stuffed - English Turkish Sentences
English Turkish
stuffed doldurulmuş adj.
  • Have a pet show with stuffed animals and give one first prize.
  • Doldurulmuş hayvanlarla bir evcil hayvan gösterisi düzenleyin ve birine birincilik ödülü verin.
  • Have a pet show with stuffed animals and give one first prize.
  • Doldurulmuş hayvanlarla bir evcil hayvan gösterisi yapın ve birincilik ödülü verin.
  • Tom won a stuffed lion and I won a teddy bear.
  • Tom doldurulmuş bir aslan kazandı, ben de bir oyuncak ayı.
Show More (9)
stuffed tıkanmış adj.
  • We're stuffed.
  • Tıkandık.
  • This medicine will do wonders for a stuffed nose.
  • Bu ilaç burun tıkanıklığı için harikalar yaratacaktır.
Show More (-1)