Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | uzun yıllar | donkey's years expr. |
Idioms | ||
Idioms | uzun yıllar | donkey's ears n. |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | uzun yıllar boyunca | for many years expr. | ||
It is likely that the democracies will have to maintain a commitment for many years to come. Demokrasilerin önümüzdeki uzun yıllar boyunca bu taahhüdü sürdürmeleri gerekecektir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | diğer kardeşlerinden uzun yıllar sonra doğmuş çocuk | laat lammetjie [south african] n. | ||
General | uzun yıllar hizmet veren | long-serving adj. | ||
General | uzun yıllar boyunca | through long ages adv. | ||
General | önümüzdeki uzun yıllar boyunca | for years to come adv. | ||
Idioms | ||||
Idioms | çok uzun yıllar evliliğini sürdüren yaşlı çift | darby and joan n. | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | uzun yıllar süren hizmet | long service n. | ||
Agriculture | ||||
Agriculture | uzun yıllar boyunca (yonca) belirli bir ekinin yetiştirildiği bir arazi | oldfield n. | ||
Agriculture | uzun yıllar boyunca (yonca) belirli bir ekinin yetiştirildiği bir arazi | old-field n. |