|
- After a while, though, these, too, add up.
- Ancak bir süre sonra bunlar da birikiyor.
- They began to walk again after a while.
- Bir süre sonra yeniden yürümeye başladılar.
- After a while, Tom joined her.
- Bir süre sonra Tom da ona katıldı.
- After a while, Tom joined him.
- Bir süre sonra Tom ona katıldı.
- After a while, Tom joined her.
- Bir süre sonra Tom ona katıldı.
- After a while, I noticed that we weren't walking on the path anymore.
- Bir süre sonra, artık patikada yürümediğimizi fark ettim.
- After a while, he came to.
- Bir süre sonra, o iyileşti.
- After a while, I noticed that we didn't seem to be walking on the path anymore.
- Bir süre sonra, artık patikada yürümüyor gibi göründüğümüzü fark ettim.
- After a while she began to play the piano again.
- Bir süre sonra o tekrar piyano çalmaya başladı.
- After a while he came back with a dictionary under his arm.
- Bir süre sonra kolunun altında bir sözlükle geri döndü.
- Mary and John quarreled, but made up after a while.
- Mary ve John kavga ettiler ama bir süre sonra barıştılar.
- It gets boring after a while.
- Bir süre sonra sıkıcı olur.
- After a while, he came.
- Bir süre sonra geldi.
- After a while she began to play the piano again.
- Bir süre sonra tekrar piyano çalmaya başladı.
- After a while, the children settled down.
- Bir süre sonra çocuklar sakinleşti.
- After a while passion and infatuation ooze away.
- Bir süre sonra tutku ve karasevda sızar.
- They began to walk after a while.
- Bir süre sonra yürümeye başladılar.
- After a while, the man came into the room.
- Bir süre sonra adam odaya girdi.
- He fainted with hunger and fatigue, but came to after a while.
- O açlık ve yorgunluk yüzünden bayıldı, ancak bir süre sonra kendine geldi.
- After a while, he came to.
- Bir süre sonra kendine geldi.
- After a while passion and infatuation ooze away.
- Bir süre sonra sevda ve tutkunun yerinde yeller eser.
- After a while, Tom started to believe his own lies.
- Bir süre sonra Tom da kendi yalanlarına inanmaya başladı.
- He fainted with hunger and fatigue, but came to after a while.
- Açlık ve yorgunluktan bayıldı ama bir süre sonra kendine geldi.
- It gets boring after a while.
- Bir süre sonra sıkıcılaşmaya başlar.
- After a while, she began to believe her own lies.
- Bir süre sonra kendi yalanlarına inanmaya başladı.
- They began to walk again after a while.
- Bir süre sonra tekrar yürümeye başladılar.
- Tom will be back after a while.
- Tom bir süre sonra dönecek.
- After a while, Tom started to believe his own lies.
- Bir süre sonra, Tom kendi yalanlarına inanmaya başladı.
- After a while, it grew dark.
- Bir süre sonra, hava karardı.
- After a while, she began to believe her own lies.
- Bir süre sonra, o kendi yalanlarına inanmaya başladı.
- After a while he came back with a dictionary under his arm.
- Bir süre sonra kolunun altında bir sözlükle geri geldi.
- I suppose I'll get used to it after a while.
- Sanırım bir süre sonra buna alışacağım.
- After a while, he came.
- Bir süre sonra, o geldi.
- I suppose I'll get used to it after a while.
- Sanırım bir süre sonra pna alışırım.
- After a while, Tom joined him.
- Bir süre sonra Tom da ona katıldı.
- Mary and John quarreled, but made up after a while.
- Mary ve John tartıştılar, ancak bir süre sonra barıştılar.
- I saw my Twitter account suspended after a while.
- Bir süre sonra Twitter hesabımın askıya alındığını gördüm.
Show More (34)
|