wages - English Turkish Sentences
English Turkish
wages ücret n.
  • Secondly, the difference between unemployment benefits and wages is too small.
  • İkinci olarak, işsizlik yardımları ile ücretler arasındaki fark çok azdır.
  • I think this is fair because it partly makes up for the lower wages women receive when they work.
  • Bunun adil olduğunu düşünüyorum çünkü kadınların çalıştıklarında aldıkları daha düşük ücretleri kısmen telafi ediyor.
  • What is the net effect on employment and wages?
  • İstihdam ve ücretler üzerindeki net etkisi nedir?
Show More (24)
wages maaş n.
  • The wages of all employees were at once raised, and the hours shortened.
  • Bütün çalışanların maaşına derhâl zam yapıldı ve çalışma saatleri azaltıldı.
  • The workers receive their wages every Friday.
  • İşçiler maaşlarını her Cuma alırlar.
  • They said they were dissatisfied with their low wages.
  • Düşük maaşlarından memnun olmadıklarını söylediler.
Show More (14)