Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
bulge
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Meanings of
"bulge"
in Turkish English Dictionary : 42 result(s)
Category
English
Turkish
Common Usage
1
Common Usage
bulge
n.
tümsek
2
Common Usage
bulge
n.
çıkıntı
General
3
General
bulge
n.
şiş
4
General
bulge
n.
kabarıklık
5
General
bulge
n.
fazlalık
6
General
bulge
n.
bel verme
7
General
bulge
n.
geçici artış
8
General
bulge
n.
şişlik
9
General
bulge
n.
şişkinlik
10
General
bulge
n.
(çatışmada) hakimiyet
11
General
bulge
n.
fıçının en geniş yeri
12
General
bulge
n.
fıçı tahtasının ortası ile ucu arasındaki genişlik farkı
13
General
bulge
v.
şişmek
14
General
bulge
v.
çıkıntı yapmak
15
General
bulge
v.
bel vermek
16
General
bulge
v.
pırtlamak
17
General
bulge
v.
esnemek
18
General
bulge
v.
şiş yapmak
19
General
bulge
v.
pörtlemek
20
General
bulge
v.
çıkıntı yaptırmak
21
General
bulge
v.
(baskı altındaki yapı) dışarı doğru bükülmek
22
General
bulge
v.
içeri dalmak
23
General
bulge
v.
şişirmek
24
General
bulge
v.
tıka basa dolmak
25
General
bulge
v.
tıka basa doldurmak
Technical
26
Technical
bulge
n.
çıkıntı
27
Technical
bulge
n.
kabarıklık
28
Technical
bulge
n.
şişkinlik
Textile
29
Textile
bulge
n.
volan
Automotive
30
Automotive
bulge
n.
bombe
Medical
31
Medical
bulge
n.
şişkinlik
Food Engineering
32
Food Engineering
bulge
n.
bombaj
Statistics
33
Statistics
bulge
n.
dışa doğru eğri
34
Statistics
bulge
n.
(sayı, hacim) ani artış
35
Statistics
bulge
n.
nüfus patlaması
Marine Biology
36
Marine Biology
bulge
v.
(balık) beslenirken su yüzeyinde kabarcık oluşturmak
37
Marine Biology
bulge
v.
(balık) suda baloncuklar oluşturmak
Geography
38
Geography
bulge
n.
kara parçası çıkıntısı
Archaic
39
Archaic
bulge
n.
(gemi) sintine
40
Archaic
bulge
v.
içeri doğru kırılmak
41
Archaic
bulge
v.
kırarak delmek
British Slang
42
British Slang
bulge
n.
takım taklavat
Meanings of
"bulge"
with other terms in English Turkish Dictionary : 53 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
bulge hoop
n.
fıçının ortasına en yakın demir çember
2
General
bulge out
v.
pırtlamak
3
General
bulge (in)
v.
bir anda içeri girmek
4
General
bulge (in)
v.
beklenmedik şekilde içeri girmek
5
General
bulge (into)
v.
bir anda içeri girmek
6
General
bulge (into)
v.
beklenmedik şekilde içeri girmek
Phrasals
7
Phrasals
bulge with something
v.
bir şey ile tıka basa dolmak/şişmek
8
Phrasals
bulge out
v.
şişmek
9
Phrasals
bulge out
v.
dışarı taşmak
10
Phrasals
bulge out
v.
şişkinleşmek
11
Phrasals
bulge out
v.
dışarı fırlamak
12
Phrasals
bulge out
v.
yumru/tümsek şeklinde çıkmak
13
Phrasals
bulge out
v.
çıkıntı yapmak
14
Phrasals
bulge out
v.
dışa doğru yamulmak
15
Phrasals
bulge out
v.
eğrilmek
16
Phrasals
bulge with
v.
ile dolmak
17
Phrasals
bulge with
v.
ile şişmek
18
Phrasals
bulge with
v.
ile çıkıntı yapmak
19
Phrasals
bulge with (something)
v.
(bir şeyle) dolmak
20
Phrasals
bulge with (something)
v.
(bir şeyle) şişmek
21
Phrasals
bulge with (something)
v.
(bir şeyle) çıkıntı yapmak
22
Phrasals
bulge with (something)
v.
(bir şeyle) yumru/tümsek/çıkıntı yaratmak
23
Phrasals
bulge in
v.
içeri dalmak
24
Phrasals
bulge into
v.
içeri dalmak
Idioms
25
Idioms
battle of the bulge
n.
göbek eritme çabası
26
Idioms
have the bulge on (someone or something)
v.
avantajlı/üstün olmak
27
Idioms
get the bulge on (someone or something)
v.
avantaj/üstünlük elde etmek
28
Idioms
have the bulge on
v.
avantajlı/üstün olmak
29
Idioms
have the bulge on
v.
avantaj/üstünlük elde etmek
30
Idioms
get the bulge on
v.
avantajlı/üstün olmak
31
Idioms
get the bulge on
v.
avantaj/üstünlük elde etmek
Trade/Economic
32
Trade/Economic
bulge bracket
n.
büyük yatırım bankaları
Technical
33
Technical
explosion bulge test
n.
patlatma şişirmesi deneyi
Automotive
34
Automotive
hood bulge
n.
kaput bombesi
35
Automotive
power bulge
n.
kaput tümseği
Astronomy
36
Astronomy
equatorial bulge
n.
ekvatoral çıkıntı
37
Astronomy
galactic bulge
n.
galaksi tümseği
38
Astronomy
galactic bulge
n.
gökada şişkinliği
Social Sciences
39
Social Sciences
youth bulge
n.
gençlik patlaması
40
Social Sciences
youth bulge
n.
genç nüfusun toplam nüfus oranında gözlenen yüksekliği
41
Social Sciences
youth bulge
n.
gençlik şişkinliği
42
Social Sciences
bulge [uk]
n.
doğum patlaması
History
43
History
battle of the bulge
n.
bulge muharebesi
44
History
battle of the bulge
n.
ardenler taarruzu
45
History
battle of the bulge
n.
ii. dünya savaşı sırasında yapılmış bir taarruz
46
History
battle of the ardennes bulge
n.
ardenler taarruzu
47
History
battle of the ardennes bulge
n.
ii. dünya savaşı sırasında yapılmış bir taarruz
Geography
48
Geography
tidal bulge
n.
medcezir dalgası
49
Geography
tidal bulge
n.
tsunami
Military
50
Military
bulge [uk]
n.
istihkam dış açısı
Slang
51
Slang
battle of the bulge
n.
formunu koruma mücadelesi
52
Slang
battle of the bulge
n.
zayıf kalma çabası
53
Slang
battle of the bulge
n.
formda kalma mücadelesi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bulge
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy