Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | yansıyan ışık | reflected light n. |
General | yansıyan ışık | reflex n. |
General | yansıyan ışık | reflex adj. |
Optics | ||
Optics | yansıyan ışık | reverberation n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | kamp ateşinden yansıyan ışık | firelight n. |
General | istenen belgenin kart deliğinden yansıyan ışık ile tanımlandığı (belge kurtarma sistemi) | peekaboo adj. |
General | istenen belgenin kart deliğinden yansıyan ışık ile tanımlandığı (belge kurtarma sistemi) | peek–a–boo adj. |
Technical | ||
Technical | kristal açılarını ölçen optik alette belirli bir kristal yüzünden yansıyan ışık demeti | signal n. |
Optics | ||
Optics | yansıtıcı bir yüzeye eğik şekilde çarpıp açı yaparak yansıyan ışık huzmesi | glance n. |
Optics | yansıyan ışık rengi | overtone n. |
Astronomy | ||
Astronomy | dünyadan yansıyan ışık | earth light n. |
Astronomy | dünyadan yansıyan ışık | earth shine n. |
Astronomy | dünyadan yansıyan ışık | earthlight n. |
Astronomy | dünyadan yansıyan ışık | earthshine n. |
Astronomy | dünyadan yansıyan ışık | earthlight n. |
Photography | ||
Photography | yansıyan veya gelen ışık | reflected or incident light n. |
Photography | yansıyan ışık ölçümü | reflected light reading n. |