|
- Let me show you how we do it.
- Nasıl yaptığımızı sana göstereyim.
- Let me show you around this afternoon.
- Öğleden sonra size etrafı göstereyim.
- Let me show you a picture of my wife.
- Sana karımın bir resmini göstereyim.
- Let me show it to you.
- Dur sana göstereyim.
- Let me show you how to use this washing machine.
- Bu çamaşır makinesini nasıl kullanacağımı sana göstereyim.
- Let me show you the picture I painted last month.
- Sana geçen ay yaptığım resmi göstereyim.
- Let me show you a picture of the Statue of Liberty.
- Size Özgürlük Heykeli'nin bir resmini göstereyim.
- Let me show you how we do it.
- Nasıl yaptığımızı göstereyim.
- Let me show you where to put that.
- Onu nereye koyacağını sana göstereyim.
- Let me show you how to use this washing machine.
- Sana çamaşır makinesini nasıl kullanacağını göstereyim.
- Let me show you some pictures of my family.
- Sana ailemin bazı resimlerini göstereyim.
- Let me show you how to do it.
- Size nasıl yapıldığını göstereyim.
- Let me show you many things which will be novel to you.
- Size yeni sayılabilecek pek çok şey göstereyim.
- Let me show you how to get there.
- Oraya nasıl gideceğini sana göstereyim.
- Let me show you how to chop onions without crying.
- Sana ağlamadan nasıl soğan doğranacağını göstereyim.
- Let me show you an easier way to do that.
- Sana bunun daha kolay bir yolunu göstereyim.
- Oh, let me show you.
- Ah, durun size göstereyim.
- Let me show you how we do that.
- Bunu nasıl yaptığımızı sana göstereyim.
- Let me show you around.
- Sana etrafı göstereyim.
- Let me show you where you can put your suitcases.
- Bavullarını nereye koyabileceğini sana göstereyim.
- Let me show you a better way to do that.
- Size bunu yapmanın daha iyi bir yolunu göstereyim.
- Let me show you a picture of the Statue of Liberty.
- Sana Özgürlük Heykeli'nin bir resmini göstereyim.
- Let me show you the best way to do that.
- Bunu yapmanın en iyi yolunu göstereyim sana.
- Let me show you an easier way to do that.
- Size bunun daha kolay bir yolunu göstereyim.
- Let me show you how to do what I want you to do.
- Yapmanı istediğim şeyi nasıl yapacağını göstereyim.
- Let me show you this new hammer that I just bought.
- Sana yeni aldığım bu yeni çekici göstereyim.
- Let me show you this new hammer that I just bought.
- Sana yeni aldığım çekici göstereyim.
- Let me show you how it works.
- Bunun nasıl çalıştığını sana göstereyim.
- Let me show you how to use it.
- Onu nasıl kullanacağını sana göstereyim.
- Let me show you how to use it.
- Sana nasıl kullanılacağını göstereyim.
- Let me show you something I found.
- Sana bulduğum bir şeyi göstereyim.
- Let me show you what I can do.
- Sana ne yapabileceğimi göstereyim.
- Let me show you a better one.
- Sana daha iyisini göstereyim.
- Let me show you a better one.
- Size daha iyi bir tane göstereyim.
- Let me show you the best way to do that.
- Sana bunu yapmanın en iyi yolunu göstereyim.
- Come, let me show you around.
- Gel, sana etrafı göstereyim.
- Let me show you what I've got.
- Elimde ne var göstereyim.
- Let me show you how Tom does it.
- Tom'un onu nasıl yaptığını sana göstereyim.
- Let me show you a picture of my wife.
- Size karımın bir resmini göstereyim.
- Let me show you how I do it.
- Ben nasıl yapıyorum diye sana göstereyim.
- Let me show you an easier way to do that.
- Dur da sana bunu yapmanın daha kolay bir yolunu göstereyim.
- Oh, let me show you.
- Ah, sana göstereyim.
- Let me show you how to do what I want you to do.
- Yapmanı istediğim şeyi nasıl yapacağını sana göstereyim.
- Let me show you what I bought today.
- Sana bugün ne aldığımı göstereyim.
- Let me show you the way out.
- Sana çıkış yolunu göstereyim.
- Let me show you how it works.
- Sana nasıl çalıştığını göstereyim.
- Let me show you around this afternoon.
- Bu öğleden sonra sana etrafı göstereyim.
- Let me show you the way.
- Size yolu göstereyim.
- Let me show you an easier way to do that.
- Bırak da sana bunun daha kolay bir yolunu göstereyim.
- Let me show you my scrapbook.
- Sana hatıra defterimi göstereyim.
- Let me show you how it's done.
- Nasıl yapıldığını göstereyim.
- Let me show you how we do that.
- Sana nasıl yaptığımızı göstereyim.
- Let me show you a better way to do that.
- Onu yapmak için sana daha iyi bir yol göstereyim.
- Let me show you the easiest way to do that.
- Sana bunu yapmanın en kolay yolunu göstereyim.
- Let me show you how to do that.
- Sana nasıl yapılacağını göstereyim.
- Let me show you something.
- Sana bir şey göstereyim.
- Let me show you how it's done.
- Bunun nasıl yapıldığını sana göstereyim.
- Let me show you how I do it.
- Onu nasıl yaptığımı sana göstereyim.
- Let me show you something else.
- Sana başka bir şey göstereyim.
- Let me show you our camp.
- Sana kampımızı göstereyim.
- Let me show you where to put that.
- Onu nereye koyacağını göstereyim.
- Let me show you to the elevator.
- Size asansörü göstereyim.
- Let me show you the easiest way to do that.
- Bunu yapmak için en kolay yolu sana göstereyim.
- Let me show you where Boston is on the map.
- Sana Boston'un haritada nerede olduğunu göstereyim.
- Let me show you my new apartment.
- Sana yeni dairemi göstereyim.
- Let me show you how Tom does it.
- Tom'un nasıl yaptığını sana göstereyim.
- Let me show you some pictures.
- Sana bazı resimler göstereyim.
- Let me show you something really awesome.
- Sana gerçekten harika bir şey göstereyim.
- Let me show you how to do that.
- Onu nasıl yapacağını sana göstereyim.
- Let me show you the way.
- Sana yolu göstereyim.
- Let me show you the way to the elevator.
- Size asansöre giden yolu göstereyim.
- Let me show you where the guest room is.
- Misafir odasının nerede olduğunu sana göstereyim.
- Let me show you an easier way to do that.
- İzin ver, sana bunu yapmanın daha kolay bir yolunu göstereyim.
- Let me show you an easier way to do that.
- Bunu yapmanın daha kolay bir yolunu göstereyim sana.
- Let me show you where you can put your suitcases.
- Bavullarınızı nereye koyabileceğinizi göstereyim.
- Let me show you my new house.
- Sana yeni evimi göstereyim.
- Let me show you what I bought today.
- Sana bugün aldığımı göstereyim.
- Let me show you where the guest room is.
- Size misafir odasının yerini göstereyim.
- Let me show you where Boston is on the map.
- Boston'un haritada nerede olduğunu göstereyim.
- Let me show you something interesting.
- Sana ilginç bir şey göstereyim.
- Let me show you what I've got.
- Sahip olduğum şeyi sana göstereyim.
- Let me show you how to do it.
- Bunu nasıl yapacağını sana göstereyim.
- Let me show you how to get there.
- Sana oraya nasıl gideceğini göstereyim.
Show More (80)
|
