|
- Self-regulation, as is now being applied on a large scale, appears to be a very handy instrument.
- Şu anda büyük ölçekte uygulanmakta olan öz düzenleme, çok kullanışlı bir araç olarak görünmektedir.
- Self-regulation, as is now being applied on a large scale, appears to be a very handy instrument.
- Şu anda büyük ölçekte uygulanmakta olan öz düzenleme çok kullanışlı bir araç gibi görünmektedir.
- I guess that could come in handy for someone running for president.
- Sanırım bu, başkan adayı olan biri için kullanışlı olabilir.
- A valise of this size is very handy.
- Bu büyüklükte bir valiz çok kullanışlı.
- A car is a handy thing to own.
- Araba, sahip olmak için kullanışlı bir şeydir.
- Thanks indeed, handy this!
- Gerçekten teşekkürler, bu çok kullanışlı.
- A valise of this size is very handy.
- Bu boyuttaki bir valiz çok kullanışlıdır.
- That knife came in very handy, didn't it.
- O bıçak çok kullanışlı geldi.
- The bus stop is quite handy.
- Otobüs durağı oldukça kullanışlı.
- This is a handy little box.
- Bu kullanışlı küçük bir kutu.
- My phone is handy.
- Benim telefonum kullanışlıdır.
- A small toolkit can be very handy when you are traveling.
- Seyahat ederken küçük bir alet çantası çok kullanışlı olabilir.
- That's very handy.
- O çok kullanışlı.
- My phone is handy.
- Telefonum çok kullanışlı.
- A small toolkit can be very handy when you are traveling.
- Seyahat ederken küçük bir araç kiti çok kullanışlı olabilir.
- That's very handy.
- Bu çok kullanışlı.
- This phrase might come in handy.
- Bu ifade kullanışlı olabilir.
Show More (14)
|