|
- Our common fisheries policy is only as strong as its weakest link.
- Ortak balıkçılık politikamız ancak en zayıf halkası kadar güçlüdür.
- Japanese patenting in Europe is almost as strong as US patenting.
- Avrupa'da Japon patentleri neredeyse ABD patentleri kadar güçlüdür.
- A currency is as strong as its economy.
- Bir para birimi ekonomisi kadar güçlüdür.
- Japanese patenting in Europe is almost as strong as US patenting.
- Avrupa'daki Japon patentleri neredeyse ABD patentleri kadar güçlüdür.
- We want a strong Europe, a Europe as strong as steel.
- Biz güçlü bir Avrupa istiyoruz, çelik kadar güçlü bir Avrupa.
- This final agreement is certainly not as strong as the Green/EFA Group wanted.
- Bu nihai anlaşma kesinlikle Yeşiller/EFA Grubunun istediği kadar güçlü değildir.
- We want a strong Europe, a Europe as strong as steel.
- Güçlü bir Avrupa istiyoruz, çelik kadar güçlü bir Avrupa.
- Our single currency is as strong as the economy behind it.
- Ortak para birimimiz, arkasındaki ekonomi kadar güçlüdür.
- Love is as strong as death.
- Aşk, ölüm kadar güçlüdür.
- We all can't be as strong as you.
- Hepimiz senin kadar güçlü olamayız.
- Tom as as strong as an ox.
- Tom bir öküz kadar güçlü.
- Tom isn't as strong as before.
- Tom eskisi kadar güçlü değil.
- I wasn't as strong as my father.
- Babam kadar güçlü değildim.
- Tom is as strong as I am.
- Tom benim kadar güçlü.
- He is as strong as I am.
- O benim kadar güçlüdür.
- I'm as strong as you.
- Senin kadar güçlüyüm.
- They are as strong as us.
- Onlar bizim kadar güçlüler.
- The team is only as strong as its weakest member.
- Bir takım ancak en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
- Tom is as strong as ever.
- Tom her zamanki kadar güçlü.
- A team is only as strong as its weakest member.
- Bir takım sadece en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
- They are as strong as us.
- Onlar da bizim kadar güçlüler.
- Tom is as strong as an ox.
- Tom bir öküz kadar güçlü.
- Are you really as strong as you say you are?
- Gerçekten söylediğin kadar güçlü müsün?
- Tom isn't as strong as you think he is.
- Tom düşündüğün kadar güçlü değil.
- Tom is as strong as an ox.
- Tom bir öküz kadar güçlüdür.
- Tom isn't as strong as you.
- Tom senin kadar güçlü değil.
- You are twice as strong as I am.
- Benim iki katım kadar güçlüsün.
- He's not as strong as before.
- Eskisi kadar güçlü değil.
- You're twice as strong as me.
- Benim iki katım kadar güçlüsün.
- Tom's as strong as an ox, yet nevertheless is a coward.
- Tom bir öküz kadar güçlü ama buna rağmen bir korkak.
- He's as strong as a horse.
- Bir at kadar güçlü.
- Tom is as strong as a horse.
- Tom bir at kadar güçlü.
- A team is only as strong as its weakest member.
- Bir takım ancak en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
- You are twice as strong as me.
- Siz benim iki katım kadar güçlüsünüz.
- Tom isn't as strong as you are.
- Tom senin kadar güçlü değil.
- Tom doesn't seem to be as strong as Mary.
- Tom, Mary kadar güçlü görünmüyor.
- I'm as strong as you.
- Ben de senin kadar güçlüyüm.
- Tom isn't as strong as before.
- Tom eskisi kadar güçlü değildir.
- Tom isn't as strong as he used to be.
- Tom eskisi kadar güçlü değil.
- I am as strong as you.
- Ben senin kadar güçlüyüm.
- He is as strong as ever.
- O, her zamanki kadar güçlü.
- A chain is only as strong as its weakest link.
- Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar güçlüdür.
- He's not as strong as before.
- O, önceki kadar güçlü değil.
- Tom is as strong as a horse.
- Tom bir at kadar güçlüdür.
- I am as strong as you.
- Ben de senin kadar güçlüyüm.
- Love is as strong as death.
- Aşk ölüm kadar güçlüdür.
- The team is only as strong as its weakest member.
- Takım sadece onun en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
- I was not as strong as my father.
- Babam kadar güçlü değildim.
- I'm not as strong as I used to be.
- Eskisi kadar güçlü değilim.
- Tom's as strong as an ox, yet nevertheless is a coward.
- Tom bir öküz kadar güçlü ama yine de bir korkak.
- He's as strong as a horse.
- O, bir at kadar güçlü.
Show More (48)
|
