|
- In future, that is all going to be under one roof.
- Gelecekte, bunların hepsi tek bir çatı altında olacak.
- To put it in a nutshell, we are beginning to build the house from the roof downwards.
- Özetle söylemek gerekirse, evi çatıdan aşağıya doğru inşa etmeye başlıyoruz.
- The wind triumphed over electricity pylons, roofs, traffic signs and, ultimately over the forest.
- Rüzgar elektrik direklerine, çatılara, trafik işaretlerine ve nihayetinde ormana galip geldi.
- I would ask the Commission to keep these efforts under one roof if at all possible.
- Komisyondan mümkünse bu çabaları tek bir çatı altında tutmasını rica ediyorum.
- Let us not start building the house from the roof.
- Evi inşa etmeye çatıdan başlamayalım.
- There is no point in trying to put everything under one roof.
- Her şeyi tek bir çatı altında toplamaya çalışmanın bir anlamı yok.
- It is not very prudent to begin building a house from the roof.
- Bir evi inşa etmeye çatıdan başlamak pek akıllıca değildir.
- If anyone shows up on the roof, move us in fast.
- Eğer çatıda beliren olursa bizi hemen içeri alın.
- A damaged roof can cause damage in other areas of the home as well.
- Hasarlı bir çatı evin diğer alanlarına da zarar verebilir.
- Look, that's where we fell off the roof last year.
- Bak, geçen sene çatıdan düştüğümüz yer burası.
- If anyone shows up on the roof, move us in fast.
- Eğer çatıda biri görünürse bizi hemen içeri alın.
- A damaged roof can cause damage in other areas of the home as well.
- Hasarlı bir çatı evinizin diğer bölümlerine de zarar verebilir.
- A damaged roof can cause damage in other areas of the home as well.
- Hasarlı bir çatı evin diğer alanlarında da hasara neden olabilir.
- If anyone shows up on the roof, move us in fast.
- Çatıda biri belirirse bizi hemen içeri alın.
- The friends on the roof, please come down
- Çatıdaki arkadaşlar, lütfen aşağı inin.
- We were able to get the kids out of the house before the roof gave in.
- Çatı çökmeden önce çocukları evden çıkarmayı başardık.
- There can be walls without a roof, but no roof without walls.
- Çatısız duvarlar olabilir ama duvarlar olmadan çatı olmaz.
- That house with a red roof is my uncle's.
- Kırmızı çatılı ev amcamınkidir.
- Tom climbed the ladder up to the roof.
- Tom merdivenle çatıya çıktı.
- Tom had solar panels installed on the roof of his house.
- Tom evinin çatısına güneş panelleri kurdurdu.
- I'll be up on the roof.
- Ben çatıda olacağım.
- You can see for miles from the roof.
- Çatıdan kilometrelerce uzağı görebilirsin.
- We hired a crane to lift the new air conditioner and place it on the roof.
- Yeni klimayı kaldırıp çatıya yerleştirmek için bir vinç kiraladık.
- A pair of falcons nests on the roof.
- Çatıda bir çift şahin yuva yapıyor.
- Look at that cat on the roof.
- Çatıdaki şu kediye bak.
- The roof was dripping.
- Çatı damlıyordu.
- I saw a house whose roof was red.
- Çatısı kırmızı olan bir ev gördüm.
- The roof lets in rain.
- Çatı içeriye yağmur sızdırıyor.
- He cleared the roof of snow.
- O, çatının karını temizledi.
- I can see a strange blue bird on the roof.
- Çatıda garip mavi bir kuş görebiliyorum.
- It is very important to decide what to do about the slope of the roof.
- Çatının eğimi konusunda ne yapılacağına karar vermek çok önemli.
- Layla and Sami lived under the same roof.
- Layla ve Sami aynı çatı altında yaşıyorlardı.
- You'll always have a roof over your head.
- Her zaman başının üstünde bir çatı olacak.
- I want us all under one roof again.
- Hepimizin tekrar aynı çatı altında olmasını istiyorum.
- My house has blue roof.
- Benim evimin mavi çatısı var.
- When the full moon falls down on the roof at night, all the farmers are woken up.
- Gece dolunay çatının üzerine düştüğünde, tüm çiftçiler uyanır.
- The helicopter landed on the roof.
- Helikopter çatıya indi.
- He jumped off the roof.
- O, çatıdan atladı.
- He cleared the roof of snow.
- Çatıyı kardan temizledi.
- She climbed down from the roof.
- Çatıdan aşağıya indi.
- The roof is leaking.
- Çatı akıyor.
- Life under Tom's roof was unbearable.
- Tom'un çatısı altındaki hayat dayanılmazdı.
- I am on the roof now.
- Şu an çatıdayım.
- As long as you live under my roof you will live by my rules.
- Benim çatım altında yaşadığın sürece benim kurallarıma göre yaşayacaksın.
- How long has your roof been leaking?
- Çatınız ne zamandır akıtıyor?
- Tom was injured when a large chunk of ice slid off the roof and hit him.
- Büyük bir buz yığını çatıdan kaydığında ve ona çarptığında Tom yaralandı.
- How much did you have to pay Tom to get him to shovel the snow off your roof?
- Tom'a çatındaki karı temizletmek için ne kadar ödemek zorunda kaldın?
- Why are those people climbing up on the roof?
- O insanlar neden çatıya tırmanıyorlar?
- The house with the green roof is mine.
- Yeşil çatılı ev benim.
- Tom tried to force Mary to jump off the roof.
- Tom, Mary'yi çatıdan atlamaya zorladı.
- We'll have to shovel the snow off the roof.
- Çatıdaki karı kürekle temizlememiz gerekecek.
- The roof is leaking.
- Çatı sızdırıyor.
- Tom had solar panels installed on the roof of his house.
- Tom çatısına güneş paneli kurdurdu.
- There's snow on the roof.
- Çatıda kar var.
- Is the roof shingled?
- Çatı kiremit kaplı mı?
- Tom climbed down from the roof.
- Tom çatıdan aşağı indi.
- I'm on the roof.
- Ben çatının üstündeyim.
- The roof leaks.
- Çatı sızdırıyor.
- Tom climbed the ladder up to the roof.
- Tom merdiveni çatıya kadar tırmandı.
- Such was the explosion that the roof was blown off.
- Öyle bir patlama oldu ki çatı havaya uçtu.
- Why are those people climbing up on the roof?
- Bu insanlar neden çatıya tırmanıyor?
- The roof of Tom's house is red.
- Tom'un evinin çatısı kırmızıdır.
- We need to reinforce the roof.
- Çatıyı güçlendirmemiz gerek.
- There can be walls without a roof, but no roof without walls.
- Çatısız duvarlar olabilir ama duvarsız çatı olmaz.
- She would often practice the violin on the roof.
- Sık sık çatıda keman çalışırdı.
- We got our roof blown off in the typhoon.
- Tayfunda çatımız savruldu.
- This building has a green roof.
- Bu binanın yeşil bir çatısı var.
- I am on the roof now.
- Şimdi çatının üstündeyim.
- When the full moon falls down on the roof at night, all the farmers are woken up.
- Gece dolunay çatıya düştüğünde, bütün çiftçiler uyanır.
- Tom's house has a green roof.
- Tom'un evinin yeşil bir çatısı var.
- Tom climbed up a ladder to get to the roof.
- Tom çatıya çıkmak için merdivene tırmandı.
- Quite a few shingles flew off the roof during the storm.
- Fırtınada çok sayıda kiremit çatıdan yere düştü.
- I'll be up on the roof.
- Çatıda olacağım.
- The girl was afraid to jump down from the roof.
- Kız, çatıdan aşağıya atlamaya korkuyordu.
- How much did you have to pay Tom to get him to shovel the snow off your roof?
- Tom'a çatınızdaki karı küremesi için ne kadar ödemek zorunda kaldınız?
- What is that building with the green roof?
- Şu yeşil çatılı bina nedir?
- The roof is covered with sheet metal.
- Çatı sacla kaplı.
- The roof of Tom's house is red.
- Tom'un evinin çatısı kırmızı.
- He was very glad when she offered to help him fix his roof.
- Kız çatısını onarmasına yardım etmeyi teklif ettiğinde çok memnun oldu.
- How are you going to get up to the roof?
- Çatıya nasıl çıkacaksın?
- The roof of our house is leaking.
- Evimizin çatısı akıyor.
- Tom had to repaint his roof.
- Tom çatısını yeniden boyamak zorundaydı.
- Tom jumped into the pool from the roof.
- Tom çatıdan havuza atladı.
- A large piece of ice slid from the roof and hit the ground with a loud thud.
- Büyük bir buz parçası çatıdan kaydı ve büyük bir gürültüyle yere çarptı.
- As long as you live under my roof you will live by my rules.
- Çatımın altında yaşadığın sürece benim kurallarıma göre yaşayacaksın.
- Tom almost died when he fell off the roof.
- Tom çatıdan düştüğü zaman neredeyse ölüyordu.
- My house has blue roof.
- Evimin mavi çatısı var.
- The cost of repairing the roof shocked her.
- Çatıyı tamir etmenin maliyeti onu şok etti.
- We had our roof blown off.
- Çatımız uçmuştu.
- Tom's house has a solar roof.
- Tom'un evinin güneş enerjili çatısı var.
- Tom had solar panels installed on the roof of his house.
- Tom çatısının üzerine güneş paneli taktırdı.
- We have to clear the snow off the roof.
- Çatıdaki karı temizlemek zorundayız.
- The cat is on the roof.
- Kedi çatıda.
- Not as long as you live under my roof!
- Benim çatım altında yaşadığın sürece olmaz!
- He jumped off the roof.
- Çatıdan atladı.
- There is a helipad on the roof of the hospital.
- Hastanenin çatısında bir helikopter pisti var.
- That's his house with the red roof.
- Bu onun evi, kırmızı çatılı olan.
- The roof leaks every time it rains.
- Her yağmur yağışında çatı sızar.
- The house has two floors and a wood shingle roof.
- Evin iki katı ve ahşap kiremitli çatısı vardır.
- The house whose roof you can see is Mr Baker's.
- Çatısını görebildiğin ev Bay Baker'indir.
- We have to clear the snow from the roof.
- Çatıdaki karı temizlememiz gerekiyor.
- There is a leak in the roof.
- Çatıda bir sızıntı var.
- I saw the moon above the roof.
- Çatının üstünde ayı gördüm.
- The roof is shining in the sun.
- Çatı güneşte parlıyor.
- A pair of falcons nests on the roof.
- Bir çift şahin çatıda yuva yapıyor.
- There is a lot of snow on the roof.
- Çatıda çok kar var.
- How long has your roof been leaking?
- Çatın ne kadar süredir sızdırıyor?
- Tom is on the roof.
- Tom çatıda.
- These kind of roofs are very hard to build.
- Bu tür çatıları inşa etmek çok zordur.
- She would often practice the violin on the roof.
- Çatıdaki kemanla sık sık alıştırma yapardı.
- Get off of my roof.
- Çatımdan uzak dur.
- Dan swiftly grabbed the pitbull by the neck and threw it off the roof.
- Dan hızla pitbull'u boynundan yakaladı ve çatıdan aşağı attı.
- Why did you climb up on the roof of her house?
- Neden onun evinin çatısına çıktın?
- Griselda fell from the roof.
- Griselda çatıdan düştü.
- Tom is on the roof, isn't he?
- Tom çatıda, değil mi?
- Tom fell off the roof and broke three ribs.
- Tom çatıdan düştü ve üç kaburgasını kırdı.
- Tom shovelled the snow off the roof after the snowstorm.
- Tom, kar fırtınasından sonra çatıdan kar küredi.
- You can see for miles from the roof.
- Çatıdan millerce öteyi görebilirsin.
- You can see the roof of the house from there.
- Oradan evin çatısını görebilirsin.
- My house doesn't have a roof.
- Evimin çatısı yok.
- Climb onto the roof.
- Çatıya tırman.
- We are drilling the roof.
- Biz çatıyı deliyoruz.
- Tom jumped off the roof.
- Tom çatıdan atladı.
- The roof is really in need of repair.
- Çatı mutlaka tamir edilmeli.
- Tom and Mary live under the same roof.
- Tom ve Mary aynı çatı altında yaşıyorlar.
- Dan landed onto the roof of a passing van.
- Dan geçen bir kamyonetin çatısına indi.
- I see a bird on the roof.
- Çatıda bir kuş görüyorum.
- Part of our roof was blown off in last night's storm.
- Dün gece fırtınada çatımızın bir kısmı havaya savruldu.
- Layla and Sami lived under the same roof.
- Leyla ve Sami aynı çatı altında yaşadılar.
- Rain was pattering on the roof.
- Yağmur çatıya pıtır pıtır yağıyordu.
- I fell off the roof.
- Ben çatıdan düştüm.
- The roof leaks when it rains.
- Yağmur yağınca çatı sızdırıyor.
- That little boy likes to throw rocks on the neighbor's roof.
- O küçük çocuk komşunun çatısına taş atmayı seviyor.
- I need to shovel snow off of the roof.
- Karı çatıdan kürümem gerekiyor.
- I fell off the roof.
- Çatıdan düştüm.
- The roof collapsed under the weight of the snow.
- Çatı karın ağırlığı altında çöktü.
- I saw a house with a red roof.
- Kırmızı çatılı bir ev gördüm.
- Tom fixed the roof of his house just yesterday.
- Tom daha dün evinin çatısını tamir etti.
- Tom spent all day trying to fix the leak in the roof.
- Tom bütün gününü çatıdaki sızıntıyı tamir etmeye çalışarak geçirdi.
- The bird on the roof is a crow.
- Çatıdaki kuş bir karga.
- That little boy likes to throw rocks on the neighbor's roof.
- Şu küçük çocuk komşunun çatısına taş atmayı seviyor.
- Look at the house with the red roof.
- Kırmızı çatılı eve bakın.
- He put a light on the roof.
- O, çatıya bir ışık koydu.
- The tile which fell from the roof broke into pieces.
- Çatıdan düşen kiremit parçalandı.
- The roof was leaking.
- Çatı akıyordu.
- The roof was damaged by the storm.
- Çatı fırtınadan zarar gördü.
- Tom fell off the roof and died.
- Tom çatıdan düştü ve öldü.
- I can see a strange blue bird on the roof.
- Çatıda tuhaf mavi bir kuş görüyorum.
- Tom nearly had a heart attack when he saw Mary standing on the edge of the roof.
- Tom, Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğünde neredeyse kalp krizi geçiriyordu.
- Tom must absolutely repair the roof.
- Tom çatıyı kesinlikle tamir etmeli.
- We got our roof blown off in the typhoon.
- Tayfunda çatımız uçtu.
- The tile which fell from the roof broke into pieces.
- Çatıdan düşen kiremit parçalara ayrıldı.
- He had his roof damaged.
- Çatısı hasar görmüş.
- The roof was torn off by the gale.
- Çatı fırtına yüzünden uçtu.
- I don't want to climb on the roof.
- Çatıya çıkmak istemiyorum.
- That house with a red roof is my uncle's.
- Şu kırmızı çatılı ev amcamın.
- Tom's house has red roof.
- Tom'un evinin kırmızı çatısı var.
- We are drilling the roof.
- Çatıyı deliyoruz.
- Quite a few shingles flew off the roof during the storm.
- Fırtına sırasında çatıdan birkaç kiremit uçtu.
- We need to reinforce the roof.
- Çatıyı güçlendirmeliyiz.
- Tom connected the TV to the antenna that the previous owner of his house had mounted on the roof.
- Tom televizyonu, evinin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı.
- I need to shovel snow off of the roof.
- Çatıdaki karı küremem gerekiyor.
- Dan swiftly grabbed the pitbull by the neck and threw it off the roof.
- Dan hızla pitbulu boynundan tuttu ve onu çatıdan attı.
- The tiles that fell from the roof broke into pieces.
- Çatıdan düşen kiremitler parçalara ayrıldı.
- The roof of the hut groaned under the weight of the snow.
- Kulübenin çatısı karın ağırlığı altında gıcırdadı.
- These beams will not carry the weight of the roof.
- Bu kirişler çatının ağırlığını taşıyamaz.
- Tom climbed up the ladder to the roof of the garage.
- Tom garajın çatısına merdivenle tırmandı.
- Mary climbed on the roof and looked out over the town.
- Mary çatıya çıktı ve kasabaya baktı.
- The roof of Tom's house was damaged in the storm.
- Tom'un evinin çatısı fırtınada hasar görmüş.
- Layla and Sami lived under the same roof.
- Layla ve Sami aynı çatı altında yaşadılar.
- What is the name of the building whose roof you can see?
- Çatısını görebildiğin binanın adı nedir?
- I cleared the roof of snow.
- Çatıdaki karı temizledim.
- The house whose roof is green is mine.
- Çatısı yeşil olan ev benim.
- There's a white dove on the roof.
- Çatıda beyaz bir güvercin var.
- Tom climbed down from the roof.
- Tom çatıdan indi.
- The roof was torn off due to the strong winds.
- Şiddetli rüzgar yüzünden çatı uçtu.
- This house has a green roof.
- Bu evin yeşil bir çatısı var.
- The roofs were covered with snow.
- Çatılar karla kaplıydı.
- The roof was leaking.
- Çatı sızıyordu.
- As long as you live under my roof, you're going to live by my rules.
- Benim çatım altında yaşadığın sürece, benim kurallarıma göre yaşayacaksın.
- Fadil and Layla were living under the same roof.
- Fadıl ve Leyla aynı çatı altında yaşıyorlardı.
- Tom almost died when he fell off the roof.
- Tom çatıdan düştüğünde neredeyse ölüyordu.
- The roof was torn off due to the strong winds.
- Çatı kuvvetli rüzgar nedeniyle parçalandı.
- The tree is about as high as the roof.
- Ağaç neredeyse çatının boyunda.
- Tom tried to force Mary to jump off the roof.
- Tom Mary'yi çatıdan atlaması için zorlamaya başladı.
- Fadil and Layla were living under the same roof.
- Fadıl ve Layla aynı çatı altında yaşıyorlardı.
- It'll take some time to shovel all the snow off the roof.
- Çatıdaki tüm karı küremek biraz zaman alacak.
- That house, the roof of which is red, is my uncle's.
- Çatısı kırmızı olan şu ev benim amcamındır.
- The roof is about to collapse.
- Çatı çökmek üzere.
- The roof is on fire.
- Çatı yanıyor.
- There is snow on the roof.
- Çatıda kar var.
- The shape of the roof looks like a pyramid.
- Çatının şekli bir piramide benziyor.
- We've recently put a new roof on our house.
- Son zamanlarda evimizin üstüne yeni bir çatı kurduk.
- He put a light on the roof.
- Çatıya bir ışık koydu.
- He focused his eyes on the roof.
- O, gözlerini çatıya odakladı.
- The roof declines at a sharp angle.
- Çatı keskin bir açıyla alçalıyor.
- The roof is really in need of repair.
- Çatının gerçekten onarıma ihtiyacı var.
- The helicopter's waiting for us on the roof.
- Helikopter çatıda bizi bekliyor.
- The cat climbed up the roof of my house by himself.
- Kedi evimin çatısına tek başına tırmandı.
- Tom fell off the roof.
- Tom çatıdan düştü.
- Get off of my roof.
- Çatımdan in.
- Tom and Mary live under the same roof.
- Tom ve Mary aynı çatı altında yaşıyor.
- The house with the damaged roof has been repaired.
- Çatısı hasarlı olan ev onarıldı.
- Can you get up to the roof?
- Çatıya erişebilir misin?
- The roof leaks in 3 different places.
- Çatı üç farklı yerden akıyor.
- We'll have to shovel the snow off the roof.
- Karı çatıdan kürekle temizlemek zorunda kalacağız.
- These beams will not carry the weight of the roof.
- Bu kirişler çatının ağırlığını taşımazlar.
- Tom installed a TV antenna on the roof.
- Tom çatıya TV anteni kurdu.
- The tree is about as high as the roof.
- Ağaç yaklaşık çatı kadar yüksek.
- A large piece of ice slid from the roof and hit the ground with a loud thud.
- Büyük bir buz parçası çatıdan kaydı ve büyük bir gürültüyle yere düştü.
- It was such a powerful explosion that the roof was blown off.
- O kadar güçlü bir patlamaydı ki çatı havaya uçtu.
- Mount Everest is, so to speak, the roof of the world.
- Everest Dağı, tabiri caizse, dünyanın çatısıdır.
- Layla got out to the roof of the prison.
- Leyla hapishanenin çatısına çıktı.
- The two families live under one roof.
- İki aile aynı çatı altında yaşıyor.
- Why did you climb up on the roof of her house?
- Neden onun evinin çatısına tırmandın?
- There's a helicopter waiting for us on the roof.
- Çatıda bizi bekleyen bir helikopter var.
- The cat climbed up the roof of my house by himself.
- Kedi tek başına evimin çatısına tırmandı.
- There's a leak in the roof.
- Çatıda bir sızıntı var.
- Layla got out to the roof of the prison.
- Layla cezaevinin çatısına çıktı.
- Tom was injured when a large chunk of ice slid off the roof and hit him.
- Tom, büyük bir buz parçasının çatıdan kayarak ona çarpması sonucu yaralandı.
- Look at the house with the red roof.
- Kırmızı çatılı eve bak.
- The cat is meowing on the roof.
- Kedi çatıda miyavlıyor.
- We have to clear the snow off the roof.
- Çatıdaki karı temizlememiz gerekiyor.
- The roof of my house is red.
- Evimin çatısı kırmızıdır.
- She climbed down from the roof.
- O, çatıdan indi.
- Our house's roof is on fire!
- Evimizin çatısı yanıyor!
- Tom heard the sound of rain on the tin roof.
- Tom teneke çatıdaki yağmurun sesini duydu.
- This ladder leads to the roof.
- Bu merdiven çatıya çıkar.
- That house, the roof of which is red, is my uncle's.
- Çatısı kırmızı olan şu ev amcamın.
- The windstorm blew away roofs and uprooted many trees.
- Fırtına çatıları uçurdu ve birçok ağacı kökünden söktü.
- Layla and Sami lived under the same roof.
- Leyla ve Sami aynı çatı altında yaşıyorlardı.
- Dan landed onto the roof of a passing van.
- Dan yoldan geçen bir minibüsün çatısına indi.
- The roof collapsed under the weight of the snow.
- Çatı, karın ağırlığı altında çöktü.
- Tom climbed onto the roof.
- Tom çatıya tırmandı.
- It'll take some time to shovel all the snow off the roof.
- Bütün çatının karını kürekle temizlemek biraz zaman alacak.
- The house whose roof you can see is Mr Baker's.
- Çatısı görülebilen ev Bay Baker'ın evi.
- To one side of the house was a rectangular concrete slab with a roof over it.
- Evin bir tarafında, üzerinde bir çatı bulunan dikdörtgen şeklinde beton bir döşeme vardı.
- The shape of the roof looks like a pyramid.
- Çatının şekli piramite benziyor.
- As you can see, the roof needs to be replaced.
- Gördüğünüz gibi, çatının değiştirilmesi gerekiyor.
- The roof lets in rain.
- Çatı yağmuru içeri alıyor.
- That's Tom's house with the red roof.
- Kırmızı çatılı ev Tom'un evi.
- The two families live under one roof.
- İki aile tek bir çatı altında yaşıyor.
- I saw a cat on the roof.
- Çatıda bir kedi gördüm.
- The roof of the church needs repairs.
- Kilisenin çatısının tamire ihtiyacı var.
- Part of our roof was blown off in last night's storm.
- Dün geceki fırtınada çatımızın bir kısmı uçtu.
- Tom is still on the roof.
- Tom hâlâ çatıda.
- The girl was afraid to jump down from the roof.
- Kız çatıdan aşağı atlamaya korkuyordu.
- Tom's house has a green roof.
- Tom'un evi yeşil bir çatıya sahiptir.
- That house with the red roof is Tom's house.
- Şu kırmızı çatılı ev Tom'un evi.
- The tiles that fell from the roof broke into very small pieces.
- Çatıdan düşen kiremitler çok küçük parçalara ayrıldı.
- Dan jumped onto the roof of a passing train.
- Dan geçen bir trenin çatısına atladı.
- Tom almost fell off the roof.
- Tom neredeyse çatıdan düşüyordu.
- That's his house with the red roof.
- Kırmızı çatılı ev onunki.
- The house with the green roof is mine.
- Yeşil çatılı ev benimki.
- The roof was blown off by the explosion.
- Çatı patlamayla uçtu.
- The roof leaks in 3 different places.
- Çatı 3 farklı yerden sızdırıyor.
- The tiles that fell from the roof broke into pieces.
- Çatıdan düşen kiremitler parçalandı.
- I need a ladder so I can get up to my roof.
- Çatıma çıkabilmem için bir merdivene ihtiyacım var.
- That house with the red roof is Tom's house.
- Kırmızı çatılı o ev Tom'un evidir.
- Tom installed a TV antenna on the roof.
- Tom çatıya bir TV anteni yerleştirdi.
- Tom had to repaint his roof.
- Tom çatısını tekrar boyamak zorunda kaldı.
- The helicopter's waiting for us on the roof.
- Helikopter bizi çatıda bekliyor.
- I've been up on the roof.
- Çatıdaydım.
- The windstorm blew away roofs and uprooted many trees.
- Kasırga çatıları uçurdu ve birçok ağacı kökünden söktü.
- Look at that cat on the roof.
- Şu çatıdaki kediye bak.
- The house has two floors and a wood shingle roof.
- Ev iki katlı ve ahşap kiremit çatılı.
- The roof of Tom's house was damaged in the storm.
- Tom'un evinin çatısı fırtınada hasar gördü.
- This house has a red roof.
- Bu evin kırmızı bir çatısı var.
- Tom shovelled the snow off the roof after the snowstorm.
- Tom kar fırtınasından sonra çatıdaki karı kürekle temizledi.
- The building with the reddish brown roof is a church.
- Kırmızımsı kahverengi çatılı bina bir kilisedir.
- Look, there's a cat on the roof.
- Bak, çatıda bir kedi var.
- He focused his eyes on the roof.
- Gözlerini çatıya dikti.
- The roof of the church needs repairs.
- Kilisenin çatısının onarıma ihtiyacı var.
- Tom is still on the roof.
- Tom hala çatıda.
- The building with the reddish brown roof is a church.
- Kırmızımsı kahverengi çatılı bina bir kilise.
- Rain was pattering on the roof.
- Yağmur çatıda tıktırdıyordu.
- We got our roof damaged by the typhoon.
- Tayfun yüzünden çatımız hasar gördü.
- Tom climbed up onto the roof.
- Tom çatıya tırmandı.
- The cat burglar must have entered the mansion from the roof.
- Kedi hırsız köşke çatıdan girmiş olmalı.
- They climbed up on the roof to clean the chimney.
- Bacayı temizlemek için çatıya tırmandılar.
- As long as you live under my roof, you're going to live by my rules.
- Bu çatı altında olduğun sürece benim kurallarımla yaşayacaksın.
- We have to clear the snow from the roof.
- Çatıdan kar temizlemek zorundayız.
- Tom nearly had a heart attack when he saw Mary standing on the edge of the roof.
- Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.
- There are holes in the roof.
- Çatıda delikler var.
- Tom heard the sound of rain on the tin roof.
- Tom teneke çatıdaki yağmurun sesini duyuyordu.
- There's a hole in the roof.
- Çatıda bir delik var.
- What is the name of the building whose roof you can see?
- Çatısı görülebilen binanın adı nedir?
- Every time it rains, the roof leaks.
- Her yağmur yağdığında çatı sızdırır.
- Tom installed a TV antenna on the roof.
- Tom çatıya televizyon anteni taktı.
- The roof leaks in 3 different places.
- Çatı 3 farklı yerden akıyor.
- He had his roof damaged.
- Onun çatısı zarar gördü.
- The roof is very low.
- Çatı çok alçak.
- I'm on the roof.
- Çatıdayım.
- The tiles that fell from the roof broke into very small pieces.
- Çatıdan düşen fayanslar çok küçük parçalara ayrıldı.
- Tom landed his helicopter on the roof.
- Tom helikopterini çatıya indirdi.
- Tom climbed up the ladder to the roof of the garage.
- Tom garajın çatısına çıkan merdivene tırmandı.
- The roof of the house is red.
- Evin çatısı kırmızı.
- The roof is covered with sheet metal.
- Çatı metal levha ile kaplıdır.
- Can you get up to the roof?
- Çatıya çıkabilir misin?
- This ladder leads to the roof.
- Bu merdiven çatıya çıkıyor.
- How long would it take to paint the roof?
- Çatıyı boyamak ne kadar sürer?
Show More (298)
|
