| 1 |
more and more |
gittikçe |
adv. |
|
- It is costing more and more to land fewer and fewer fish.
- Gittikçe daha az balığı karaya çıkarmak gittikçe daha pahalıya mal oluyor.
- There are more and more of them.
- Sayıları gittikçe artıyor.
- More and more students are learning Chinese.
- Gittikçe daha fazla öğrenci Çince öğreniyor.
- The situation is becoming more and more dire for me.
- Durum benim için gittikçe daha korkunç oluyor.
- Biking is becoming more and more popular in North America.
- Bisiklet sürmek Kuzey Amerika'da gittikçe daha popüler oluyor.
- Everything is becoming more and more complicated.
- Her şey gittikçe daha karmaşıklaşıyor.
- The enemy is becoming more and more powerful.
- Düşman gittikçe daha da güçleniyor.
- The lessons are getting more and more difficult.
- Dersler gittikçe zorlaşıyor.
- Yoga is becoming more and more popular every year.
- Yoga her yıl gittikçe daha popüler oluyor.
- Tom started to like Mary more and more.
- Tom Mary'yi gittikçe daha çok sevmeye başladı.
- From year to year, pollution problems are becoming more and more serious.
- Kirlilik problemleri yıldan yıla gittikçe ciddileşiyor.
- His story will be more and more interesting.
- Hikayesi gittikçe daha ilginç olacak.
- You get more and more beautiful every day.
- Her gün gittikçe güzelleşiyorsun.
- The story got more and more interesting.
- Hikaye gittikçe daha ilginç bir hal aldı.
- More and more environmentalists advocate and use environmentally friendly unleaded petrol in cars.
- Gittikçe daha fazla çevreci, arabalarda çevre dostu kurşunsuz benzini savunuyor ve kullanıyor.
- This sport is becoming more and more popular.
- Bu spor gittikçe daha popüler oluyor.
- I love you more and more every day.
- Seni her gün gittikçe daha çok seviyorum.
- Sami is more and more possessive.
- Sami gittikçe daha sahiplenici oluyor.
- More and more women continue to work after marriage.
- Gittikçe daha fazla kadın evlendikten sonra çalışmaya devam ediyor.
- He became more and more famous.
- O gittikçe ünlü oldu.
- Everything is becoming more and more complicated.
- Her şey gittikçe daha karmaşık hale geliyor.
- He spoke more and more loudly.
- Gittikçe daha yüksek sesle konuşuyordu.
- More and more students are joining the protests.
- Gittikçe daha fazla öğrenci protestolara katılıyor.
- More and more people offered their help.
- Gittikçe daha fazla insan yardımlarını teklif etti.
- Not always, but more and more often.
- Her zaman değil, ama gittikçe daha sık.
- The situation is becoming more and more dire for me.
- Durum benim için gittikçe daha vahim bir hal alıyor.
- People's emotional lives are becoming more and more unstable.
- İnsanların duygusal hayatları gittikçe daha dengesiz hale geliyor.
- Tom kept getting more and more confused.
- Tom'un kafası gittikçe karışıyordu.
- She is becoming more and more like her sister.
- Gittikçe kız kardeşine daha çok benziyor.
- He became more and more famous as a critic.
- Eleştirmen olarak gittikçe daha ünlü oldu.
- He spoke on more and more eloquently.
- Gittikçe daha etkili konuşuyordu.
- His story will be more and more interesting.
- Onun hikayesi gittikçe ilginç olacaktır.
- More and more people drink orange juice.
- Gittikçe daha fazla insan portakal suyu içiyor.
- She is becoming more and more like her sister.
- O gittikçe daha çok kızkardeşine benziyor.
- Tom became more and more irritated.
- Tom gittikçe daha fazla rahatsız oldu.
- As the night wore on and Tom drank more and more, his jokes got progressively smuttier.
- Gece ilerleyip Tom içkileri devirdikçe, esprileri de gittikçe daha müstehcenleşti.
- Smart watches are becoming more and more popular.
- Akıllı saatler gittikçe daha popüler oluyor.
- He spoke more and more loudly.
- O gittikçe daha yüksek sesle konuştu.
- That story was getting more and more ridiculous.
- Bu hikaye gittikçe daha da saçma bir hal alıyordu.
- I love you more and more.
- Seni gittikçe daha çok seviyorum.
- The game got more and more exciting.
- Oyun gittikçe daha heyecan verici oldu.
- Tom has more and more gray hair.
- Tom'un saçları gittikçe beyazlıyor.
- More and more people began raising cattle.
- Gittikçe daha fazla insan sığır yetiştirmeye başladı.
- He became more and more famous.
- Gittikçe daha da ünlendi.
- The television serial is getting more and more interesting.
- Televizyon dizisi gittikçe daha ilginç hale geliyor.
- People's emotional lives are becoming more and more unstable.
- İnsanların duygusal yaşamları gittikçe daha istikrarsız hale geliyor.
- He spoke on more and more eloquently.
- Gittikçe ikna edici bir şekilde konuştu.
- Tom is looking more and more like his father every day.
- Tom her gün gittikçe babasına benziyor.
- Electric cars are becoming more and more popular.
- Elektrikli otomobiller gittikçe daha popüler hale gelmektedir.
- Having waited for three quarters of an hour at the doctor's, Tom got more and more impatient.
- Tom doktorda kırk beş dakika bekledikten sonra gittikçe sabırsızlandı.
- Tom began to like Mary more and more.
- Tom Mary'den gittikçe hoşlanmaya başladı.
- Sami is more and more possessive.
- Sami gittikçe daha çok sahiplenici oluyor.
- I'm getting more and more gray hair.
- Saçım gittikçe grileşiyor.
- They became more and more nervous.
- Gittikçe sinirlendiler.
- The game got more and more exciting.
- Oyun gittikçe daha heyecanlı hale geldi.
- The story got more and more interesting.
- Hikaye gittikçe daha ilginç oldu.
- Tom became more and more angry.
- Tom gittikçe daha da sinirlenmeye başladı.
- More and more couples go on honeymoon trips abroad.
- Gittikçe daha fazla çift balayı gezilerine yurt dışına gitmektedir.
- The television serial is getting more and more interesting.
- Televizyon dizisi gittikçe daha ilginç oluyor.
- More and more people offered to help.
- Gittikçe daha fazla insan yardım etmeyi teklif etti.
- The two sisters became more and more famous.
- İki kız kardeş gittikçe daha ünlü oldular.
- I'm getting more and more gray hair.
- Saçlarım gittikçe beyazlıyor.
- Tom grew to like Mary more and more.
- Tom, Mary'den gittikçe daha çok hoşlanmaya başladı.
- Tom was becoming more and more afraid.
- Tom gittikçe daha çok korkuyordu.
- They became more and more nervous.
- Gittikçe daha da gerginleştiler.
- It is getting more and more difficult to make a living.
- Geçinmek gittikçe zorlaşıyor.
- Tom is becoming more and more like his father every day.
- Tom her gün gittikçe babasına benziyor.
- Tom became more and more angry.
- Tom gittikçe daha sinirli hale geldi.
- Digital music is becoming more and more popular.
- Dijital müzik gittikçe daha popüler oluyor.
- The breathing becomes more and more hard.
- Nefes almak gittikçe zorlaşıyor.
- Tom started to like Mary more and more.
- Tom, Mary'den gittikçe daha fazla hoşlanmaya başladı.
- Biking is becoming more and more popular in North America.
- Bisiklet Kuzey Amerika'da gittikçe daha popüler oluyor.
- More and more Americans go abroad.
- Gittikçe daha fazla Amerikalı yurt dışına gidiyor.
- He became more and more famous as a critic.
- O bir eleştirmen olarak gittikçe daha çok ünlü oldu.
- She has become more and more beautiful.
- O gittikçe güzelleşti.
- More and more physicians have begun to use the new medicines.
- Gittikçe daha fazla doktor yeni ilaçlar kullanmaya başladı.
- More and more people have a computer in their home.
- Gittikçe daha fazla insanın evlerinde bir bilgisayarı var.
- We can see more and more swallows.
- Gittikçe daha fazla kırlangıç görebiliriz.
- The social problems of the day tend to be more and more complicated.
- Günün sosyal sorunları gittikçe daha karmaşık olma eğilimindedir.
- The story got more and more exciting.
- Hikaye gittikçe heyecan verici oldu.
- She has become more and more beautiful.
- Gittikçe daha da güzelleşiyor.
- The story got more and more exciting.
- Hikaye gittikçe daha heyecanlı hale geldi.
- Tom became more and more irritated.
- Tom gittikçe daha da sinirlenmeye başladı.
- I love you more and more each day.
- Seni her gün gittikçe daha çok seviyorum.
Show More (81)
|
| 2 |
more and more |
arttıkça |
adv. |
|
- As demand increases, we expect more and more solutions to hit the market, such as the SanDisk Ultra USB Type-C Flash Drive.
- Talep arttıkça, SanDisk Ultra USB C Tipi flaş sürücü gibi daha çok çözümü pazarda göreceğimizi umuyoruz, dedi.
- As demand increases, we expect more and more solutions to hit the market, such as the SanDisk Ultra USB Type-C Flash Drive.
- Talep arttıkça, SanDisk Ultra USB Type-C Flash Sürücü gibi daha fazla çözümün piyasaya çıkmasını bekliyoruz.
Show More (-1)
|
| 3 |
more and more |
gitgide |
adv. |
|
- The world is changing more and more quickly.
- Dünya gitgide artan bir hızla değişiyor.
Show More (-2)
|
