Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
Hide
Details
Clear
History :
bicycle repairer
cocer al horno
earned premium
(birinin) işi
History
Sentences
Meanings of
"(birinin) işi"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
(birinin) işi
leave to (one)
v.
Meanings of
"(birinin) işi"
with other terms in English Turkish Dictionary : 55 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
birinin asıl işi dışında yaptığı bir iş
avocation
n.
2
General
birinin bir işi olmamak
be at loose ends
v.
3
General
bir işi birinin başına yıkmak
foist
v.
4
General
cesur birinin yaptığı işi andıran
yeomanlike
adj.
Phrasals
5
Phrasals
birinin işi olmak
fall upon someone
v.
6
Phrasals
birinin işi olmak
fall on someone
v.
7
Phrasals
işi (birinin) üstüne yıkmak
dump on (someone or something)
v.
8
Phrasals
işi (birinin) üstüne yıkmak
dump on
v.
9
Phrasals
birinin yaptığı işi takip/kontrol etmek
follow someone up
v.
10
Phrasals
birinin yaptığı işi takip/kontrol etmek
follow up (on someone)
v.
Phrases
11
Phrases
(birinin) işi değil
far be it from (someone)
expr.
12
Phrases
(bir şey yapmak birinin) işi değil
far be it from (one) to (do something)
expr.
13
Phrases
... yapmak birinin işi değil
far be it from one to
expr.
Colloquial
14
Colloquial
(birinin) projesi/işi olmak
be (one's) baby
v.
15
Colloquial
(birinin) işi olmak
be down to (one)
v.
16
Colloquial
(birinin) işi olmak
be up to (one)
v.
17
Colloquial
birinin işi olmak
be up to somebody
v.
18
Colloquial
(birinin) işi şansa kalmış
(one) should be so lucky
expr.
19
Colloquial
(birinin) işi şansa kalmış
(one) will be lucky
expr.
20
Colloquial
(birinin) işi şansa kalmış
(one) would be lucky
expr.
21
Colloquial
(birinin) işi rast gitmesin
woe betide (someone)
expr.
22
Colloquial
(birinin/bir şeyin) işi bitmiş
it is all up with (someone or something)
expr.
23
Colloquial
(birinin) işi bitti
it's all over for (one)
expr.
24
Colloquial
(birinin/bir şeyin bir yerde) ne işi var?
what is (someone or something) doing (some place)?
expr.
Idioms
25
Idioms
(birinin) düzenli işi
(one's) day job
n.
26
Idioms
(birinin) tam zamanlı işi
(one's) day job
n.
27
Idioms
(birinin) mesaili işi
(one's) day job
n.
28
Idioms
birinin başladığı işi devam ettirmek
stand on someone's shoulder
v.
29
Idioms
birinin yerine işi yürütmek
hold down the fort
v.
30
Idioms
birinin yarım bıraktığı işi devam ettirmek
pick up the slack
v.
31
Idioms
birinin yarım bıraktığı işi devam ettirmek
take up the slack
v.
32
Idioms
birinin yerine işi yürütmek
hold the fort
v.
33
Idioms
bir işi birinin başına yıkmak/sırtına yüklemek
drop (something) in (someone's) lap
v.
34
Idioms
birinin yerine işi yürütmek
man the fort
v.
35
Idioms
(bir işi, sorumluluğu birinin) kucağına atmak/bırakmak
dump (something) in (someone's) lap
v.
36
Idioms
(bir işi, sorumluluğu birinin) üstüne atmak
dump (something) in (someone's) lap
v.
37
Idioms
bir işi, sorumluluğu birinin kucağına atmak/bırakmak
dump something in somebody's lap
v.
38
Idioms
bir işi, sorumluluğu birinin üstüne atmak
dump something in somebody's lap
v.
39
Idioms
bir işi, sorumluluğu birinin kucağına atmak/bırakmak
drop something in somebody's lap
v.
40
Idioms
bir işi, sorumluluğu birinin üstüne atmak
drop something in somebody's lap
v.
41
Idioms
tecrübeli birinin yanında çalışarak/tecrübeli birini izleyerek işi öğrenmek
sit next to nellie [old-fashioned]
v.
42
Idioms
tecrübeli birinin yaptıklarını izleyip tekrarlayarak işi nasıl en iyi şekilde yapacağını öğrenmek
sit next to nellie [old-fashioned]
v.
43
Idioms
birinin projesi/işi olmak
be somebody's baby
v.
44
Idioms
birinin projesi/işi olmak
be someone's baby
v.
45
Idioms
birinin işi olmak
be someone's pigeon [old-fashioned] [uk]
v.
46
Idioms
birinin işi tıkırında olmak
have going for one
v.
47
Idioms
birinin işi başından aşkın olmak
have one's work cut out for one
v.
48
Idioms
birinin işi/görevi zor olmak
have one's work cut out for one
v.
49
Idioms
birinin yapmak istemediği zor/hoş olmayan/tehlikeli bir işi yapmak
pull (one's) chestnuts out of the fire
v.
50
Idioms
(birinin) başladığı işi devam ettirmek
stand on (someone's) shoulders
v.
51
Idioms
(birinin) alanı/konusu/işi değil
not (really) (one's) thing
expr.
52
Idioms
(birinin) işi bitti
(one's) goose is cooked
expr.
53
Idioms
(birinin) işi başından aşkın
(one's) hands are full
expr.
54
Idioms
birinin işi başından aşkın
one's work is cut out for one
expr.
Trade/Economic
55
Trade/Economic
iki kişiden birinin ötekinin işi veya mal varlığında parasal bir menfaati bulunması durumunda hukuk açısından birbirlerinin ortağı sayılması
associate
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birinin) işi
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy