|
- The Commission spoke about this a while ago and this is certainly a subject to examine in greater depth.
- Komisyon bir süre önce bu konu hakkında konuştu ve bu kesinlikle daha derinlemesine incelenmesi gereken bir konu.
- A while ago, I received a serious meniscus injury.
- Bir süre önce ciddi bir menisküs yaralanması geçirdim.
- He left a while ago.
- Bir süre önce ayrıldı.
- Tom came back home a while ago.
- Tom bir süre önce eve geri geldi.
- I got over that a while ago.
- Bir süre önce onu atlattım.
- He painted that picture a while ago.
- O tabloyu bir süre önce yaptı.
- He drew that picture a while ago.
- O resmi bir süre önce çizdi.
- I saw them over there a while ago.
- Bir süre önce onları orada gördüm.
- Tom stopped by a while ago.
- Tom bir süre önce uğradı.
- We were having a few problems a while ago.
- Bir süre önce birkaç sorunumuz vardı.
- Tom's kids were here a while ago looking for him.
- Tom'un çocukları burada bir süre önce onu arıyordu.
- I ate my lunch a while ago.
- Öğlen yemeğimi bir süre önce yemiştim.
- Tom was here a while ago looking for Mary.
- Tom bir süre önce Mary'yi aramak için buradaydı.
- Tom came back home a while ago.
- Tom bir süre önce eve döndü.
- Tom's kids were here a while ago looking for him.
- Tom'un çocukları bir süre önce onu aramak için buradaydı.
- Tom was here a while ago.
- Tom bir süre önce buradaydı.
- He came back home a while ago.
- O, bir süre önce eve geri geldi.
- She was here a while ago.
- Bir süre önce buradaydı.
- He painted that picture a while ago.
- O resmi bir süre önce yaptı.
- Tom left here a while ago.
- Tom bir süre önce buradan ayrıldı.
- He came back home a while ago.
- Bir süre önce eve döndü.
- I got over that a while ago.
- Bunu bir süre önce aştım.
- I wrote to Tom a while ago, but he hasn't replied yet.
- Bir süre önce Tom'a yazdım ama o henüz cevap vermedi.
- The sun set a while ago.
- Güneş bir süre önce battı.
- Tom and Mary broke up a while ago.
- Tom ve Mary bir süre önce ayrıldılar.
- I wrote to Tom a while ago, but he hasn't replied yet.
- Tom'a bir süre önce yazdım ama henüz cevap vermedi.
- Sami's kids were here a while ago looking for him.
- Sami'nin çocukları bir süre önce onu aramak için buradaydı.
- Tom left just a while ago.
- Tom kısa bir süre önce ayrıldı.
- I saw them over there a while ago.
- Onları bir süre önce orada gördüm.
- Sami's kids were here a while ago looking for him.
- Sami'nin çocukları bir süre önce burada onu arıyordu.
Show More (27)
|
