40 - Turkish English Dictionary
History

40



Meanings of "40" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
40 forty n.

Meanings of "40" with other terms in English Turkish Dictionary : 105 result(s)

Turkish English
General
kırk sayısı (40) forty n.
ekvatorun 40* ile 50* arasındaki kuzey ve güney enlemlerinde şiddetli rüzgarların görüldüğü bölgeler roaring forties n.
gölgede 40 derece 40 degrees celsius in the shade n.
gölgede 40 derece 40 degrees in the shade n.
40'ıncı yaş günü partisi 40th birthday party n.
40 günlük tatil 40-day vacation n.
40. yıl dönümü olan ruby n.
40. evlilik yıl dönümü ruby wedding n.
40 ile 60'lı yaşlar arasına ait midlife adj.
40 ile 60'lı yaşlar arasıyla ilgili midlife adj.
40 years later 40 sene sonra adv.
40 years later 40 yıl sonra adv.
40 years later kırk yıl sonra adv.
40 yıl sonra forty years later adv.
40 years later kırk sene sonra adv.
Proverb
bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı var a cup of coffee commits one to forty years of friendship
bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır a cup of coffee commits one to forty years of friendship
Colloquial
sıfırla biten yaş (30/40/50 vb.) the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) the big (number)-o n.
hayatta 30, 40, 50 vb. gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) the big (number)-o n.
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) the big (number)-o n.
20, 30, 40, 50 vb. olmak the big (number)-o n.
sıfırla biten yaş (30, 40, 50 vb.) the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) the big-o n.
hayatta 30, 40, 50 vb. gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) the big-o n.
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) the big-o n.
20, 30, 40, 50 vb. olmak the big-o n.
sıfırla biten yaş (30, 40, 50 vb.) the big-o n.
sıfırla biten yaş (30/40/50) the big -o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 yaş) the big -o n.
hayatta 30, 40, 50 gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big -o n.
40, 50 yaşına yaklaşmak be pushing 40, 50 v.
40'ına, 50'sine merdiven dayamak be pushing 40, 50 v.
neredeyse 40, 50 yaşında olmak be pushing 40, 50 v.
kişi başı yemek biletlerinin fiyatı 40 dolar the tickets for the dinner were $40 a throw expr.
Idioms
(dönüm noktası sayılan 30, 40, 50 gibi yaşlardan) biraz genç the sunny side of (an age) n.
(dönüm noktası sayılan 30, 40, 50 gibi yaşlara) henüz gelmemiş the sunny side of (an age) n.
yaklaşık 30, 40, 50 gibi (dönüm noktası sayılan) bir yaşta the sunny side of (an age) n.
30-40 yaşını geçmiş olmak be (on) the wrong side of 30/40 etc v.
40 fırın ekmek yemesi gerekmek be 100 years too early v.
40, 50 yaşına gelmemiş olmak be on the right side of 40, 50 v.
40, 50 yaşından genç olmak be on the right side of 40, 50 v.
40, 50 yaşını geçmiş olmak be on the wrong side of 40, 50 v.
40, 50 yaşından büyük olmak be on the wrong side of 40, 50 v.
hayat 40'ında başlar life begins at 40 expr.
hayat 40 yaşında başlar life begins at 40 expr.
40 yaşına kadar edinilen beceriler ve tecrübeler insana 40'ından sonra daha keyifli bir hayat sağlar life begins at 40 expr.
Speaking
o en az 40 yaşında he/she is forty if she's a day expr.
o en az 40 yaşında she/he's at least 40 years old expr.
40 yaşındayım I'm 40 years old expr.
Trade/Economic
abd'de 400 sanayi 40 finans ve 20 taşıma şirketinin piyasa sonuçlarına dayalı olarak hazırlanan bir indeks standard & poor's index n.
sekiz-saatlik (haftada 40 saat) iş günü hareketi 40-hour week movement n.
sekiz-saatlik (haftada 40 saat) iş günü hareketi eight-hour day movement n.
sekiz-saatlik (haftada 40 saat) iş günü hareketi short-time movement n.
40 feet'lik konteyner forty-foot equivalent unit (feu) n.
40'lık konteynır 40' container n.
Politics
avrupa insan hakları sözleşmesinin 22. ve 40. maddelerini değiştiren beş sayılı protokol protocol no. 5 to the convention for the protection of human rights and fundamental freedoms amending articles 22 and 40 of the convention n.
Institutes
(kanada'da) afetten etkilenen bölgelere 40 güne kadar yardım sağlayan 200 kişilik bir ekip disaster assistance response team n.
Technical
dinleyicinin kendi eşiğinin 40 desibel üzerinde şiddete sahip göreceli bir ses yüksekliği birimi sone n.
Computer
bilgisayarda ikili tabanda 1024 gibibit veya 2 üzeri 40 bit'e eşit bilgi birimi tebibit n.
bilgisayarda ikili tabanda 1024 gibibayt veya 2 üzeri 40 bayt'a eşit bilgi birimi tebibyte n.
bilgisayarda ikili tabanda 1024 gibibit veya 2 üzeri 40 bit'e eşit bilgi birimi tibit n.
ikili tabanda 1024 kibibit veya 2 üzeri 40 bit'e eşit bilgi birimi mibit n.
2'nin 40'ıncı kuvvetini gösteren ön ek tebi- pref.
Architecture
1930'lardan 40'lara kadar popüler olup aerodinamik ve kavisli yüzeyler, yatay çizgiler ve minimal yüzey süslemeleri ile karakterize olan bir mimari ve dekorasyon stiline ait moderne adj.
1930'lardan 40'lara kadar popüler olup aerodinamik ve kavisli yüzeyler, yatay çizgiler ve minimal yüzey süslemeleri ile karakterize olan bir mimari ve dekorasyon stiliyle ilgili moderne adj.
Pathology
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü alzheimer's n.
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü alzheimer's disease n.
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü alzheimer's n.
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü alzheimers n.
Chemistry
sekiz izopren biriminin yoğunlaşmasıyla oluşan ve dolayısıyla 40 karbon atomu içeren hidrokarbonlar veya hidrokarbon türevleri tetraterpenes n.
Agriculture
tohum valfinin açılıp ekim işleminin yapılmasını sağlayan tel üzerine 30-40 inç aralıklarla yerleştirilmiş küçük yumrular check wire button n.
Social Sciences
30-40'lı yaşlarda olup hem yaşlanan ebeveynlerinin hem de çocuklarının bakımıyla aynı anda ilgilenen jenerasyon sandwich generation n.
History
1939-40 kışında finlandiya ile sscb arasında gerçekleşen bir savaş winter war n.
fransız akademisi'nin 40 üyesinden biri immortal n.
Religious
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi ascension of the lord n.
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi ascension day n.
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi holy thursday n.
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi ascension of christ n.
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi ascension n.
Geography
kanada topraklarının %40'ını kaplayan büyük bir plato laurentian highlands n.
kanada topraklarının %40'ını kaplayan büyük bir plato canadian shield n.
kanada topraklarının %40'ını kaplayan büyük bir plato laurentian plateau n.
Geology
los angeles'ta bulunan, 40 bin ila 8 bin yıl öncesini kapsayan dönemde içlerine hapsolmuş tarih öncesi hayvan ve bitkilerden fosil oluşmuş asfalt havuzları la brea tar pits n.
argon-40 izotopu argon-40 n.
günümüzden 40 ile 25 milyon yıl öncesini kapsayan bir jeolojik devre oligocene epoch n.
Military
savunma bakanlığı'nın ortak kullanım sistemine bağlı 20 veya 40 fit ölçüsündeki uluslararası standartlar teşkilatı konteyneri common-use container n.
(abd'de) tek bir savunma bakanlığı bölümünün satın aldığı, iso uyarınca 20 veya 40 fitlik konteyner component-owned container n.
(abd'de) tek bir savunma bakanlığı bölümünün satın aldığı, iso uyarınca 20 veya 40 fitlik konteyner service-unique container n.
Tennis
her iki taraf da 40 sayı aldıktan sonra oyunu kazanmak için bir tarafın iki kez üst üste sayı almasını gerektiren beraberlik durumu deuce n.
Card
17-18. yüzyıllarda genellikle 3 kişi ve 40 kartla oynanan bir iskambil oyunu omber n.
Wagering
özel müşterilerin kullandığı 20-40 masalı oyun salonu junket n.
Music
en popüler 40 şarkı top 40 n.
ilk 40 şarkı top 40 n.
1920-40'larda popüler olan country müzik hillbilly music n.
en popüler 40 şarkıyla ilgili top 40 adj.
en popüler 40 şarkıdan oluşan top 40 adj.
ilk 40 şarkı ile ilgili top 40 adj.
Cinema
40 yıllık bekar 40 year old virgin n.
Abbreviation
bilgisayarda ikili tabanda 1024 gibibayt veya 2 üzeri 40 bayta eşit bilgi birimi tib n.
Slang
40 onsluk şişe forty n.
40 yıllık orospuya sikiş öğretmek bullshit a bullshitter v.
Star Wars
zh-40 tribün-sınıfı hafif yük gemisi zh-40 tribune-class light freighter n.