1 |
yourself |
kendini |
pron. |
|
- You got guts, kid, showing yourself like that.
- Kendini böyle gösterdiğin için cesur birisin evlat.
- If you would know yourself, distinguish between the false appearances of life.
- Kendini tanımak istiyorsan, hayatın sahte görünüşlerini ayırt et.
- Sometimes you have to force yourself to do what you really want.
- Bazen gerçekten istediğin şeyi yapmak için kendini zorlaman gerekir.
- Consider yourself relieved of your order, kid.
- Kendini emirden azat edilmiş say, evlat.
- Okay Red, remember don't tire yourself out today, because tonight is a special night in the bedroom.
- Pekala Red, bugün kendini sakın fazla yormayasın, çünkü bu gece yatak odasında özel bir gece.
- You got guts, kid, showing yourself like that.
- Kendini böyle göstermeye cesaretin var, evlat.
- You come down here and show yourself right now!
- Hemen aşağıya inip kendini bana göstereceksin
- Come down from the cross and save yourself!
- Çarmıhtan aşağı in ve kendini kurtar!
- You got guts, kid, showing yourself like that.
- Yüreklisin, delikanlı, kendini böyle gösterdiğin için.
- If you really want to kill yourself, wait till the season is over.
- Eğer gerçekten kendini öldürmek istiyorsan, mevsim bitene kadar bekle.
- Too bad there was not enough rope for you to hang yourself with.
- Kendini asmana yetecek kadar ipin olmaması çok kötü.
- Sometimes you have to force yourself to do what you really want.
- Bazen gerçekten istediğini yapmak için kendini zorlaman gerekir.
- Save yourself, and come down from the cross.
- Kendini kurtar ve çarmıhtan aşağı in.
- To be full of hate means you are wounding yourself first.
- Nefret dolu olmak, en önce kendini yaralaman anlamına geliyor.
- You can't help yourself, can you, Tom?
- Kendini tutamıyorsun, değil mi Tom?
- You could've seriously hurt yourself yesterday.
- Dün kendini ciddi şekilde yaralayabilirdin.
- Take your coat off and make yourself at home.
- Ceketini çıkar ve kendini evindeymiş gibi hisset.
- If you dress like that at your age, you'll make a fool of yourself.
- Bu yaşta böyle giyinirsen, kendini aptal durumuna düşürürsün.
- You cannot kill yourself by holding your breath.
- Nefesini tutarak kendini öldüremezsin.
- Above all do not forget your duty to love yourself.
- Her şeyden önce kendini sevme görevini unutma.
- You've got to pull yourself together.
- Kendini toparlamalısın.
- Stop repeating yourself!
- Kendini tekrarlamaktan vazgeç!
- First, you must protect yourself.
- Önce kendini korumalısın.
- Do you consider yourself a religious person?
- Kendini dindar biri olarak görüyor musun?
- Do you consider yourself wise, Caty?
- Kendini akıllı kabul ediyor musun, Caty?
- Put yourself in Tom's shoes.
- Kendini Tom'un yerine koy.
- Don't let yourself get carried away too much.
- Kendini fazla kaptırma.
- I want you to see yourself the way I see you.
- Kendini benim seni gördüğüm gibi görmeni istiyorum.
- Have you ever tried to kill yourself?
- Hiç kendini öldürmeye çalıştın mı?
- You have to defend yourself.
- Kendini savunmalısın.
- You're deluding yourself.
- Kendini kandırıyorsun.
- You underestimate yourself.
- Kendini küçümsüyorsun.
- Consider yourself somewhat fortunate.
- Kendini biraz şanslı say.
- Express yourself as clearly as possible.
- Kendini olabildiğince açık ifade et.
- Do you blame yourself?
- Kendini mi suçluyorsun?
- If you're not careful, you might hurt yourself.
- Eğer dikkatli olmazsan, kendini yaralayabilirsin.
- Don't blame yourself for your son's character.
- Oğlunun karakteri için kendini suçlama.
- Do you consider yourself a fluent French speaker?
- Kendini akıcı Fransızca konuşan biri olarak görüyor musun?
- You locked yourself out.
- Kendini dışarıda bıraktın.
- How would you describe yourself?
- Sen kendini nasıl tanımlarsın?
- Don't compare yourself to her.
- Kendini onunla karşılaştırma.
- Use this to fan yourself.
- Kendini havalandırmak için bunu kullan.
Show More (39)
|
2 |
yourself |
kendiniz |
pron. |
|
- Do not commit yourself to a blockade attitude towards the review.
- İncelemeye karşı kendinizi abluka altına alan bir tutum içine girmeyin.
- You had remarked earlier in the House that you likened yourself to a diesel engine.
- Meclis'te daha önce kendinizi bir dizel motora benzettiğinizi belirtmiştiniz.
- As a safety precaution, if you have a seatbelt, strap yourself in.
- Güvenlik önlemi olarak, emniyet kemeriniz varsa kendinizi bağlayın.
- You state that you yourself are not responsible for taxation, but it is always the Commission that does the talking.
- Vergilendirmeden kendinizin sorumlu olmadığını ifade ediyorsunuz, ancak konuşmayı yapan her zaman Komisyon'dur.
- If you do not take yourself seriously, then others will not take you seriously either.
- Eğer siz kendinizi ciddiye almazsanız, başkaları da sizi ciddiye almayacaktır.
- You could almost imagine yourself faced with a bar of chocolate!
- Neredeyse kendinizi bir kalıp çikolata ile karşı karşıya hayal edebilirdiniz!
- You said yourself that there will be an opportunity to make decisions at a later stage.
- Daha sonraki bir aşamada karar vermek için bir fırsat olacağını kendiniz söylediniz.
- If you believe these fish have all moved to Iceland, you are deluding yourself.
- Bu balıkların hepsinin İzlanda'ya taşındığını düşünüyorsanız, kendinizi kandırıyorsunuz demektir.
- You have briefly commented upon your report and your amendments yourself.
- Raporunuz ve değişiklikleriniz hakkında kısaca kendiniz yorum yaptınız.
- You have yourself observed that you are here for the first time.
- Burada ilk kez bulunduğunuzu kendiniz de gözlemlediniz.
- Try to do two activities a day to make yourself comfortable.
- Kendinizi rahatlatmak için günlük iki aktivite yapmaya çalışın.
- Alongside producing work, it's critical that you also work on marketing yourself and your work.
- İş üretmenin yanı sıra kendinizi ve işinizi pazarlama konusunda da çalışmanız çok önemli.
- To truly know yourself is the most important skill you can possess.
- Kendinizi gerçekten tanımak, sahip olabileceğiniz en önemli beceridir.
- I know you have this "mythology" about yourself.
- Kendinizle ilgili bu "mitolojiye" sahip olduğunuzu biliyorum.
- Check out the video and decide for yourself who's right.
- Videoyu izleyin ve kimin haklı olduğuna kendiniz karar verin.
- There are two ways in which you can know yourself.
- Kendinizi tanımanın iki yolu vardır.
- Alongside producing work, it's critical that you also work on marketing yourself and your work.
- İş üretmenin yanı sıra kendinizin ve çalışmanızın pazarlanması üzerinde çalışmanız da çok önemlidir.
- If you really want to kill yourself, wait till the season is over.
- Eğer kendinizi öldürmek istiyorsanız, sezon bitene kadar bekleyin.
- Alongside producing work, it's critical that you also work on marketing yourself and your work.
- İş üretmenin yanı sıra, kendinizi ve işinizi pazarlamak için de çalışmanız elzemdir.
- Sometimes you have to force yourself to do what you really want.
- Bazen gerçekten istediğiniz şeyi yapmak için kendinizi zorlamanız gerekir.
- If you know yourself as the micro world, you will see the universe as the macro world.
- Kendinizi mikro alem olarak bilirseniz, evreni de makro alem olarak görürsünüz.
- To be full of hate means you are wounding yourself first.
- Nefret dolu olmak, önce kendinizi yaraladığınız anlamına gelir.
- You will soon adapt yourself to this new life.
- Yakında kendinizi bu yeni hayata adapte edeceksiniz.
- First, you must protect yourself.
- Önce kendinizi korumalısınız.
- You can't run away from yourself.
- Kendinizden kaçamazsınız.
- When you are young and healthy, you can want to kill yourself on Monday and laugh again on Wednesday.
- Genç ve sağlıklı olduğunuzda, Pazartesi günü kendinizi öldürmek isteyebilir ve Çarşamba günü tekrar gülebilirsiniz.
- Come on in and make yourself at home.
- Girin ve kendinizi evinizde gibi hissedin.
- If you want to learn a language well, learn it yourself.
- Bir dili iyi öğrenmek istiyorsanız, onu kendiniz öğrenin.
- We need you to explain yourself.
- Kendinizi anlatmanıza ihtiyacımız var.
Show More (26)
|
3 |
yourself |
kendin |
pron. |
|
- You should tell Tom yourself.
- Tom'a kendin söylemelisin.
- Do you plan to eat all of that yourself?
- Hepsini kendin mi yemeyi planlıyorsun?
- Do you plan to eat all of that yourself?
- Onun hepsini kendin mi yemeyi planlıyorsun?
- Stand up for yourself.
- Kendin için ayağa kalk.
- You are expected to clean up your own mess yourself.
- Kendi pisliğini kendin temizlemen bekleniyor.
- You were told to do that by yourself, weren't you?
- Bunu kendin yapman söylendi, değil mi?
- You have to do it by yourself.
- Bunu kendin yapmalısın.
- Are you going to eat all of that yourself?
- Hepsini kendin mi yiyeceksin?
- You should tell Tom yourself.
- Tom'a kendin anlatmalısın.
- You'll have to do that yourself.
- Onu kendin yapman gerekecek.
- Tell us something about yourself.
- Bize kendin hakkında bir şey söyle.
- This time you should do it by yourself.
- Bu sefer kendin yapmalısın.
- Come and tell me all about yourself.
- Gel ve kendin hakkındaki her şeyi bana anlat.
- You'll see it for yourself.
- Kendin göreceksin.
- Try it yourself.
- Kendin dene.
- You don't seem to be yourself these days.
- Bugünlerde pek kendin gibi değilsin.
Show More (13)
|
4 |
yourself |
kendinize |
pron. |
|
- No, you ask yourself, can they suffer?
- Hayır, kendinize soruyorsunuz, acı çekebilirler mi?
- So that is no personal criticism of yourself.
- Yani bu kendinize yönelik kişisel bir eleştiri değildir.
- Giving yourself plenty of time to kiss and touch one another will help to increase desire.
- Birbirinizi öpmek ve dokunmak için kendinize bolca zaman ayırmanız arzunun artmasına yardımcı olacaktır.
- You've had the whole weekend to get yourself a lawyer.
- Kendinize bir avukat bulmak için bütün bir hafta sonu vaktiniz vardı.
- You got yourself a fast three-year-old, sir.
- Kendinize üç yaşında hızlı bir çocuk bulmuşsunuz efendim.
- Ask yourself if each block is really important for the whole design.
- Her bir bloğun genel tasarım için gerçekten önemli olup olmadığını kendinize sorun.
- Ask yourself if each block is really important for the whole design.
- Her bloğun tasarımın tamamı için gerçekten önemli olup olmadığını kendinize sorun.
- Snack on these throughout the day to give yourself extra calories.
- Kendinize ekstra kalori vermek için gün boyunca bunları atıştırın.
- Help yourself to a drink.
- Kendinize bir içki alın.
- You need to get yourself a good lawyer.
- Kendinize iyi bir avukat bulmanız gerekiyor.
- Take care of yourself.
- Kendinize iyi bakın.
- You've earned yourself a subscriber!
- Kendinize bir abone kazandınız!
- You must take care of yourself.
- Kendinize iyi bakmalısınız.
Show More (10)
|