twirl - English Turkish Sentences
English Turkish
twirl burmak v.
  • Tom twirled his mustache.
  • Tom bıyıklarını burdu.
  • He twirled his mustache.
  • O, bıyığını burdu.
  • He twirled his mustache.
  • Bıyıklarını burdu.
Show More (2)
twirl döndürmek v.
  • Tom twirled the basketball on his finger.
  • Tom basketbol topunu parmağında döndürdü.
  • Mary twirled her hair around her fingers.
  • Mary saçlarını parmaklarının etrafında döndürdü.
  • Do you eat spaghetti by twirling it around your fork?
  • Spagettiyi çatalınızın etrafında döndürerek mi yersiniz?
Show More (0)
twirl çevirme n.
  • Tom wondered how often Mary practiced baton twirling.
  • Tom, Mary'nin ne sıklıkla baton çevirme alıştırması yaptığını merak etti.
Show More (-2)