1 |
advertise |
reklamını yapmak |
v. |
|
- Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
- Çevrimiçi veya internet üzerinden pazarlama, ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın çağdaş bir yoludur.
- Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
- Çevrimiçi veya internet pazarlaması gerçekten de ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın modern bir yoludur.
- Online or internet marketing is indeed a modern means of advertising your product or services.
- Çevrimiçi veya internet pazarlamacılığı gerçekten ürün veya hizmetlerinizin reklamını yapmanın modern bir yoludur.
- You have to advertise.
- Reklam yapmak zorundasınız.
- We don't advertise.
- Reklam yapmıyoruz.
- The store is advertising a sale.
- Dükkân satış reklamı yapıyor.
- We advertise our products on TV.
- Televizyonda ürünlerimizin reklamını yapıyoruz.
- This product was advertised on TV.
- Bu ürünün televizyonda reklamı yapıldı.
- They advertised a new car on TV.
- Onlar televizyonda yeni bir arabanın reklamını yaptılar.
- Tom advertised his house for sale.
- Tom satış için evinin reklamını yaptı.
- You have to advertise.
- Reklam yapmak zorundasın.
- We advertise our products on TV.
- Biz, TV'de ürünlerimizin reklamını yaparız.
- We need to advertise on television.
- Televizyonda reklam yapmalıyız.
- How should you advertise on the Internet?
- İnternette nasıl reklam yapmalısın?
- They advertised a new car on TV.
- Televizyonda yeni bir arabanın reklamını yaptılar.
- Do you advertise in the Yellow Pages?
- Sarı sayfalarda reklam yapar mısın?
- How should you advertise on the Internet?
- İnternette nasıl reklam yapmalısınız?
- They advertised a new product on TV.
- Onlar televizyonda yeni bir ürünün reklamını yaptı.
- Doctors advertise the flu shot every year.
- Doktorlar her yıl grip aşısı reklamı yapıyor.
- This product was advertised on TV.
- Bu ürünün TV'de reklamı yapıldı.
- We don't advertise.
- Reklam yapmayız.
- They advertised a new product on TV.
- Televizyonda yeni bir ürünün reklamını yaptılar.
Show More (19)
|
2 |
advertise |
ilan vermek |
v. |
|
- Advertising and marketing today have progressed a large amount.
- İlan verme ve reklamcılık günümüzde oldukça gelişmiştir.
- I don't have enough money to advertise.
- İlan vermek için yeterli param yok.
- They are advertising for a cook.
- Bir aşçı için ilan veriyorlar.
- When Mr Hilton wanted to sell his house, he advertised it in the newspaper.
- Bay Hilton, evini satmak istediğinde, gazeteye ilan verdi.
- I think I will advertise in the paper.
- Sanırım gazetede ilan vereceğim.
- I advertised my car for sale.
- Arabamı satmak için ilan verdim.
- When Mr Hilton wanted to sell his house, he advertised it in the newspaper.
- Bay Hilton, evini satmak isteyince, gazeteye ilan verdi.
- Perhaps we should advertise in the local newspaper for a reliable house painter.
- Belki de güvenilir bir ev boyacısı için yerel gazeteye ilan vermeliyiz.
- Where can I advertise for a used car?
- Kullanılmış bir araba için nereye ilan verebilirim?
- I think I will advertise in the paper.
- Sanırım gazeteye ilan vereceğim.
Show More (7)
|
3 |
advertise |
reklam |
n. |
|
- You see, although these products are legal, it is not permitted to advertise them.
- Gördüğünüz gibi, bu ürünler yasal olmasına rağmen, reklamlarının yapılmasına izin verilmiyor.
- Many companies advertise their products on TV.
- Birçok şirket, ürünlerinin reklamını televizyonda yapıyor.
- I don't have enough money to advertise.
- Reklam için yeterli param yok.
- The company will advertise its new product on television.
- Şirket, yeni ürününün reklamını televizyonda yapacak.
- Do you advertise in the Yellow Pages?
- Sarı Sayfalar'a reklam veriyor musun?
- We need to advertise on television.
- Televizyona reklam vermeliyiz.
Show More (3)
|
4 |
advertise |
tanıtmak |
v. |
|
- Many companies advertise their products on TV.
- Birçok şirket, ürünlerini TV'de tanıtır.
- The company will advertise its new product on television.
- Şirket, yeni ürününü televizyondan tanıtacak.
Show More (-1)
|