you heard

Bedeutungen von dem Begriff "you heard" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Speaking
1	Speaking	you heard exclam.	duydun
You heard the news? Haberi duydun mu? More Sentences

Bedeutungen, die der Begriff "you heard" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 47 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Speaking
1	Speaking	you heard me expr.	beni duydun
You heard me. Beni duydun. More Sentences
2	Speaking	have you heard? expr.	duydun mu?
Have you heard this joke before? Bu fıkrayı daha önce duydun mu? More Sentences
3	Speaking	you heard him expr.	onu duydun
You heard him, didn't you? Onu duydun, değil mi? More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	haven't you heard? expr.	haberin yok mu?
Speaking
5	Speaking	you may have heard of it expr.	belki olayı duymuşsundur
6	Speaking	you know what I heard on the radio today? expr.	bugün radyoda ne duydum biliyor musun?
7	Speaking	I think you heard me just fine expr.	bence beni gayet iyi duydun
8	Speaking	you heard me expr.	duydun beni
9	Speaking	I don't know if you heard expr.	duydun mu bilmiyorum
10	Speaking	you heard of it? expr.	duymuş muydun?
11	Speaking	you heard it right expr.	doğru duydun
12	Speaking	you heard it right expr.	doğru duymuşsun
13	Speaking	you heard it right expr.	doğru duydunuz
14	Speaking	you heard it correctly expr.	doğru duydun
15	Speaking	you heard it correctly expr.	doğru duymuşsun
16	Speaking	you heard it correctly expr.	doğru duydunuz
17	Speaking	you heard what I said expr.	dediğimi duydun
18	Speaking	you heard me expr.	dediğimi duydun
19	Speaking	you heard what the doctor said expr.	doktorun dediğini duydun
20	Speaking	heard a lot about you expr.	hakkınızda çok fazla şey duydum
21	Speaking	we heard you were coming expr.	geleceğini haber almıştık
22	Speaking	you heard the lady expr.	hanımefendiyi duydun
23	Speaking	I've heard a lot about you expr.	hakkınızda çok fazla şey duydum
24	Speaking	I heard you crying the other night expr.	geçen gece ağladığını duydum
25	Speaking	you could have heard a pin drop expr.	iğne atsan duyulur
26	Speaking	I heard you the first time expr.	ilk dediğinde duydum
27	Speaking	what have you heard? expr.	neler duydun?
28	Speaking	you might have heard me tell this one before expr.	önceden anlattığımda duymuşsun herhalde
29	Speaking	have you heard from him yet? expr.	ondan bir haber alabildin mi?
30	Speaking	I heard you talking to him expr.	onunla konuştuğunu duydum
31	Speaking	I heard what you said expr.	ne dediğini duydum
32	Speaking	I hadn't heard from you expr.	senden ses çıkmadı
33	Speaking	I haven't heard from you for a while expr.	senden bir süredir haber alamıyorum
34	Speaking	I hadn't heard from you expr.	senden haber alamadım
35	Speaking	how do I know what you heard? expr.	senin ne duyduğunu ben nereden bileyim?
36	Speaking	I've heard so much about you expr.	senin hakkında çok şey duydum
37	Speaking	I heard you shout expr.	seslendiğini duydum
38	Speaking	I've heard so much about you expr.	sizin hakkınızda çok şey duydum
39	Speaking	I've heard you speak english expr.	seni ingilizce konuşurken duydum
40	Speaking	I hadn't heard from you expr.	senden haber çıkmadı
41	Speaking	I've heard of you expr.	seni duymuştum (daha önceden adını duymuştum)
42	Speaking	she heard you crying in the bathroom expr.	tuvaletteyken senin ağladığını duymuş
43	Speaking	you could have heard a pin drop expr.	yaprak düşse duyulur
44	Speaking	have you ever heard her say anything like that? expr.	onun daha önce böyle bir şey dediğini hiç duydun mu?
45	Speaking	you heard him exclam.	dediğini duydun
46	Speaking	you heard the man exclam.	adamı duydun
British Slang
47	British Slang	dicky-bird (we've not heard a dicky-bird from you) n.	haber (senden hiç haber alamıyoruz)