yakarak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

yakarak



Bedeutungen von dem Begriff "yakarak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yakarak consumingly adv.
yakarak scorchingly adv.
yakarak vitriolically adv.

Bedeutungen, die der Begriff "yakarak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 61 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yakarak toz haline getirme veya gelme calcination n.
yakarak kül etme cineration n.
tahtayı yakarak işleme sanatı pyrography n.
yakarak kül etme cinefaction n.
birini yakarak öldürmek için boynuna dolanan ve benzin döküp ateşe verilen lastik necklace [south african] n.
yakarak yapılan süs amaçlı vücut izi brand n.
yakarak idam etme burning n.
yakarak idam etme burning at the stake n.
istenmeyen malzemeyi yakarak çıkarma burn-off n.
yakarak çıkarılan malzeme burn-off n.
defne yapraklarını yakarak fal bakma daphnomancy n.
(gömerek veya yakarak) cesedi ortadan kaldırma disposition n.
yakarak yok etme fire n.
yakarak kömürleştirmek char v.
yakarak toz haline getirmek calcine v.
dışını yakarak kömürleştirmek char v.
yakarak kömür haline getirmek char v.
yakarak öldürmek immolate v.
birşeyi yakarak temizlemek burn something clean v.
yakarak kor haline getirmek chark v.
birini yakarak öldürmeyi önermek savor of the pan v.
yakarak ve dumanını soluyarak saf kokain kullanmak base v.
yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek faggot v.
yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek fagot v.
yakarak yol açmak burn (into) v.
yakarak yok etmek burn up v.
Phrasals
(insanları) ev veya iş yerlerini yakarak kaçmaya zorlamak burn out v.
bir yeri yakarak (birini) dışarı çıkmaya zorlamak burn (one) out of (something) v.
yakarak (bir şeyi bir şeye) kazımak/oymak burn (something) into (something) v.
yakarak (bir şeyi bir şeye) işlemek burn (something) into (something) v.
Colloquial
yakarak yapılmış burnt out adj.
Idioms
yakarak sınama ordeal by fire n.
yakarak yargılama ordeal by fire n.
yakarak öldürmek burn someone to death v.
yakarak öldürmek burn someone at the stake v.
yakarak tahrip etmek put to the torch v.
yakarak tahrip etmek put a torch to v.
yakarak tahrip etmek put to the torch v.
Technical
geminin teknesini yakarak temizleme graving n.
pürmüz lambası ile yakarak temizlemek bream v.
yakarak kül etmek calcine v.
yakarak kireçleştirmek calcine v.
yakarak köz haline getirmek cinder v.
pürmüz lambasıyla yakarak yok etmek blowtorch v.
yağ yakarak çalışan (merkezi ısıtma) oilfired adj.
yağ yakarak çalışan oil-fired adj.
Electric
statik elektrikle yakarak tahrip etmek zap v.
Construction
yakarak uçurma burnout n.
Dyeing
yakarak boya sökme burning off n.
Marine
yağ yakarak çalışan bir gemi oiler n.
Botanic
(bahçeyi) ateş yakarak donmaktan korumak smudge v.
Agriculture
ağaçlık bir yerin ağaçlarını kestikten sonra köklerini yakarak ve temizleyerek ekilir duruma getirme işlemi slash and burn n.
ormanlık araziyi yakarak tarla açma slash and burn n.
ağaçlık bir yerin ağaçlarını kestikten sonra köklerini yakarak ve temizleyerek ekilir duruma getirme işlemi slash-and-burn n.
ormanlık araziyi yakarak tarla açma slash-and-burn n.
ağaçları kesip köklerini yakarak arsayı ekilir hale getirme yöntemini içeren slash-and-burn adj.
History
kafiri yakarak öldürme auto-de-fe n.
kafirleri yakarak öldürme au·tos-da-fé n.
Religious
(hinduizm'de) evlerde ve tapınaklarda tütsü ve mum yakarak tanrıya adama ritüeli arti n.
bitkilerin yaprak ve dallarını yakarak fal bakma botanomancy n.
Metallurgy
yakarak klinker oluşturmak clinker v.