you call - Türkisch Englisch Wörterbuch

you call

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen, die der Begriff "you call" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 178 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrases
what do you call it expr. adı neydi
what do you call it expr. adını unuttum şimdi, hani …, işte o
what do you call it expr. adını unuttuğum o kadın/adam/şey
what do you call it expr. ne diyorsunuz ona, işte o
as you call it expr. senin deyiminle
Colloquial
can I have (one) call you? expr. (sonra) sizi arayabilir mi?
can I have (one) call you? expr. (sonra) sizi arasa olur mu?
could I have someone call you? expr. (sonra) sizi arayabilir mi?
could I have someone call you? expr. (sonra) sizi arasa olur mu?
why'd you call so early? expr. böyle erkenden aramanın nedeni ne?
what do you call it expr. adı neydi
what do you call it expr. adını unuttum şimdi
what do you call it expr. hani şu …
what do you call it expr. işte o, ne diyorsunuz ona
what do you call it expr. işte o, adını unuttuğum şu kadın/adam/şey
what do you call it expr. her ne zıkkımsa
what do you call it expr. her ne karın ağrısıysa
could I have call you? expr. (sonra) sizi arayabilir mi?
could I have call you? expr. (sonra) sizi arasa olur mu?
could I have call you? expr. size dönsün mü?
could I have call you? expr. sizi arasın mı?
could I have call you? expr. sizi aratayım mı?
Speaking
I will call you n. ararım seni
the woman that you call your mother n. annen olacak kadın
the woman that you call your mother n. annen olacak o kadın
we will call you expr. arayacağız sizi
can you call me a cab? expr. bana taksi çağırır mısınız?
call us if you need us expr. bize ihtiyaç duyarsanız aramanız yeterli
why didn't you call me back? expr. beni neden geri aramadın?
you can call me by my name expr. bana siz yerine sen diye hitap edebilirsin
did you call your father? expr. babanı aradın mı?
I was about to call you expr. ben de tam seni arayacaktım
I was about to call you expr. ben de seni aramak üzereydim
did you just call me? expr. beni siz mi aradınız?
I will call you later expr. ben seni sonra ararım
call me, I will help you expr. beni arayın yardımcı olurum
I want you to call me expr. beni aramanı istiyorum
I'll call you tonight expr. bu gece seni ararım
I was about to call you expr. ben de tam seni arıyordum
can you ask him to call me? expr. beni aramasını söyler misin?
you can call me by my name expr. bana adımla hitap edebilirsin
you can call me on my cell phone expr. beni cep telefonumdan arayabilirsiniz
you can call me on my cell phone expr. bana cep telefonumdan ulaşabilirsiniz
you can call me on my cell phone expr. bana cep telefonumdan ulaşabilirsin
can you call me a taxi? expr. bana taksi çağırır mısın?
the man that you call your father expr. baban olacak o herif
call me if you need anything expr. bir şeye ihtiyacın olursa beni ara
can you call me a cab? expr. bana taksi çağırır mısın?
you can call me on my cell phone expr. beni cep telefonumdan arayabilirsin
can you call me a taxi? expr. bana taksi çağırır mısınız?
you should call me anytime expr. beni ne zaman istersen arayabilirsin
can you call me a cab? expr. bana bir taksi çağırabilir misiniz?
you can call me by my name expr. bana siz yerine sen diyebilirsin
the man that you call your father expr. baban olacak herif
can you call me a cab? expr. bana bir taksi çağırır mısın?
you can call me any time expr. beni istediğin zaman arayabilirsin
you can call me day or night expr. beni gece gündüz arayabilirsiniz
you can call me day or night expr. beni gece gündüz arayabilirsin
can you keep this box until I call for it next week? expr. haftaya arayana kadar bu kutuyu saklar mısın?
if you change your mind call me expr. eğer fikrini değiştirirsen beni ara
call me if you need anything expr. eğer bir şeye ihtiyacınız olursa beni arayın
can you keep this box until I call for it next week? expr. haftaya isteyene kadar bu kutuyu saklar mısın?
the man that you call your husband expr. kocan olacak adam
the man that you call your father expr. o baban olacak herif
did you call anybody? expr. kimseyi aradın mı?
the man that you call your husband expr. kocan olacak o adam
he/she will call you expr. o seni arayacak
the woman that you call your mother expr. o annen olacak kadın
call it what you want expr. ne derseniz deyin
that low-lying/good-for-nothing/piece of worthless junk/shit whom you call your husband/father/mother/wife expr. o karın/baban/annen/kocan olacak herif/kadın
whom did you call expr. kimi aradınız
who did you call? expr. kimi aradın?
the man that you call your husband expr. o kocan olacak adam
the woman that you call your wife expr. o karın olacak kadın
she will give you a call expr. o seni arayacak
call me when you get there expr. oraya vardığında/ulaştığında beni ara
why didn't you call? expr. neden aramadın?
the woman that you call your wife expr. karın olacak o kadın
the woman that you call your wife expr. karın olacak kadın
can I call you by your first name? expr. sana isminle hitap edebilir miyim?
what time do you call this? expr. saatin kaç olduğunu sanıyorsun?
could I call you? expr. seni arayabilir miyim?
did she call you this morning? expr. seni bu sabah telefonla aradı mı?
do you mind if I call you? expr. sana böyle hitap edebilir miyim?
can I call you by your first name? expr. sana adınla hitap edebilir miyim?
we will call you expr. sizi arayacağız
can I call you by your first name? expr. size isminizle hitap edebilir miyim?
what do you want me to call you? expr. size nasıl hitap etmemi istersiniz?
did he call you this morning? expr. seni bu sabah telefonla aradı mı?
I'll give you a call expr. sana telefon açacağım
I'll call you later expr. seni daha sonra arayacağım
there is a call for you expr. size telefon var
I'll call you expr. seni arayacağım
is that what they call art where you come from? expr. senin geldiğin yerde buna sanat mı deniyor?
I'll give you a call expr. seni arayacağım
I told you not to call me expr. sana beni aramamanı söylemiştim
I will call you expr. seni arayacağım
can I call you by your first name? expr. size adınızla hitap edebilir miyim?
did you call the police? expr. polisi aradınız mı?
I'm sorry to call you so early expr. seni bu kadar erken aradığım için özür dilerim
what do you want me to call you? expr. sana nasıl hitap etmemi istersin?
did he call you this morning? expr. sizi bu sabah telefonla aradı mı?
is that what they call humor where you come from? expr. senin geldiğin yerde buna espri mi deniyor?
did she call you this morning? expr. sana bu sabah telefon açtı mı?
there's a call for you expr. senin için bir telefon var
I'll call you later expr. seni sonra ararım
did she call you this morning? expr. size bu sabah telefon açtı mı?
call me the minute you get to town expr. şehre geldiğin an beni ara
I will call you the day after tomorrow expr. seni yarından sonraki gün arayacağım
I'll call you from the hotel expr. seni otelden ararım
I waited for you to call expr. senin aramanı bekledim
can I call you by your first name? expr. size sen diyebilir miyim?
did you call the police? expr. polisi aradın mı?
I'll call you right back expr. seni hemen ararım
did he call you this morning? expr. sana bu sabah telefon açtı mı?
I promise that I'll never call you expr. seni asla aramayacağıma söz veriyorum
could I call you? expr. seni sonra arayabilir miyim?
did she call you this morning? expr. sizi bu sabah telefonla aradı mı?
don't call us we'll call you expr. siz bizi aramayın biz sizi ararız
I will call you again soon expr. sizi sonra tekrar arayacağım
I won't call you expr. seni aramayacağım
I will call you expr. seni çağıracağım
I won't call you expr. seni çağırmayacağım
do you mind if I call you? expr. size böyle hitap edebilir miyim?
did he call you this morning? expr. size bu sabah telefon açtı mı?
I told you not to call my husband expr. sana kocamı arama demiştim
can I call you back? expr. seni daha sonra arayabilir miyim?
I'll give you a call tonight expr. seni bu gece ararım
could I call you back? expr. sizi sonra arasam olur mu?
can l call you later? expr. seni sonra arayabilir miyim?
I didn't call you expr. seni aramadım
I will give you a call expr. seni arayacağım
I will call you later expr. seni sonra ararım
can you call me a cab? expr. taksi çağırır mısın bana?
thank you for taking my call expr. telefonuma cevap verdiğiniz için teşekkür ederim
can you call me a taxi? expr. taksi çağırır mısın bana?
can you call it? expr. telefonumu çaldırır mısın?
I waited three hours for you to call me expr. üç saat beni aramanı bekledim
I'll give you a call expr. (telefonla) seni arayacağım
call me the minute you arrive expr. varır varmaz beni ara
I'll call you tomorrow expr. yarın seni ararım
I'll call you when i get in expr. vardığımda seni seni ararım
can I have (one) call you? expr. (birisi) size dönsün mü?
can I have (one) call you? expr. (birisi) sizi arasın mı?
can I have (one) call you? expr. sizi aratayım mı?
could I have someone call you? expr. (birisi) size dönsün mü?
could I have someone call you? expr. (birisi) sizi arasın mı?
could I have someone call you? expr. sizi aratayım mı?
can I call you? expr. ben seni arayayım mı?
can I call you? expr. seni sonra arayayım mı?
can I call you? expr. seni sonra arayabilir miyim?
can I call you? expr. seni arayabilir miyim?
can I call you? expr. tekrar görüşmek için arayabilir miyim?
can I call you? expr. seni aramamda bir sakınca var mı?
could I call you? expr. ben sizi arayayım mı?
could I call you? expr. sizi sonra arayayım mı?
could I call you? expr. sizi sonra arayabilir miyim?
could I call you? expr. sizi arayabilir miyim?
could I call you? expr. tekrar görüşmek için arayabilir miyim?
could I call you? expr. sizi aramamda bir sakınca var mı?
why did you call me? expr. beni neden aradınız?
why did you call me? expr. beni niçin aradınız?
why did you call me? expr. beni niye aradınız?
why did you call me? expr. beni neden çağırdınız?
why did you call me? expr. beni niçin çağırdınız?
why did you call me? expr. beni niye çağırdınız?
you call this an office? expr. buna ofis mi diyorsun?
you call this an office? expr. sen buna ofis mi diyorsun?
you call this an office? expr. siz buna ofis mi diyorsunuz?
you call this an office? expr. bu ne biçim ofis?
you call this an office? expr. böyle ofis mi olur?
can I call you? seni (sonra) arayabilir miyim?
can I call you? (daha sonra) seni arasam olur mu?
can I call you? seni (bir ara) arayabilir miyim?
can I call you? (bir ara) seni arasam olur mu?
could I call you? seni (sonra) arayabilir miyim?
could I call you? (daha sonra) seni arasam olur mu?
Slang
what the fuck did you call me? expr. ne dedin lan sen bana?