|
- Mr Mitsue dropped in on me yesterday.
- Bay Mitsue dün bana uğradı.
- Tom dropped in on Mary last night.
- Tom dün gece Mary'ye uğradı.
- He dropped in on me last night.
- O dün gece bana uğradı.
- He dropped in on me yesterday.
- Dün bana uğradı.
- Let's drop in on the Jacksons.
- Jacksonlara uğrayalım.
- My uncle dropped in on me yesterday.
- Amcam dün bana uğradı.
- He drops in on me very often.
- Bana çok sık uğrar.
- My aunt dropped in on me yesterday.
- Teyzem dün bana uğradı.
- He sometimes drops in on me.
- Bazen bana uğrar.
- Be sure to drop in on us if you come our way.
- Yolunuz düşerse bize uğramayı unutmayın.
- Tom said he wanted to drop in on some old friends while he was in Boston.
- Tom, Boston'dayken bazı eski arkadaşlarına uğramak istediğini söyledi.
- I'll drop in on you sometime in the near future.
- Yakın bir zamanda sana uğrayacağım.
- Drop in on us when you next visit London.
- Londra'ya gelecek ziyaretinde bize uğra.
- If you have time, please drop in on us.
- Vaktiniz olursa, lütfen bize uğrayın.
- Let's drop in on the Jacksons.
- Jackson'lara uğrayalım.
- He dropped in on me last night.
- Dün gece bana uğradı.
- Tom dropped in on me yesterday.
- Tom dün bana uğradı.
- He sometimes drops in on me.
- Bana bazen uğrar.
- Please drop in on us.
- Lütfen bize uğrayın.
- Be sure to drop in on us if you come our way.
- Bizim tarafa yolun düşerse, bize uğramayı unutma.
- My dad drops in on me from time to time.
- Babam zaman zaman bana uğrar.
- He dropped in on me.
- Bana uğradı.
- Please drop in on us.
- Lütfen bize uğra.
- Drop in on us when you next visit London.
- Bir sonraki Londra ziyaretinizde bize de uğrayın.
- Please drop in on your way home.
- Lütfen eve giderken uğra.
- If you have time, please drop in on us.
- Eğer zamanın olursa, lütfen bize uğra.
- Please drop in on us when you come this way.
- Lütfen bu tarafa geldiğinizde bize uğrayın.
- I'll drop in on you sometime in the near future.
- Ben yakın gelecekte bir ara sana uğrayacağım.
- He dropped in on us from time to time.
- Zaman zaman bize uğrardı.
- Tom sometimes drops in on me.
- Tom bazen bana uğrar.
- I'm going to drop in on her next week.
- Gelecek hafta ona uğrayacağım.
- That boy used to drop in on me.
- O çocuk eskiden bana uğrardı.
- Tom said he wanted to drop in on some old friends while he was in Boston.
- Tom Boston'da iken bazı eski arkadaşlara uğramak istediğini söyledi.
- He sometimes drops in on me.
- O, bazen bana uğrar.
- He dropped in on a friend.
- Bir arkadaşına uğradı.
- Please drop in on us when you come this way.
- Bu tarafa geldiğinizde lütfen bize uğrayın.
- Let's drop in on the Fukudas.
- Fukuda'lara uğrayalım.
- He often dropped in on me.
- Sık sık bana uğrardı.
Show More (35)
|