soggy - English Turkish Sentences
English Turkish
soggy vıcık vıcık adj.
  • The lonely girl eats a soggy sandwich.
  • Yalnız kız vıcık vıcık bir sandviç yiyor.
  • Tom dunked the Oreo in milk for too long and it became soggy.
  • Tom, Oreo'yu çok uzun zaman süte daldırdı ve vıcık vıcık oldu.
  • Tom dunked the Oreo in milk for too long and it became soggy.
  • Tom Oreo'yu süte çok uzun süre batırdı ve vıcık vıcık oldu.
Show More (0)