|
- We should be getting close.
- Yaklaşıyor olmalıydık.
- We can't get close to the enemy.
- Düşmana yaklaşamayız.
- They can't get close because of the smoke.
- Duman yüzünden yaklaşamıyorlar.
- When they got close, they fired their guns.
- Yaklaştıklarında silahlarını ateşlediler.
- The enemy can't get close.
- Düşman yaklaşamaz.
- We are getting close to Halloween and I thought today I would tell you about Halloween.
- Cadılar Bayramı yaklaşıyor ve ben de dedim ki bugün size Cadılar Bayramı'nı anlatayım.
- He tried getting close to her using every means possible.
- Mümkün olan her yolu kullanarak ona yaklaşmaya çalıştı.
- You're getting closer.
- Yaklaşıyorsun.
- They can't get close because of the smoke.
- Dumandan dolayı yaklaşamıyorlar.
- The wolves are getting closer.
- Kurtlar yaklaşıyor.
- You have to get closer.
- Yaklaşman gerek.
- I think we're getting closer.
- Bence yaklaşıyoruz.
- The enemy won't get close.
- Düşman yaklaşamaz.
- We're getting closer.
- Yaklaşıyoruz.
- He tried getting closer to her using every possible means.
- O, her olası aracı kullanarak ona yaklaşmaya çalıştı.
- Laura pretended to get closer, only to turn around and run away at the last minute.
- Laura son dakikada sadece arkasını dönmek ve kaçmak için yaklaşıyor numarası yaptı.
- The enemy can't get close.
- Düşman yaklaşamıyor.
- You're getting closer.
- Yaklaşıyorsunuz.
- I think we're getting closer.
- Gittikçe yaklaştığımızı düşünüyorum.
- As the autumn gets closer, the nights become longer.
- Sonbahar yaklaştıkça geceler daha uzun olur.
- Don't let the enemy get close.
- Düşmanın yaklaşmasına izin vermeyin.
- You have to get closer.
- Yaklaşmalısın.
- You're getting close now.
- Şimdi yaklaşıyorsun.
- Laura pretended to get closer, only to turn around and run away at the last minute.
- Laura yaklaşıyormuş gibi yaptı ama son anda arkasını dönüp kaçtı.
- He tried getting close to her using every means possible.
- O tüm yolları deneyerek ona yaklaşmaya çalıştı.
- Layla is getting closer to the truth.
- Leyla gerçeğe yaklaşıyor.
- We are getting close to Halloween and I thought today I would tell you about Halloween.
- Cadılar Bayramı yaklaşıyor ve ben de bugün size Cadılar Bayramı'ndan bahsedeyim dedim.
- As the autumn gets closer, the nights become longer.
- Sonbahar yaklaştıkça gece daha da uzun olur.
- Tom got closer.
- Tom yaklaştı.
- I think we're getting close.
- Sanırım yaklaşıyoruz.
- Layla is now getting closer to the truth.
- Layla şimdi gerçeğe yaklaşıyor.
- When they got close, they fired their guns.
- Onlar yaklaştığında, onlar silahlarını ateşledi.
- Layla is now getting closer to the truth.
- Leyla artık gerçeğe yaklaşıyor.
- I must be getting close.
- Yaklaşıyor olmalıyım.
- The enemy won't get close.
- Düşman yaklaşmayacak.
- I think this debate is getting close to the level of the absurd.
- Bence bu tartışma absürd seviyesine yaklaşıyor.
- Tom is getting closer.
- Tom yaklaşıyor.
- Tom is getting close.
- Tom yaklaşıyor.
- We're getting close.
- Yaklaşıyoruz.
- Layla is getting closer to the truth.
- Layla gerçeğe yaklaşıyor.
- The wolves are getting closer.
- Kurtlar gittikçe yaklaşıyor.
- Tom has gotten closer.
- Tom yaklaştı.
- Can we get closer?
- Yaklaşabilir miyiz?
- He tried getting closer to her using every possible means.
- Mümkün olan her yolu kullanarak ona yaklaşmaya çalıştı.
Show More (41)
|
