Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Sentences
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Hide
Details
Clear
History :
History
English
Turkish
1
sled
kızak
n.
Reindeer can be trained to pull
sleds.
Ren geyikleri
kızakları
çekmek için eğitilebilir.
I'd like to go
sledding.
Kızak
sürmeye gitmek istiyorum.
Reindeer can be trained to pull
sleds.
Ren geyikleri
kızak
çekmek için eğitilebilir.
I'll give you a ride on my
sled.
Seni
kızağımla
götüreceğim.
Tom sat on the
sled
behind Mary.
Tom
kızakta
Mary'nin arkasında oturdu.
Tom sat on the
sled
behind Mary.
Tom, Mary'nin arkasındaki
kızağa
oturdu.
I'll give you a ride on my
sled.
Seni
kızağıma
bindireceğim.
I'll give you a ride on my
sled.
Seni
kızağımda
gezdireceğim.
I'll give you a ride on my
sled.
Seni
kızağıma
bindireyim.
Show More (6)
2
sled
kızakla kaymak
v.
In the winter, I like to
sled
down the small hill close to our home.
Kışın evimize yakın küçük bir tepede
kızakla kaymayı
seviyorum.
In the winter, I like to
sled
down the small hill close to our home.
Kışın evimizin yakınındaki küçük tepeden aşağı
kızakla kaymayı
seviyorum.
Show More (-1)