advertise - English Turkish Sentences
English Turkish
advertise reklamını yapmak v.
  • Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
  • Çevrimiçi veya internet üzerinden pazarlama, ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın çağdaş bir yoludur.
  • Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
  • Çevrimiçi veya internet pazarlaması gerçekten de ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın modern bir yoludur.
  • Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
  • Çevrimiçi veya internet pazarlamacılığı gerçekten ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın modern bir yoludur.
Show More (19)
advertise ilan vermek v.
  • Advertising and marketing today have progressed a large amount.
  • İlan verme ve reklamcılık günümüzde oldukça gelişmiştir.
  • I don't have enough money to advertise.
  • İlan vermek için yeterli param yok.
  • They are advertising for a cook.
  • Bir aşçı için ilan veriyorlar.
Show More (7)
advertise reklam n.
  • You see, although these products are legal, it is not permitted to advertise them.
  • Gördüğünüz gibi, bu ürünler yasal olmasına rağmen, reklamlarının yapılmasına izin verilmiyor.
  • Many companies advertise their products on TV.
  • Birçok şirket, ürünlerinin reklamını televizyonda yapıyor.
  • I don't have enough money to advertise.
  • Reklam için yeterli param yok.
Show More (3)
advertise tanıtmak v.
  • Many companies advertise their products on TV.
  • Birçok şirket, ürünlerini TV'de tanıtır.
  • The company will advertise its new product on television.
  • Şirket, yeni ürününü televizyondan tanıtacak.
Show More (-1)