|
- Try not to get wet because of the rain.
- Yağmurdan ıslanmamaya çalış.
- Tom doesn't mind getting wet.
- Tom ıslanmayı umursamıyor.
- I wonder how Tom got wet.
- Tom'un nasıl ıslandığını merak ediyorum.
- We were caught in a shower and got wet to the skin.
- Biz bir sağanağa yakalandık ve iliklerimize kadar ıslandık.
- Tom is bound to get wet.
- Tom kesin ıslanacak.
- I have no intention of getting wet.
- Islanmaya hiç niyetim yok.
- I stood under a tree to avoid getting wet.
- Islanmaktan kaçınmak için bir ağacın altında durdum.
- You just don't want to get wet.
- Sen sadece ıslanmak istemiyorsun.
- On my way home from school, I was caught in a shower and got wet to the skin.
- Okuldan eve giderken bir sağanağa yakalandım ve iliklerime kadar ıslandım.
- My clothes get wet so I took off them.
- Giysilerim ıslandığı için onları çıkardım.
- Come under my umbrella, or you'll get wet.
- Şemsiyemin altına gel, yoksa ıslanacaksın.
- Tom tried his best not to get wet.
- Tom ıslanmamak için elinden geleni yaptı.
- What happens if you get wet?
- Islanırsan ne olacak?
- You need an umbrella when it's raining if you don't want to get wet.
- Eğer ıslanmak istemiyorsanız yağmur yağarken bir şemsiyeye ihtiyacınız vardır.
- I have no intention of getting wet.
- Islanmaya niyetim yok.
- It began to rain and she got wet.
- Yağmur yağmaya başladı ve kadın ıslandı.
- I don't mind getting wet.
- Islanmayı umursamıyorum.
- She got wet to the skin.
- O, iliklerine kadar ıslanmıştı.
- I don't mind if I get wet.
- Islanırsam umursamam.
- My clothes got wet because it was pouring down rain.
- Giysilerim ıslandı çünkü sağanak yağmur yağıyordu.
- Cats don't like getting wet.
- Kediler ıslanmayı sevmez.
- I'm getting wet.
- Islanıyorum.
- My cat doesn't like to get wet.
- Kedim ıslanmaktan hoşlanmaz.
- Cats don't like to get wet.
- Kediler ıslanmaktan hoşlanmazlar.
- Well, at least she didn't get wet.
- Eh, en azından o ıslanmadı.
- He got wet from the waist to the knees.
- O tepeden tırnağa ıslandı.
- I'm getting wet.
- Ben ıslanıyorum.
- Tom's feet got wet.
- Tom'un ayakları ıslandı.
- I don't mind getting wet.
- Islanmak umurumda değil.
- Well, at least she didn't get wet.
- En azından ıslanmadı.
- Tom got wet to the skin.
- Tom derisine kadar ıslandı.
- Tom got wet to the skin.
- Tom iliklerine kadar ıslandı.
- I crossed a stream and I got wet.
- Bir dereden geçtim ve ıslandım.
- You'll get wet.
- Islanacaksın.
- He got wet to the skin and caught cold.
- Derisine kadar ıslandı ve üşüdü.
- My shoes got wet.
- Ayakkabılarım ıslandı.
- Tom is getting wet.
- Tom ıslanıyor.
- My clothes get wet so I took off them.
- Elbiselerim ıslandı bu yüzden onları çıkardım.
- Cats hate to get wet.
- Kediler ıslanmaktan nefret eder.
- My cat doesn't like to get wet.
- Kedim ıslanmayı sevmez.
- You'll get wet.
- Islanacaksınız.
- Come under my umbrella, or you'll get wet.
- Şemsiyemin altında gel, yoksa ıslanacaksın.
- Luckily nobody got wet.
- Neyse ki kimse ıslanmadı.
- Tom rolled up his pant legs so they wouldn't get wet.
- Tom ıslanmasınlar diye pantolonunun paçalarını sıvadı.
- My dried out clothes are getting wet because it is suddenly raining.
- Kurumuş kıyafetlerim ıslanıyor çünkü aniden yağmur yağıyor.
- I don't mind if I get wet.
- Islanmam umurumda değil.
- If your feet get wet, you'll catch a cold.
- Ayakların ıslanırsa üşütürsün.
- I got wet to the skin.
- İliklerime kadar ıslandım.
- Luckily nobody got wet.
- İyi ki kimse ıslanmadı.
- He tried his best not to get wet.
- Islanmamak için elinden geleni yaptı.
- It began to rain and she got wet.
- Yağmur yağmaya başladı ve o ıslandı.
- Cats hate to get wet.
- Kediler ıslanmaktan nefret ederler.
- I crossed a stream and I got wet.
- Bir dereyi geçtim ve ıslandım.
- If your feet get wet, you'll catch a cold.
- Ayaklarınız ıslanırsa, üşütürsünüz.
- Cats don't like getting wet.
- Kediler ıslanmayı sevmezler.
- Cats don't like to get wet.
- Kediler ıslanmayı sevmez.
- Tom is bound to get wet.
- Tom ıslanmaya mahkum.
- I know how you got wet.
- Nasıl ıslandığını biliyorum.
- Don't let this get wet.
- Bunun ıslanmasına izin verme.
- Try not to get wet because of the rain.
- Yağmur yüzünden ıslanmamaya çalışın.
- I stood under a tree to avoid getting wet.
- Islanmamak için bir ağacın altında durdum.
- He got wet from the waist to the knees.
- Belinden dizlerine kadar ıslandı.
- My clothes got wet because it was pouring down rain.
- Sağanak yağmur yağdığı için giysilerin ıslandı.
- We're bound to get wet.
- Islanmak zorundayız.
- What happens if you get wet?
- Islanırsan ne olur?
- My feet got wet.
- Ayaklarım ıslandı.
Show More (63)
|
