spoonful - English Turkish Sentences
English Turkish
spoonful kaşık n.
  • If you eat a spoonful of sugar or a small piece of whole wheat bread, it seems that the bread would be less detrimental.
  • Bir kaşık şeker ya da küçük bir parça tam buğday ekmeği yerseniz, ekmek daha az zararlı olacak gibi görünüyor.
  • How many spoonfuls of sugar do you usually put in your tea?
  • Çayınıza genellikle kaç kaşık şeker koyarsınız?
  • I always add a spoonful of honey to my tea.
  • Çayıma her zaman bir kaşık bal eklerim.
Show More (6)
spoonful kaşık dolusu n.
  • Tom ate a spoonful of peanut butter.
  • Tom bir kaşık dolusu fıstık ezmesi yedi.
  • I always add a spoonful of honey to my tea.
  • Ben her zaman çayıma bir kaşık dolusu bal eklerim.
Show More (-1)