|
- Tom is expected to arrive any minute now.
- Tom'un her an gelmesi bekleniyor.
- Tom is expected to agree to do that.
- Tom'un bunu kabul etmesi bekleniyor.
- A great catastrophe is expected.
- Büyük bir felaket bekleniyor.
- You are expected to pass the exam.
- Sınavı geçmen bekleniyor.
- Tom is expected to come home soon.
- Tom'un yakında eve dönmesi bekleniyor.
- The president is expected to put forward a new energy policy.
- Başkanın yeni bir enerji politikası ortaya koyması bekleniyor.
- A heavy frost is expected tonight.
- Bu gece şiddetli bir don bekleniyor.
- The new model is expected to be put on the market early next year.
- Yeni modelin, önümüzdeki yılın başlarında piyasaya sürülmesi bekleniyor.
- A rise in temperatures is expected.
- Sıcaklıklarda bir artış bekleniyor.
- Some problems are expected on their expedition.
- Keşif gezisinde bazı sorunlar bekleniyor.
- Tom didn't realize what was expected of him.
- Tom kendisinden ne beklendiğinin farkında değildi.
- This winter is expected to be colder than the previous one.
- Bu kışın bir öncekinden daha soğuk geçmesi bekleniyor.
- You are expected to dress well for this shop.
- Bu dükkân için iyi giyinmeniz bekleniyor.
- He is expected to come home soon.
- Yakında eve dönmesi bekleniyor.
- It was expected.
- Beklenen bir şeydi.
- It is to be expected.
- Bu beklenen bir şey.
- You are expected to do a good job.
- Senden iyi bir iş çıkarman bekleniyor.
- You'll be expected to dance with Tom.
- Tom'la dans etmen beklenecek.
- No other arrests are expected.
- Başka tutuklama beklenmiyor.
- No rain is expected.
- Yağmur beklenmiyor.
- The president is expected to put forward a new energy policy.
- Cumhurbaşkanının yeni bir enerji politikası öne sürmesi bekleniyor.
- The new model is expected to be put on the market early next year.
- Yeni modelin önümüzdeki yılın başlarında satışa sunulması bekleniyor.
- Tom said that's to be expected.
- Tom bunun beklendiğini söyledi.
- You are expected to clean up your own mess yourself.
- Kendi pisliğinizi kendiniz temizlemeniz bekleniyor.
- It is expected that the tsunami surge will be ten meters or less.
- Tsunami dalgasının on metre veya daha az olması bekleniyor.
- That was expected.
- Bu bekleniyordu.
- More was expected.
- Daha fazlası bekleniyordu.
- The new school building is expected to be completed by spring next year.
- Yeni okul binasının gelecek yıl bahara kadar tamamlanması bekleniyor.
- The temperature in Boston is expected to drop to -8°F.
- Boston'da hava sıcaklığının -8°F'ye kadar düşmesi bekleniyor.
- The new school building is expected to be completed by spring next year.
- Yeni okul binasının gelecek yıl bahara bitmiş olması bekleniyor.
- Some problems are expected on their expedition.
- Onların keşif gezisinde bazı sorunlar bekleniyor.
- The temperature in Boston is expected to drop to -22°C.
- Boston'da sıcaklığın -22°C'ye kadar düşmesi bekleniyor.
- Worse times are expected.
- Daha kötü zamanlar bekleniyor.
- Tom is expected to recover.
- Tom'un iyileşmesi bekleniyor.
- The flight is expected to arrive at noon.
- Uçağın öğle saatlerinde gelmesi bekleniyor.
- Tom is expected back in Boston in October.
- Tom'un Ekim ayında Boston'a dönmesi bekleniyor.
- A cold snap is expected this week.
- Bu hafta soğuk bir hava bekleniyor.
- The temperature in Boston is expected to drop to -22°C.
- Boston'da sıcaklığın -22°C'ye düşmesi bekleniyor.
- The new law is expected to cut air pollution by 60%.
- Yeni yasanın hava kirliliğini %60 oranında azaltması bekleniyor.
- I was expected here before ten.
- Saat ondan önce burada olmam bekleniyordu.
- That was to be expected.
- Bu bekleniyordu.
- Everyone is expected to bring their own lunch.
- Herkesin kendi öğle yemeğini getirmesi bekleniyor.
- Tom was expected to testify that day.
- Tom'un o gün ifade vermesi bekleniyordu.
- Tom is expected back on Monday.
- Tom'un Pazartesi günü dönmesi bekleniyor.
- Tom is expected to participate, too.
- Tom'un da katılması bekleniyor.
- Every person is expected to bring their own lunch.
- Her kişinin kendi öğle yemeğini getirmesi beklenir.
- Squalls are expected later tonight.
- Bu gece fırtına bekleniyor.
- That was expected.
- O bekleniyordu.
- One hundred and fifty thousand couples are expected to get married in Shanghai in 2006.
- Şanghay'da 2006 yılında yüz elli bin çiftin evlenmesi bekleniyor.
- Temperatures in the United States are expected to continue to rise.
- Amerika Birleşik Devletleri'nde sıcaklıkların artmaya devam etmesi bekleniyor.
- Tom is expected to do that.
- Tom'un bunu yapması bekleniyor.
- That decision is expected soon.
- Kararın yakında çıkması bekleniyor.
- It was expected.
- Beklenmişti.
- Tom didn't know exactly what was expected of him.
- Tom kendisinden tam olarak ne beklendiğini bilmiyordu.
- The yen is expected to lose value against the dollar.
- Yen'in dolar karşısında değer kaybetmesi bekleniyor.
- Delays should be expected.
- Gecikmeler beklenmelidir.
- He passed the test as was expected.
- Beklenildiği gibi testi geçti.
- You'll be expected to dance with Tom.
- Tom'la dans etmen bekleniyor.
- Milder temperatures are expected next week.
- Gelecek hafta daha ılıman hava bekleniyor.
- Tom is expected to agree to do that.
- Tom'un bunu yapmayı kabul etmesi bekleniyor.
- Tom is expected back on Monday.
- Tom'un Pazartesi günü geri dönmesi bekleniyor.
- Traditionally, men were expected to take the lead in courtship.
- Geleneksel olarak, erkeklerin kur yapma konusunda öncülük etmesi beklenirdi.
- Tom was expected to testify that day.
- Tom'un o gün tanıklık yapması bekleniyordu.
- The divorce rate is expected to rise.
- Boşanma oranının artması bekleniyor.
- One hundred and fifty thousand couples are expected to get married in Shanghai in 2006.
- Şanghay'da 2006 yılında yüz elli bin çiftin evlenmesi beklenmektedir.
- As was expected, he won the prize.
- Beklendiği gibi, ödülü kazandı.
- The new government is expected to bring about a good number of administrative reforms.
- Yeni hükümetin çok sayıda idari reform getirmesi bekleniyor.
- The firm provides its workers with their uniforms, but they are expected to have them regularly cleaned.
- Firma çalışanlarına üniformalarını temin ediyor, ancak çalışanlardan üniformalarını düzenli temizletmeleri bekleniyor.
- The introduction of the new tax is expected to affect the entire economy.
- Yeni verginin tüm ekonomiyi etkilemesi bekleniyor.
- Tom is expected to make a full recovery.
- Tom'un tamamen iyileşmesi bekleniyor.
- Bring an umbrella because it is expected to rain this afternoon.
- Şemsiye getirin çünkü öğleden sonra yağmur yağması bekleniyor.
- That should've been expected.
- O beklenmeliydi.
- It is expected that the tsunami surge will be ten meters or less.
- Tsunami dalgalarının on metre ya da daha az olacağı beklenmektedir.
- That should've been expected.
- Bu beklenmeliydi.
- An announcement is expected soon.
- Yakında bir duyuru bekleniyor.
- You are expected to clean up your own mess yourself.
- Kendi pisliğini kendin temizlemen bekleniyor.
- Tom is expected to do a good job.
- Tom'un iyi bir iş çıkarması bekleniyor.
- As was expected, he won the prize.
- Beklenildiği gibi, ödülü kazandı.
- He is expected to go abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gitmesi bekleniyor.
- Strong winds are expected.
- Kuvvetli rüzgar bekleniyor.
- Squalls are expected later tonight.
- Bu gece daha sonra şiddetli fırtına bekleniyor.
- He is expected to go abroad next year.
- Onun gelecek yıl yurtdışına gitmesi bekleniyor.
- The cold weather is expected to last until the weekend.
- Soğuk havanın hafta sonuna kadar sürmesi bekleniyor.
- A cold snap is expected this week.
- Bu hafta bir soğuk hava dalgası bekleniyor.
- Extensive rainfall is expected throughout the region.
- Bölgede yoğun sağanak bekleniyor.
- Tom is expected to come home soon.
- Tom'un hemen eve gelmesi bekleniyor.
- Most of the injured are expected to survive.
- Yaralıların çoğunun hayatta kalması bekleniyor.
- This winter is expected to be colder than the previous one.
- Bu kışın bir önceki kıştan daha soğuk olması bekleniyor.
- Tom is expected to win.
- Tom'un kazanması bekleniyor.
- A rise in temperatures is expected.
- Sıcaklıklarda bir artış beklenmektedir.
- Oceans are expected to rise by 50 centimeters by the end of the next century.
- Okyanusların önümüzdeki yüzyılın sonuna kadar 50 santimetre yükselmesi bekleniyor.
- Extensive rainfall is expected throughout the region.
- Bölge genelinde yoğun yağış bekleniyor.
- Tom is expected back in Boston on Monday.
- Tom'un Pazartesi günü Boston'a dönmesi bekleniyor.
- No major announcements are expected.
- Büyük bir duyuru beklenmiyor.
- Snow is expected.
- Kar bekleniyor.
- He passed the test as was expected.
- Beklendiği gibi sınavı geçti.
- He is expected to come home soon.
- Yakında eve gelmesi bekleniyor.
- The introduction of the new tax is expected to affect the entire economy.
- Yeni verginin uygulamaya konmasının tüm ekonomiyi etkilemesi bekleniyor.
- Temperatures in the United States are expected to continue to rise.
- Amerika Birleşik Devletleri'nde sıcaklıkların artmaya devam etmesi beklenmektedir.
Show More (96)
|
