-off - Turkish English Dictionary

-off

Meanings of "-off" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

English Turkish
General
-off suf. rekabetçi olmayan bir faaliyetle ilgili olan bir yarışma anlamı veren son ek

Meanings of "-off" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

English Turkish
Common Usage
show off n. gösteriş
Was Tom showing off?
Tom gösteriş mi yapıyordu?

More Sentences
turn off v. kapamak
The lights automatically turn off.
Işıklar otomatik olarak kapanır.

More Sentences
nod off v. uyuklamak
Last night I began to nod off in front of the TV.
Dün gece televizyonun karşısında uyuklamaya başladım.

More Sentences
rip off v. sökmek
Tom ripped off his bow tie.
Tom papyonunu söktü.

More Sentences
break off v. kopmak
The collar broke off and the dog ran away.
Tasma koptu ve köpek kaçtı.

More Sentences
doze off v. uyuklamak
Tom dozed off in class.
Tom sınıfta uyukladı.

More Sentences
wear off v. yıpranmak
Love quickly wears off.
Aşk çabucak yıpranır.

More Sentences
come off v. kopmak
One of your buttons has come off.
Düğmelerinden biri kopmuş.

More Sentences
rip off v. kazık atmak
It means that Percy was planning on ripping off the Russians this whole time.
Bu da demektir ki Percy bunca zamandır Ruslara kazık atmayı planlıyormuş.

More Sentences
take off v. havalanmak
The plane took off exactly at six.
Uçak tam olarak altıda havalandı.

More Sentences
rip off v. kazıklamak
It means that Percy was planning on ripping off the Russians this whole time.
Demek ki Percy bunca zamandır Rusları kazıklamayı planlıyormuş.

More Sentences
break off v. koparmak
I've broken off contact with Tom.
Tom'la teması koparttım.

More Sentences
wear off v. eskimek
A novelty wears off in time.
Bir yenilik zamanla eskir.

More Sentences
call off v. iptal etmek
I'll call off the operation at once any word or act that seems suspicious to me.
Bana şüpheli gelen bir söz ya da hareket olursa operasyonu hemen iptal ederim.

More Sentences
put off v. ertelemek
We have put off these Cotonou negotiations and we really need to have a deadline by which they must take place.
Cotonou müzakerelerini erteledik ve bu müzakerelerin gerçekleşmesi için gerçekten bir son tarihe ihtiyacımız var.

More Sentences
off adj. kapalı
Why was your phone off?
Neden telefonunuz kapalıydı?

More Sentences
off adv. dışında
Lorries are at their most environmentally friendly when they are off the road.
Kamyonlar yol dışında olduklarında en çevre dostu hallerini alırlar.

More Sentences
General
calling off n. son verme
I want you to call off the fight.
Savaşa son vermeni istiyorum.

More Sentences
show off n. gösteriş
Tom is such a show off.
Tom tam bir gösteriş budalası.

More Sentences
go off n. çalar saatin çalması
Yesterday the alarm clock didn't go off and Kurt didn't wake up.
Dün çalar saat çalmadı ve Kurt uyanmadı.

More Sentences
goofing off n. işten kaçınma
Tom spends way too much time goofing off.
Tom işten kaçınmak için çok zaman harcıyor.

More Sentences
off n. başlangıç
Things did indeed get off to a promising start.
Her şey gerçekten de umut verici bir başlangıç yaptı.

More Sentences
day off n. izin
I'm not waiting as long for you to take another day off, you know.
Bir gün daha izin alman için o kadar beklemem, biliyorsun.

More Sentences
knock-off n. imitasyon
This is a cheap knock-off.
Bu ucuz bir imitasyon.

More Sentences
telling-off n. azar
Therefore I think the telling-off was aimed at the wrong culprit.
Bu nedenle azarlamanın yanlış suçluya yönelik olduğunu düşünüyorum.

More Sentences
take-off n. sıçrama
He achieved an impressive jump during the take-off in the long jump event.
Uzun atlamadaki sıçrama esnasında etkileyici bir atlayış gerçekleştirdi.

More Sentences
spin-off n. yan ürün
Improved medical technology has been one of the spin-offs of the space program.
Gelişen tıbbi teknoloji, uzay programının yan ürünlerinden biri olmuştur.

More Sentences
off-road vehicle n. arazi aracı
I understand that off-road vehicles account for about 8.5% of the diesel vehicles in the European Union.
Anladığım kadarıyla arazi araçları Avrupa Birliği'ndeki dizel araçların yaklaşık %8.5'ini oluşturuyor.

More Sentences
show-off n. gösterişçi
He's a big show-off when girls are around.
Kızlar etraftayken büyük bir gösterişçi.

More Sentences
take-off n. kalkış
The plane's take-off was smooth and on schedule.
Uçağın kalkışı sorunsuz ve zamanında oldu.

More Sentences
a one-off n. bir defalığına
This surplus is not a one-off.
Bu fazlalık bir defaya mahsus değildir.

More Sentences
taking off n. uçağın kalkması
The thick fog prevented the plane from taking off.
Yoğun sis uçağın kalkmasını engelledi.

More Sentences
take off n. uçağın kalkması
The plane was about to take off.
Uçak kalkmak üzereydi.

More Sentences
send-off n. uğurlama
We gave him a royal send-off at the airport.
Havaalanında ona krallara layık bir uğurlama yaptık.

More Sentences
cut-off n. kesme
And our cut-off point has to be a democratic China, a pole of stability in a multipolar, peaceful world.
Ve kesme noktamız, çok kutuplu, barışçıl bir dünyada bir istikrar kutbu olan demokratik bir Çin olmalıdır.

More Sentences
stop off v. mola vermek
Let's stop off and see a movie.
Mola verelim ve bir film izleyelim.

More Sentences
rip off v. koparmak
Tom ripped off his bow tie.
Tom papyonunu kopardı.

More Sentences
blow off v. uçurmak
He had his hat blown off by the strong wind.
Güçlü rüzgar yüzünden şapkasını uçurdu.

More Sentences
cry off v. vazgeçmek
He cried off at the last moment.
Son anda vazgeçti.

More Sentences
knock off v. öldürmek
The gangsters let him in on their plan to knock off a rival gang leader.
Gangsterler, rakip bir çete liderini öldürme planlarını ona anlatırlar.

More Sentences
wear off v. zamanla yok olmak
A novelty wears off in time.
Bir yenilik zamanla yok olur.

More Sentences
bite off v. ısırıp koparmak
Indeed, he could have bitten off his tongue.
Aslında, dilini ısırıp koparabilirdi.

More Sentences
get off v. trenden inmek
All the passengers were requested to get off the train.
Tüm yolcuların trenden inmesi isteniyordu.

More Sentences
tick off v. işaretlemek
If you were to list every phobia you can think of, you'd have to tick off many boxes after seeing this film.
Aklınıza gelen her fobiyi listeleseydiniz, bu filmi izledikten sonra birçok kutuyu işaretlemeniz gerekirdi.

More Sentences
take time off v. izin almak
I took time off from work and went to the hospital.
İşten izin aldım ve hastaneye gittim.

More Sentences
run off v. kaçmak
I don't see why you have to run off so quick.
Neden bu kadar çabuk kaçmak zorunda olduğunu anlamıyorum.

More Sentences
pair off v. eşleşmek
The boys and girls paired off for the dance.
Kızlar ve erkekler dans için eşleşti.

More Sentences
break off v. ilişkiyi kesmek
We've broken off relations with them.
Onlarla ilişkimizi kestik.

More Sentences
break off v. koparmak
We have broken off relations with them.
Onlarla ilişkileri kopardık.

More Sentences
make off with v. aşırmak
The cat made off with a piece of fish from the kitchen.
Kedi mutfaktan bir parça balık aşırdı.

More Sentences
make off v. sıvışmak
Side window was broken, there's this skinny kid in the parlor making off with my camera.
Yandaki pencere kırılmıştı, sıska bir oğlan ise oturma odasından kameramla birlikte sıvışmaya çalışıyordu.

More Sentences
cross off v. listeden silmek
Cross off the names of the people who have paid their dues.
Borçlarını ödemiş olan insanların isimlerini listeden silin.

More Sentences
break off v. bitmek
Our negotiations broke off.
Görüşmelerimiz birden bitti.

More Sentences
run off with v. biriyle kaçmak
My husband ran off with someone younger.
Kocam daha genç biriyle kaçtı.

More Sentences
come off v. olmak
The attempt to deceive me did not come off.
Beni kandırma girişimi başarısız oldu.

More Sentences
finish off v. bitirmek
I should like to finish off with a remark about the effects of this programme on the various sectors.
Sözlerimi, bu programın çeşitli sektörler üzerindeki etkileri hakkında bir açıklama yaparak bitirmek istiyorum.

More Sentences
walk off v. ayrılmak
Tom walked off the stage.
Tom sahneden ayrıldı.

More Sentences
chop off v. kesmek
Mary chopped off the chicken's head.
Mary tavuğun kafasını kesti.

More Sentences
spark off v. yol açmak
We must prevent the Middle East crisis from sparking off a fresh wave of anti-Semitism in Europe.
Ortadoğu krizinin Avrupa'da yeni bir antisemitizm dalgasına yol açmasını engellemeliyiz.

More Sentences
go off v. gitmek
It would not have aided further developments if Parliament had gone off in all possible directions at once.
Parlamentonun bir anda tüm olası yönlere gitmesi daha fazla gelişmeye yardımcı olmazdı.

More Sentences
Common Usage
show-off n. caka
wear off v. eskitmek
take off one's clothes v. soyunmak
fight off v. defetmek
pull off v. koparmak
get off the train v. trenden inmek
General
wave off n. uçak iniş sinyali
rake-off n. kazançtan alınan (yasadışı) pay
setting off n. mahsup etme
sealing off n. onaylanma
breaking off n. koparma
day off n. boş gün
an off day n. kötü gün
coming off n. boşalma
face off n. yüzleşme
switching off n. kapama
falling off n. eksilme
blowing off n. görevden kaçma
shown off n. gösteriş
off the job training n. iş dışında eğitim
a week off n. bir haftalık izin
taking off one's clothes n. soyunma
giving off n. neşir
marrying off n. evlendirme
off chance n. zayıf bir ihtimal
blowing off n. sorumluluktan kaçma
long stand off n. uzaktan algılama
magnetron cut off current n. manyetron kesim akımı
setting off n. oluşturulma
rake-off n. kazançtan alınan pay
rake-off n. rüşvet
an off street n. sapa bir sokak
easing off n. yavaş yavaş gevşeme
eased off a fraction n. borsada fiatların az miktarda düşmüş olması
rake-off n. komisyon (yasadışı)
switching off n. kapama (cihaz vb)
face off n. çarpışma
showing off n. fiyaka
off chance n. bir ihtimal
day off n. günün sonu
flying off n. fırlama
set off and counterclaim n. mahsup ve karşı dava
paying off n. amorti
blow off n. sorumluluktan kaçmak
off white n. hafif grimsi beyaz renk
go off n. yiyeceklerin bozulması
aborted take off n. kalkıştan önce uçuştan vazgeçme
falling off n. azalma
write off n. hurda
falling off n. düşme
showing off n. racon
laying off n. duraklama
laying off n. durdurma
laying off n. işçi sayısını azaltma
laying off n. işten çıkarma
write off n. telafisi imkansız mali zarar
off plan property n. projesi bitmemiş emlak
off plan property n. proje aşamasında olan emlak
drop off zone n. yolcu indirme yeri
warding off n. savuşma
warding off n. kaçma
warding off n. kaçınma
wearing off (pain) n. ağrının azalması
wearing off (pain) n. ağrının dinmesi
time off n. mesai dışı saatler
time off n. çalışılmayan saatler
brush-off n. tersleme
brush-off n. olumsuz yanıt
water cut off n. su kesilmesi
agricultural run-off n. tarımdan dönen sular
boil-off n. buharlaşma kaybı
blast-off n. uzaya fırlatma
binding-off machine n. remayöz
kiss-off n. ölüm
go-off n. başlangıç
drop-off n. azalma
lead-off n. başlangıç
knock-off n. korsan eser
electricity cut-off n. elektrik kesilmesi (elektrik idaresi vb tarafından yapılan)
drop-off n. dik iniş
hit-off n. taklit
damping-off n. fideçökerten
jumping-off place n. başlama noktası
face-off n. yüzleşme
haul-off n. kumaşın çekmesi
lift-off n. kalkış
knock-off n. sahte
jumping-off place n. dünyanın öbür ucu
check-off n. kesinti
cut-off n. kesim
cut-off n. musluğu kapatma
go-off n. başlama
drop-off n. düşme
lift-off n. havalanma
kiss-off n. son
lift-off n. ateşleme
knock-off n. lisanssız ürün
cut-off date n. cut-off tarihi
cut-off date n. yapılacak bir şeyin konfirme edilmesi veya tamamlanması gereken son tarih
put-off n. bahane
one-off n. özel olarak yapılan
off-flavour n. çeşni
show-off n. artist
run-off n. akış
rake-off n. anafor
run-off analysis n. akış analizi
push-off n. başlangıç
trade-off n. bir şeyi elde etmek için başka bir şeyden vazgeçme
wash-off conditioner n. durulanmayan saç kremi
run-off election n. balotaj
take-off n. start
spin-off n. ikincil etki
on-off mechanism n. açma kapama mekanizması
off-white n. kirli beyaz
scratch-off ticket n. kazı kazan bileti
show-off n. fiyakacı
take-off n. atlama
scratch-off ticket n. kazı kazan
off-roading n. doğada yapılan araba sporu
showing-off n. caka
show-off n. fiyaka
rip-off n. kazık atma
trade-off analysis n. dengeleme tahlili
play-off n. final
take-off n. karikatür
take-off n. havalanma
turn-off n. tali yol
off-hours n. mesai saati harici
set-off and counterclaim n. mahsup ve dava talebi
put-off n. ayak
off-licence n. içki dükkanı
put-off n. mazeret
show-off n. afi
run-off percentage n. akış yüzdesi
show-off n. gösteriş düşkünü
on off button n. açma-kapama düğmesi
show-off n. gösteriş
off-peak hours n. yoğun olmayan saatler
roll-on roll-off n. ro-ro
pull-off n. çekme
off-line point n. off-line noktası
one-off n. bir kez olan ve bir daha tekrarlanmayan olay
pull-off n. arabaların kısa süreli duraklama yapabilecekleri cep
off-color humor n. kötü şaka
showing-off n. gösteriş
take-off n. başlangıç
showing-off n. fiyaka
off-road racing n. arazi yarışı
off-license n. tekel bayii
play-off n. pleyof
pull-off n. konaklama tesisi
rake-off n. avanta
off-site event n. bölge dışı etkinlik
off-budget government entities n. devletten bağımsız ayrılan bütçe
tip-off n. uyarı
showing-off n. hava
off-peak n. yoğun olmayan zamanlar
one-off n. özel
show-off n. havalı
write-off n. telafi edilmesi imkansız mali zarar
write-off n. çıkarma
write-off n. tahsil edilmesi imkansız borç
well-off society n. varlıklı toplum
off street parking n. sokak dışında park
off street parking n. yol dışı parkı
off-limits area n. hudut dışı alan
off-license n. içki satılan dükkan
off-position n. kapalı durum
off-road n. anayolda kullanılmayan taşıt
play-off n. beraberliği bozmak için oynanan oyun
a one-off n. bir seferliğine
run off n. kayma
run off n. akış
take-off point n. kalkış noktası
take-off point n. uçağın pistte burnunu kaldırdığı nokta
cast off n. eski elbiseler
cast off n. eskiler
breaking off n. kesilme
crime tip-off line n. polis ihbar hattı
year off n. hayatın belirli evrelerinde verilen (genellikle) bir yıllık mola
off-the-shelf procurement n. hazır alım
off-peak time n. yoğun olmayan zaman
cut-off jeans n. paçaları kesik kot
cut-off jeans n. kot şort
off-duty use n. iş/görev dışında kullanma
off-road motorcycle race n. yol dışı motorsiklet yarışı
off the coast of somalia n. somali açıkları
far-off locale n. uzak bölge
far-off locale n. uzak yer
drop-off and pick-up area n. yolcu indirme/bindirme alanı
power cut-off n. elektrik kesilmesi (elektrik idaresi vb tarafından yapılan)
one who loves to show off n. gösteriş düşkünü
one who loves to show off n. kovalak
scratch off n. kazı kazan kartı
scratch off n. kazı kazan bileti
drop-off n. yamaç
start off as a waiter and end up as the owner of the restaurant n. restoranda garson olarak çalışmaya başlayıp sonunda restoranın sahibi olmak
dozing off n. uyuklama
dozing off n. uykuya dalma
dozing off n. uyuyakalma
twist-off lid n. çevir aç kapak
twist-off lid n. çevirerek açılan kapak
blowing off n. kaytarma
rock off n. iki müzik grubunun ya da müzisyenin kimin daha iyi olduğunu görmek için karşı karşıya gelmesi
snap off knife n. maket bıçağı
snap off knife n. falçata
rip-off n. dolandırma
internet connection cut off n. internet kesintisi
off-license n. içki dükkanı
lift-off n. kalkma
kick-off n. (futbol) başlama vuruşu
kick-off n. başlama
show-off n. gösteriş yapan kimse
send-off n. teşvik
send-off n. başlatma
lift-off n. havalanma (roket)
cut-off n. kestirme yol
show-off n. cakacı
send-off n. yolcu etme
off-licence n. içki satılan dükkan
cast-off n. döküntü
off-licence n. tekel bayii
cast-off n. istenmeyen giysi
kick-off n. ilk vuruş
cut-off n. şalter
cut-off n. sona erme tarihi
cast-off n. kullanılmayıp atılan şey
bake-off n. kişilerin kendi hazırladıkları tariflerle katıldıkları yemek yarışması
drop-off address n. teslimat adresi
off-licence n. içki mağazası
off-license n. içki mağazası
cook-off n. yemek yarışması
taking a day off n. (iş yerinden) izin alma
taking a day off n. izin alma
well-off person n. hali vakti yerinde olan kimse
off-leash park n. köpeklerin tasmasız dolaştırılabildiği park
mouthing off n. ağzına geleni söyleme
parent drop-off n. çocuğu okula ebeveyinlerinin bırakması
turn on/off switch n. açma kapama tuşu
turn on/off switch n. açma kapama düğmesi
turn on/off switch n. açma kapama butonu
turn on/off button n. açma kapama tuşu
turn on/off button n. açma kapama düğmesi
turn on/off button n. açma kapama butonu
off day n. kötü geçen gün
noises off n. sahne dışında seyircilerin duyması için yayılan ses
taking-off n. kağıtların baskıdan alınması
tail-off n. yavaş yavaş azalma/küçülme
taking-off n. ortadan kaldırma
taking-off n. cinayet
tax write-off n. vergiden düşülebilen miktar
tax write-off n. vergiden düşme
cast-off n. atma
cast-off n. ıskartaya çıkarma
cast-off n. yazının basılı uzunluğunu tahmin etme
tapering off n. cüz'i miktarda kalana dek yavaş yavaş azalma
tapering off n. uca doğru incelme
tapering off n. sivrilme
the off n. bir yarışın başlangıcı
the off n. (bir şeyin) en başı
a cake topped off with fresh fruit n. üzeri taze meyve kaplı bir pasta
jumping-off place [canada] n. inziva yeri
jumping-off place [us] n. çok uzak yer
jumping-off place n. son durum
jumping-off place n. son radde
jumping-off point [us] n. çok uzak yer
jumping-off point n. son durum
jumping-off point n. son radde
jumping-off point [canada] n. inziva yeri
jump-off n. başlangıç
off v. soğutmak
fling off v. yaymak
fly off the handle v. tepesi atmak
tip off v. tüyo vermek
shove off v. palamarı çözmek
throw someone off balance v. birini şaşırtmak
hive off v. ayrılmak
peel off v. kabuğunu soymak (meyve vb)
head something off v. bir şeyin yolunu kesmek
give off a smell v. kokutmak
stall off v. geciktirmek
fly off the handle v. çok kızmak
take off v. hareket etmek
level off v. hedef almak
take off v. palamarı çözmek
rip something off v. çekip koparmak (iplikle dikilmiş bir şeyi)
take something off v. mola vermek
pay off (someone) v. birine ücretini verip işine son vermek
work off v. bitirmek
ring off v. konuşmaya son vermek
let off v. affetmek
push off v. satmak
get pissed off v. bıkmak
rip something off v. söküp atmak (iplikle dikilmiş bir şeyi)
go off the rails v. kaçırmak
go off v. infilak etmek
lay off v. ara vermek
polish off v. halletmek
be off v. doğru olmamak (saat)
loose off at v. parlamak
siphon off v. emmek
top off v. bitirmek
drop off v. indirmek
take off v. götürmek
take something off v. kaldırmak (oyunu/bir taşıtın seferini/vergiyi/sınırlamayı)
break off an engagement v. nişanı bozmak
slack off v. durgunlaşmak (işler)
end off v. sona ermek
get pissed off v. kıl olmak
rub off v. aşınmak
fly off v. uçup gitmek
have it off with somebody v. kırıştırmak
lash off an employee temporarily v. açığa almak
be told off v. söz işitmek
set off v. hareket etmek
write off a debt v. borç silmek
pop off v. kıkırdamak
palm something off on someone v. birine bir şeyi hile ile kabul ettirmek
sweep off v. coşturmak
order off v. atmak
head someone off v. birini kösteklemek
give off radiation v. dışarıya radyasyon vermek
branch off v. dallanmak
shut off v. kapanmak (ışık/makine vb)
slope off v. kaçmak
snatch off v. kapmak
turn something off v. kesmek
be pissed off v. sinirlenmiş olmak
take off from work v. geçici olarak işi bırakmak
put off v. denize açılmak
saw off v. doğramak
stave off v. uzaklaştırmak
fob something off on somebody v. kakalamak
give someone the shirt off one's back v. çok cömert olmak
pace off v. adımlamak
stake off v. kazıklarla belirlemek
put off v. canını sıkmak
talk somebody's head off v. kafasını şişirmek
shoot off one's mouth v. abartmak
whip off v. uçurmak
throw off one's mask v. maskesini atmak
work off v. tamamlamak
pay off v. bir borcu tamamen ödemek
dash off v. fırlamak
ward off v. etkisini azaltmak (darbenin)
die off v. tükenmek
head off v. önlemek
kick off v. ölmek
fine off v. incelmek
be off v. çalışmamak (tatilde olduğu için)
seal off v. tıkamak
sneak off v. gizlice çıkarmak
shrug off v. boş vermek
end off v. son vermek
come off best v. baskın çıkmak
bring off v. kurtarmak
drop off v. azaltmak
whirl someone off v. birini hızla götürmek
shake someone off v. birinden kurtulmak
fall off v. damlamak
pull something off v. fora etmek
be told off v. laf işitmek
ease off v. azalmak
steam something off v. bir şeyi buhara tutarak çıkarmak
taper off v. gitgide azalıp son bulmak
take the burden off v. sorumluluğu bırakmak
stall off v. atlatmak
peel off one's clothes v. elbiselerini çıkarmak
shade off v. dönüşmek
take something off v. götürmek
draw off v. çekilmek
off v. öldürmek
carry off v. hakkından gelmek
take something off v. izin almak (belirli bir süre için)
barricade something off v. barikat kurmak
pick off v. kaldırmak
jerk off v. mastürbasyon yapmak
whip off v. bir koşu gitmek
set off v. ayrı tutmak
take one's hat off to somebody v. şapka çıkarmak
hop off v. gitmek
brought off v. başarmak
chip off v. ufalamak
see someone off v. birini yolcu etmek
put off v. savsaklamak
take the edge off v. körletmek
take time off v. izne çıkmak
throw someone off balance v. birinin dengesini kaybetmesine sebep olmak
cut somebody off v. mirastan mahrum etmek
knock off v. düşürmek
shoot one's mouth off v. cart curt etmek
stop off in v. bir yerde durmak
live off v. geliriyle geçinmek
lift off v. havalanmak
go off one's head v. çıldırmak
screen off v. önüne bir şey koyarak örtmek
beat off v. savuşturmak
sneak off v. sıvışmak
shake off v. silkmek
fly off v. fırlamak
start off v. koyulmak
leave off v. vazgeçmek
be off sick v. hastalık nedeniyle işe gelmemiş olmak
hit it off with v. arası iyi olmak
turn something off v. kapatmak
kill off v. hepsini öldürmek
whip off v. çabucak gitmek
pull off v. soymak
send off v. yolcu etmek
shoot off v. vurmak
edge off v. yan yan gitmek
lay off v. kesmek
leave off v. abosa etmek
loose off v. ateşlemek
throw off v. atlatmak
set off v. yola çıkmak
head something off v. bir şeyi engellemek
line off v. sınırlandırmak
throw off one's mask v. gerçek yüzünü açığa vurmak
switch off v. bırakmak
hive off v. ortadan kaybolmak
let off v. dışarı vermek
pair off v. evlenmek
twist off v. büküp koparmak
pop off v. mortoyu çekmek
rip off v. para çalmak
break off with somebody v. merhabayı kesmek
see somebody off v. geçirmek
run off v. beraberliği çözmek (yarışta/oyunda)
stall off v. kandırmak
drowse off v. dalmak
bump somebody off v. gebertmek
buy off v. rüşvetle elde etmek
scour off v. ovmak
order off v. çıkarmak
shoot off one's mouth v. boşboğazlık etmek
get something off one's chest v. derdini açmak
go off v. başlamak
hit it off with v. iyi geçinmek
switch off v. söndürmek