlekli metal aksam roller-skate n.
atın arka ayağına takılan hafif deri veya kauçuk parça scalper n.
atın arka ayağına takılan hafif deri veya kauçuk parça scalping boot n.
yüzük gibi takılan mühür seal manual n.
yukarı doğru tırmanışta geriye kaymayı önlemesi için kayağın altına takılan fok kürkünden veya daha kaba kürkten yapılmış bant sealskin n.
otobüs şoförlerine takılan hizmet kıdem şeridi service stripe n.
dövüş horozuna takılan keskin kenarlı ve sivri uçlu çelik mahmuz slasher n.
(kulak deliğinin açık kalması için takılan) küçük küpe sleeper n.
kapı sürgüsüne takılan ip sneck band n.
boğaz ve boynu koruması için miğfere takılan parça bevor n.
su üzerinde yürümek için ayağa takılan bir tür palet podoscaph n.
sakatlıktan koruması için takılan aparat protective n.
(atlara takılan) gem ucu spade bit n.
(bas davulun dış çerçevesine takılan) sabitleme klempi spur n.
hamağın iki ucuna takılan çubuk stretcher n.
bizans imparatorluğu'nda takılan dekoratif bir yaka tarzı superhumeral n.
yaşını çoktan geçmiş ama hala gençler gibi giyinip onlar gibi takılan kimse adultescent adj.
(motor) dıştan takılan outboard adj.
lakap takılan nicknamed adj.
isim takılan nicknamed adj.
maske olarak takılan masking adj.
bir yüzeye veya nesneye kolayca takılan bir şey ile ilgili hang-on adj.
önemsiz küçük ayrıntılara takılan word-splitting adj.
boyuna takılan choker adj.
sırta takılan dorsal adj.
deliğe takılan takılarla ilgili pierced adj.
(küpe) delikli kulağa takılan pierced adj.
göğse takılan pectoral adj.
taç takılan coronate adj.
ağaç dalına takılan snagged adj.
kütüğe takılan snagged adj.
kolayca takılan snap-in adj.
yerine takılan snap-in adj.
yerine takılan snap-on adj.
çıtçıtlarla takılan snap-on adj.
solo takılan solivagant adj.
yalnız takılan solivagant adj.
solo takılan solivagous adj.
yalnız takılan solivagous adj.
Phrasals
(gırtlağa takılan bir şeyi) çıkarmak choke up v.
boğazına takılan bir şeyi öksürerek atmak choke something up v.
Colloquial
erkek ortamlarında takılan kişi man's man n.
japon çizgi dizileri veya bu dizilerde var olan karakterlerin biriyle veya bir kısmıyla takıntılı olan kişilere takılan lakap weeb n.
kafaya takılan konu white whale n.
kangurulara çarpmamak için arabanın önüne takılan koruyucu bull bar n.
sanat sepet işlerine takılan artsy-craftsy n.
çete üyeliğini belli etmek için takılan bandana flag n.
dişe takılan metal kalıp grill n.
dişe takılan metal kalıp grille n.
daha büyük bir cihaza takılan ufak elektronik cihaz dobber [uk] n.
ölen kişinin morgda kimliğini belirlemek için ayak baş parmağına takılan kağıt/kart toe tag v.
ölen kişinin morgda baş parmağına takılan etiket toe tag v.
yedi yirmi dört internette takılan terminally online adj.
yedi yirmi dört internette takılan chronically online adj.
Idioms
erkek ortamlarında takılan kişi a man's man n.
yakaya takılan kravat clip on n.
ağza/dile dolanan/takılan şarkı earworm n.
ağza/dile dolanan/takılan şarkı sticky tune n.
tek tabanca takılan a lone wolf n.
direksiyonu tek elle de idare edebilmek için direksiyona takılan topuz necker's knob [dated] n.
direksiyonu tek elle de idare edebilmek için direksiyona takılan topuz necking knob [dated] n.
yapacak işi olmayıp birlikte takılan zengin kadınlar ladies who lunch n.
kafasına göre takılan/hareket eden kimse a law unto oneself n.
sürekli plajda takılan adam beach bum n.
sürekli plajda takılan kadın beach bunny n.
kafaya takılan şey bee in bonnet n.
aklına takılan şey bee in bonnet n.
kafaya takılan şey bee in bonnet n.
kafasına göre takılan fancy free adj.
kafasına göre takılan footloose and fancy free adj.
takılan lakap yapıştı kaldı the name stuck expr.
(birinin) ayağına takılan/dolanan under (one's) feet expr.
Speaking
cool takılan/görünen cool-looking expr.
gözüme çarpan/takılan what caught my eye expr.
Politics
karayolu dışında kullanılan hareketli makinelere takılan içten yanmalı motorlardan çıkan gaz ve partikül kirleticilerin emisyonuna karşı alınacak tedbirlerle ilgili üye devlet kanunlarının yakınlaştırılması komitesi committee for the approximation of the laws of the member states relating to measures against the emission of gaseous and particulate pollutants from internal combustion engines to be installed in non-road mobile machinery n.
genellikle üzerine özgürlüğü simgeleyen başlık takılan yüksek bayrak direği liberty pole n.
Industry
endüstriyel makinelere takılan ve makine bilgilerini içeren levha boilerplate n.
(buzda, karda kaymayı önlemek için ayakkabının altına takılan) demir uçlu aksesuar creepers n.
Technical
kancanın ucuna takılan kaymayı önleyici demir halka toe ring n.
sarkmayı önlemek için takılan ilmekli kayış trace-bearer n.
sarkmayı önlemek için takılan ilmekli kayış lazy strap n.
başa takılan gösterge helmet-mounted display n.
başa ve kulağa takılan kulaklık headphone and earphone n.
başa takılan okuyucu/gösterge head pointer n.
başa takılan gösterge head-mounted display n.
delerek vücuda takılan metaller body-piercing post assemblies n.
insan kafası ve kulağına takılan simülatörler simulators of human head and ear n.
kulak üstüne takılan kulaklıklar supra-aural earphones n.
küçük teknelerin pupasına takılan motor outboard motor n.
sabit düşük güçlü yüzeye takılan dirençler fixed low power surface mounting resistors n.
tampona takılan direk wild bars n.
tekerlekli taşıta takılan platform kaldırıcı platform lift mounted on a wheeled vehicle n.
vinçlere kalıcı olarak takılan emniyet işaretleri safety signs permanently affixed to cranes n.
yüzeye takılan kuvartz kristal birimleri surface mounted quartz crystal units n.
yüzeye takılan yarı-iletken devre paketleri surface mounted semiconductor device packages n.
yürüyen haşerelere karşı aerosol kapağına takılan plastik mekanizma wand assembly n.
yüzeye takılan negatif sıcaklık katsayılı termistör surface mount negative temperature coefficient thermistor n.
kullanım sırasında şoku azaltmak için bazı aletlere takılan elastik tutacak withe n.
uğultuyu önlemek için takılan özel maske bloop n.
başa takılan gösterge headset n.
borunun çatıdan geçtiği yere takılan metal kasa ve flanş boot n.
sallarken rakibin yaralanmaması için mızrağın başına takılan halka morne n.
elektrik süpürgesinin emiş borusuna takılan ağız renovator n.
küpeşteye takılan metal çatal oarlock n.
payandaya takılan metal üzengi oarlock n.
küpeşte veya payanda üzerine takılan pim oarlock n.
değirmen taşı miline hazneyi sallamak için takılan bir bağlantı parçası damsel n.
(makaraya takılan ve tekli hareket edebilir bloktan geçirilen) ip runner n.
marangoz el matkabında uç takılan yuva pad n.
daire testereye takılan mandrel saw mandrel n.
deri kayışın ucunda ilmek yapmak için koşum takımına takılan özel tasarımlı metal toka conway buckle n.
deri kayışın ucunda ilmek yapmak için koşum takımına takılan özel tasarımlı metal toka conway loop n.
fotoğraf makinesinin önüne takılan ve fotoğraf planının düzenlenmesine yardımcı bir aksesuar finder n.
volan jantına takılan metal bağlantı shrink link n.
yol kenarını kazması veya düzlemesi için aracın yanına takılan makine plough n.
yol kenarını kazması veya düzlemesi için aracın yanına takılan makine plow n.
sabanın çekilen kısmının ucuna takılan bir çift demir plak plow clevis n.
toprağı döndürmek yerine parçalayıp karıştırması için sabanın ucuna takılan sivri uçlu metal levha plow shovel n.
olta ipine takılan ağırlık plummet n.
araba falakasının ortasına takılan bir klips tertibatı singletree center clip n.
serenin alttaki ucuna takılan halka snorter n.
serenin alttaki ucuna takılan halka snotter n.
deliğe takılan through-hole mounted adj.
kavrayarak yerleşen/takılan snap-fit adj.
üstten takılan surface-mounted adj.
Computer
takılan birim mounted volume n.
yazılımın illegal kullanımını önlemek amacıyla bilgisayarın arkasına takılan fiş dongle n.
facebook şirketine ait başa takılan sanal gerçeklik cihazları serisi oculus n.
Telecom
ek frekans iletimi ve alımı sağlamakta kullanılan, radyo alıcı-vericisine takılan ekipman transverter n.
telefon hattını genişbantlı hattan ayırmak için telefonun soketine takılan bir cihaz microfilter n.
Electric
elektrik kablosu kaplamasına takılan bir tür kablo bağlantı ucu pothead n.
Mechanic
besleme suyu ısıtıcıları muhafazalarına takılan giriş kapağı access door n.
(eskiden) ateşleme kabına takılan küçük çark rouet n.
sağa veya sağ yönde tersine eğimli kapıya takılan (kilit) right-hand adj.
Textile
boyun bölgesine giyilen veya takılan her türlü giyim eşyası neckgear n.
özellikle abd'nin louisiana eyaletinde takılan bir başlık tignon n.
ucuna tüy takılan yumuşak yeşil keçeden şapka tirolean n.
ucuna tüy takılan yumuşak yeşil keçeden şapka tyrolean n.
tropikal bölgelerde güneşten korunmak için takılan şapka topee n.
tropikal bölgelerde güneşten korunmak için takılan şapka topi n.
tropikal bölgelerde güneşten korunmak için takılan şapka sun helmet n.
tropikal bölgelerde güneşten korunmak için takılan şapka pith hat n.
ayakkabının tabanına koruma maksatlı takılan metal plaka tramp n.
yorganlara ve minderlere takılan düğme tuft n.
bedene takılan yaka attached collar n.
yakaya takılan çiçek buttonhole n.
orta çağ'da çocuklara takılan bir başlık beguine n.
orta çağ'da çocuklara takılan bir başlık biggon n.
yakası açık elbiseye takılan bir tür dantelli yaka berthe n.
boyna takılan süslü eşya chevesaile n.
hindistan'da takılan beyaz bir kep gandhi cap n.
eğirme sırasında ipliğe takılan veya yanlışlıkla kumaşa dokunan atık lif gout n.
eğirme sırasında ipliğe takılan veya yanlışlıkla kumaşa dokunan atık liflerden kaynaklanan kumaş kusuru gout n.
genellikle yandan takılan süslü şapka veya saç bandı fascinator n.
omuzlara takılan bir tür fular fichu n.
hindistan'da takılan bir baş örtüsü çeşidi pugaree n.
hindistan'da takılan bir baş örtüsü çeşidi pagri n.
Architecture
duvara takılan düz panel band n.
pencere kenarının makara takılan sağ üst köşesi pulley stile n.
Construction
tırmananların tutunması için sabit merdivenlerin yan kısmına takılan demir parmaklık ladder handle n.
kar veya su üzerinde kaymak için özel botların altına takılan uzun ve ince araç skis n.
kazıklı çit postuna takılan düz ray riband n.
kazıklı çit postuna takılan düz ray riband n.
kazıklı çit postuna takılan düz ray ribband n.
Lighting
döner duya takılan tepe lambası eyeball n.
şamdana veya lambaya takılan bir süs halkası bobache n.
bağlantı fişinin lamba duyuna takılan bölümü body n.
Automotive
lastiğe takılan kar zinciri chain n.
galeride kayıtsız arabalara takılan geçici plaka trade plate n.
kamyonet ve van tarzı otomobilden büyük araçların yan tarafına kapı altı seviyesine boydan boya takılan aksesuar basamağı running board n.
piston ve piston kolu ayağına serbestçe takılan piston pimi floating piston pin n.
yarış aracına yüksek hızda giderken yerde kalması amacıyla takılan düz bir parça wing n.
römorka takılan ve çekilen aracın daha hızlı gitmesini engelleyen bir fren türü overrun brake n.
geçirilerek takılan slip-in adj.
Transportation
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar cat-train [canadian] n.
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar cat-swing [canadian] n.
Railway
marşandizin sonuna takılan cumbalı vagon van n.
(demiryolunda taşıtların raydan çıkmalarını engellemek için) raylara takılan alet derail n.
Aeronautic
rotor disklerinin çevresine eşit aralıklarla takılan kanatçıklar blade n.
uçağa takılan roket fırlatma parçası launch shoe n.
uçağa takılan roket fırlatma parçası launching shoe n.
nitelikli pilotlar ve uçak personellerince nişan olarak takılan şekillendirilmiş kuş kanatları wings n.
Marine
geminin dümenine takılan halat relieving tackle n.
dalış tüpünün bir ucuna takılan bir cins supap pillar valve n.
eski devirlerde savaş gemilerinin pruvasına takılan metal mahmuz bow spur n.
kayıkta dümeni kullanmak için dümenin baş tarafına takılan kol tiller n.
rüzgarı yakalamak üzere teknelerin direklerine takılan büyükçe kumaş parçası sail n.
tekne yüzeyine takılan bağlantı parçaları through-hull fittings n.
tekne yüzeyine takılan deniz tipi vana ve bağlantı parçaları seacock and through-hull fittings n.
normal havada yatlara takılan büyük ve hafif yelken ballooner n.
gemiyi buza karşı korumak için yanlarına takılan halat çerçevesi bowgrace n.
eskiden tam armalı gemilere takılan koç boynuzu cockscomb n.
liman mafsallarına takılan demir kanca porthook n.
geminin kıçındaki balkon kapısının dışına takılan bir tür fırtına panjuru dead door n.
zıpkına takılan kısa bir tür bağlantı ipi foreganger n.
zıpkına takılan kısa bir tür bağlantı ipi foregoer n.
zıpkına takılan bir tür bağlantı ipi forerunner n.
gemi gövdesinin dışına takılan motora ait portable adj.
Mining
(altın yıkama) huniye takılan çakıllar hopperings n.
Medical
balon (solunum maskesine takılan) ambu bag n.
kateter takılan anatomik bölge anatomic region of catheterization n.
kateter takılan anatomik bölge anatomic region of catheterisation n.
koklear implant takılan hasta cochlear implanted patient n.
subklavyaya takılan kateter subclavian catheterization n.
vücuda takılan torbalar body worn bags n.
kasların devamlı kasılmasını önlemek için ele takılan rulo şeklindeki atel handroll n.
derideki kan akışını ölçmek için parmağa takılan pletismograf digital plethysmograph n.
kadın vücuduna takılan prezervatif femidom n.
hijyenik pedi sabitlemek için takılan dar ve esnek kemer sanitary belt n.
Anatomy
ön kola takılan kolluk cubital n.
Dentistry
dişin yüzeyine takılan genellikle metalden yapılmış kalıp onlay n.
diş takılan fanged adj.
Astronomy
büyük teleskopa takılan küçük teleskop finder n.
Zoology
(hayvanlara takılan) küpe lugmark n.
eskiden at bacağına takılan pranga fetterlock n.
Botanic
tohumları kıyafet veya yün dokulara takılan bitki stickweed n.
Agriculture
saman karıştırıcıya takılan karıştırma aparatı hayfork n.
bitkileri yığmak için sabana veya pulluğa takılan ek parça hiller n.
inekleri işaretlemek için çenelerinin altına takılan bir alet chin ball [new zealand] n.
kümes hayvanlarını veya tavşanları taze çimlerin üzerinde dolaştırmak için kümes veya kafese takılan taşınabilir küçük tel parmaklık fold [uk] n.
ekine zarar vermemesi için sabana takılan parça shield n.
toprağı öğütmek için sabana takılan cihaz spider n.
Breeding
(ata takılan) boğaz kayışı throatband n.
(ata takılan) boğaz kayışı throatlash n.
zapt etmek için atın ayağına takılan kelepçe trammel n.
kesim sırasında akan kan için tavuk gibi kuşların çenesine takılan metal kap blood cup n.
ineğin boynuna takılan kelepçe headstock n.
(huysuz at için takılan) at gözlüğü lunette n.
başın kenarına takılan at gemi sidecheck n.
Fishery
oltanın ucuna takılan kuş tüyü tippet n.
oltanın kancasına takılan bir parça naylon trace n.
balık avlarken olta misinasının ucuna takılan ve yemin suya dalmasını engelleyen mantar ve veya suda batmayan parça bobfloat n.
balık avlarken olta misinasının ucuna takılan ve yemin suya dalmasını engelleyen mantar ve veya suda batmayan parça cork n.
balık avlarken olta misinasının ucuna takılan ve yemin suya dalmasını engelleyen mantar ve veya suda batmayan parça bob n.
ucuna kanca veya yem takılan olta ipi leader n.
ağa takılan yosunlar blind eel n.
olta ipinin ucuna takılan sinek bobber n.
olta ipinin ucuna takılan sinek bobfly n.
olta ipinin ucuna takılan sinek bobber n.
olta ipinin ucuna takılan sinek dropper n.
oltanın ucuna takılan kurşun dipsey n.
oltanın ucuna takılan kurşun dipsie n.
oltanın ucuna takılan kurşun dipsy n.
yapay olta sineği yapımında oltaya takılan malzemeler dubbing n.
(oltaya takılan balığı) ipi çekerek yormak play v.
Education
toplu taşıma araçlarının üzerine takılan reklam afişleri car card n.
History
eskiden tıbbi büyü için takılan ve yavru kırlangıcın midesinden çıkarılan küçük taş chelidonius n.
geçmiş dönemlerde saçın arkasına takılan bir peruk bagwig n.
pantolonun paçasının açılmaması için takılan bir çift kayış bowyangs [australia/new zealand] n.
18. yüzyılda maskeli balo gibi etkinliklerde takılan bir tür yarım maske loo mask n.
18. yüzyılda maskeli balo gibi etkinliklerde takılan bir tür yarım maske loup n.
eskiden kuşağa takılan bir tür kese gipser n.
tunik üzerine takılan dikdörtgen biçimli kumaş veya kemer clavus n.
eskiden başarısız öğrencilerin başına takılan külah dunce's cap n.
eskiden başarısız öğrencilerin başına takılan külah fool's cap n.
(eskiden avrupa'da) alnın ortasına takılan bir tür mücevher ferronière n.
mızrak ucuna takılan küçük flama pennoncel n.
mızrak ucuna takılan küçük flama pennoncelle n.
15. yüzyıl ve sonrası avrupa kılıçlarında görülen, kabzanın bir tarafına takılan ve bazen kafes işi olabilen yarı dairesel kabza siperi shell n.
göğse takılan ilave zırh parçası pesane n.
göğse takılan ilave zırh parçası pusane n.
Archaeology
eski dönemlerde bilek veya kola takılan bilezik armilla n.
Religious
roma katolik din adamları tarafından takılan kare bir başlık beretta n.
bazı yahudilerin kapı sövelerine takılan küçük bir parşömen tomarı mezuza n.
bazı yahudilerin kapı sövelerine takılan küçük bir parşömen tomarı mezuzah n.
göğüs üzerine takılan haç pectoral cross n.
(tibet budizmi'nde) içinde muska bulunan ve kolye olarak takılan küçük kutu gau n.
yunan ortodoks kilisesi'nde din adamlarının giydiği kıyafete takılan manşet cuff n.
Environment
karayolu dışında kullanılan hareketli makinelara takılan içten yanmalı motorlardan çıkan gazlara ve partikül halindeki kirleticilere karşı alınacak tedbirler measures against the emission of gaseous and particulate pollutants from internal combustion engines to be installed in non-road mobile machinery n.
yakaya takılan hava örneği toplayıcısı personal air sampling device n.
yakaya takılan hava örneği toplayıcısı lapel air sampling device n.
kömür veya odundan yanıcı gaz üretmesi için araca takılan aparat gazogene n.
Military
silaha takılan dürbün telescope sight n.
harbinin ucuna takılan çaput swab n.
kordon (üniformaya takılan) braid n.
ortaçağda takılan, vizör ve boyun koruyucudan oluşan bir kask tipi armet n.
kola takılan rütbe işareti chevron n.
bomba veya füzenin kuyruğuna takılan metal kılavuz vane n.
bomba veya füzenin kuyruğuna takılan dengeleyici kanat vane n.
ağız ve çeneye takılan çıkarılabilir bir zırh parçası ventail n.
üniforma üzerine takılan rütbe işareti insignia of rank n.
madalya kurdelesi üstüne ikinci bir ödülü veya daha yüksek bir sınıfı göstermek için takılan metal nişan cluster [us] n.
eski silahların kuyruk bölümüne takılan kürdan benzeri tel picker n.
(ingiliz ordusunda) rütbe belirtmek için takılan elmas biçimindeki sembol pip n.
bazı topçu silahlarına takılan metal ayaklık veya zemin platform n.
askeri üniformanın omuz bölgesine takılan kordon fourragère n.
boğaz ve boynu koruması için miğfere takılan parça beaver n.
Hunting
(silah kilidine takılan) horoz tumbler n.
dipçiğin dibine takılan tabla butt plate n.
namlu ucuna vidalanarak takılan değişebilir şok choke tube n.
silaha takılabilmesi için dürbüne takılan halkalar scope rings n.
tepmeyi azaltmak için dipçik tabanına takılan kalın yarı sert esnek tabla recoil pad n.
geri tepmeyi azaltması için ateşli silahın namlu ucuna takılan alet compensator n.
fişek takılan her bir ilmek cartridge loop v.
Sport
körlingde kaymayı önlemek için ayakkabıya takılan çivili demir tramp n.
pantolonun bisiklet zincirine takılmasını engelleyen, ayak bileklerinin etrafına takılan klips trouser clip n.
pantolonun bisiklet zincirine takılmasını engelleyen, ayak bileklerinin etrafına takılan klips bicycle clip n.
eskrim, buz hokeyi gibi sporlarda yüzü korumak için takılan maske mask n.
eskrim kılıcının ucuna takılan koruyucu parça button n.
araçlara takılan kızak benzeri ayak ski n.
araçlara takılan kızak benzeri ayak skee n.
kürek sporunda takılan koruyucu eldiven pogie n.
Music
kilise orglarına hava basıncını kontrol için takılan bir parça viola da gamba n.
iki oktavlık notaların eşleştirilmesi için klavyeye takılan bir alet polychord n.
parmağa takılan pena slide n.
Theatre
ingiliz köylü dansında maskeli aktörün beline takılan at figürü hobbyhorse n.
Cinema
çekim sırasında kameraya takılan sese dayanıklı kılıf blimp n.
Printery
kağıt filigran silindirine takılan tel veya pirinç parça bit n.
Archaic
takı olarak takılan sallantılı süs bob n.
Ornithology
kuşların ayağına takılan halka band n.
Slang
ağır takılan uyuşturucu müptelası druggie n.
denizcilere takılan aşağılayıcı bir lakap jacky n.
güzel kızlarla takılan çirkin kız nottie n.
görünüş olarak ortadoğululara benzeyenlere takılan lakap dirka n.
kangurulara çarpmamak için arabanın önüne takılan koruyucu roo bar n.
üzerinde gübre kalıntıları olan çizmelerinden dolayı kovboylara takılan lakap shit kicker n.
yalnız takılan mahkum walkalone n.
yalnız takılan tip billy-no-mates n.
siyahların yaşadığı mahallelerde takılan kişi ghetto bird n.
kenar mahallelerde boş boş takılan kişi ghetto bird n.
buz hokeyi oyuncularının peşine takılan kadın hockey whore n.
buz hokeyi oyuncularının peşine takılan kadın puck bunny n.
siyahi mahallelerinde gezinen/takılan kimse hood rat n.
kenar mahallelerde takılan kimse hood rat n.
kendinden yaşça büyük bir kadınla ilişkisi olan/takılan genç erkek boy toy n.
afrikalı veya polinezyalı kişilere takılan ırksal bir lakap coconut head n.
geylerle takılan kadın fag hag n.
hap takılan tip pillhead n.
komünist olmakla suçlanan kişilere takılan lakap pinko (commie) n.
penis başına takılan pirsing prince albert n.
(abd deniz kuvvetlerinde takılan) kartal arması crow n.
ünlü olmak için popüler biri ile takılan kişi famefucker n.
entel takılan booksie adj.
entel takılan booksy adj.
British Slang
geylerle takılan kadın fag-hag n.