History

örtücü

Meanings of "örtücü" in English Turkish Dictionary : 11 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	örtücü	occulter n.
2	General	örtücü	decker n.
3	General	örtücü	tectorium adj.
4	General	örtücü	occlusive adj.
5	General	örtücü	covering adj.
6	General	örtücü	investient adj.
Lighting
7	Lighting	örtücü	louvre n.
8	Lighting	örtücü	spill shield n.
9	Lighting	örtücü	louver n.
Military
10	Military	örtücü	coverman n.
Photography
11	Photography	örtücü	shutter n.

Meanings of "örtücü" with other terms in English Turkish Dictionary : 35 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	örtücü katman	blanket n.
2	General	örtücü ve koruyucu şey	gaberdine n.
Technical
3	Technical	örtücü lifler	covering fibres n.
Automotive
4	Automotive	örtücü madde	coating n.
Medical
5	Medical	fissür örtücü	fissure sealant n.
6	Medical	hareketli diş protezlerinde yüzey örtücü	denture lacquer n.
Anatomy
7	Anatomy	kaplayıcı ve örtücü yapı	roof n.
8	Anatomy	çatı benzeri örtücü oluşuma ait	tectorial adj.
9	Anatomy	çatı benzeri örtücü oluşumla ilgili	tectorial adj.
Biology
10	Biology	örtücü zar	enveloping membrane n.
Astronomy
11	Astronomy	dünya'nın manyetosfer katmanının güneş'e dönük olmayan tarafındaki uzun ve örtücü dairesel dış kenarı	magnetotail n.
Zoology
12	Zoology	koşum atının alt bacaklarında yer alan örtücü tüyler	horsefeathers n.
Botanic
13	Botanic	parlak koyu yeşil karşılıklı yaprakları ve huni biçiminde taç yapraklı mavi çiçekleri olan vinca cinsi yer örtücü yaprak dökmeyen bir bitki	periwinkle (vinca minor) n.
14	Botanic	turpgiller familyasından, yuvarlak geniş yaprakları ve açık sarı çiçekleri olan yer örtücü bir bitki	madwort (aurinia saxatilis) n.
15	Botanic	turpgiller familyasından, yuvarlak geniş yaprakları ve açık sarı çiçekleri olan yer örtücü bir bitki	madwort (alyssum saxatille) n.
16	Botanic	avrasya'da yetişen, ortasında kızıllık bulunan pembe çiçekli bodur ve yer örtücü bir bitki	maiden pink (dianthus deltoides) n.
17	Botanic	avrasya'da yetişen, ortasında kızıllık bulunan pembe çiçekli bodur ve yer örtücü bir bitki	dianthus deltoides n.
18	Botanic	asya'ya özgü çok yıllık yer örtücü bir ot	lily turf n.
19	Botanic	asya'ya özgü çok yıllık yer örtücü bir ot	lilyturf n.
20	Botanic	asya'ya özgü çok yıllık yer örtücü bir ot	liriope muscari n.
21	Botanic	parlak koyu yeşil karşılıklı yaprakları ve huni biçiminde taç yapraklı mavi çiçekleri olan vinca cinsi yer örtücü yaprak dökmeyen bir bitki	sengreen n.
22	Botanic	bodur ve genellikle yer örtücü (bitki)	ground adj.
Agriculture
23	Agriculture	bazı örtücü bitkileri kullanarak yabancı ot kontrolü	cover crops n.
24	Agriculture	yer örtücü	trailing adj.
Geography
25	Geography	yer örtücü bitkiler/küçük bitkiler	ground cover n.
26	Geography	yer örtücü bitkiler/küçük bitkiler	groundcover n.
Cinema
27	Cinema	değişir örtücü	variable shutter n.
Photography
28	Photography	odak düzlemi örtücü	focal plane shutter n.
29	Photography	örtücü hızı	shutter speed n.
30	Photography	örtücü öncelik	shutter priority n.
31	Photography	örtücü ayna	shutter n.
32	Photography	perde örtücü	focal plane shutter n.
33	Photography	yaprak örtücü	between-the-lens-shutter n.
34	Photography	yaprak örtücü	leaf shutter n.
35	Photography	fotoğraf makinesinin örtücü mekanizmasını deklanşöre basınca çalışacak şekilde ayarlamak	cock v.