| English | Turkish | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | dine out v. | dışarda yemek yemek | ||
|
Let's dine out tonight, I'm too tired to cook. Hadi bu gece akşam yemeğini dışarda yiyelim, yemek yapmak için çok yorgunum. More Sentences |
||||
| General | dine out v. | dışarıda yemek yemek | ||
|
How about dining out for a change? Değişiklik olsun diye, dışarıda yemek yemeye ne dersin? More Sentences |
||||
| General | dine out v. | dışarıda yemek | ||
|
Let's dine out for a change. Bir değişiklik yapıp dışarıda yiyelim. More Sentences |
||||
| Phrasals | ||||
| Phrasals | dine out v. | dışarıda yemek | ||
|
Let's dine out for a change. Hadi değişiklik olsun diye dışarıda yiyelim. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | dine out v. | akşam yemeğini dışarıda yemek | ||
| English | Turkish | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Phrasals | dine out on v. | eğlenceli/ilginç hikayelerle arkadaşlarını eğlendirmek |
| Phrasals | dine out on v. | bir hikayenin/ilginç bir bilginin ekmeğini yemek |
| Phrasals | dine out on something v. | eğlenceli hikayeleri sayesinde bir yemeğe/buluşmaya davet edilmek |
| Phrasals | dine out on something v. | bir hikayenin/ilginç bir bilginin ekmeğini yemek |
| Phrasals | dine out on something v. | eğlenceli/ilginç hikayelerle yemekte arkadaşlarını eğlendirmek |
| Colloquial | ||
| Colloquial | dine out on v. | bir yemeğe davet edilmek |
| Idioms | ||
| Idioms | dine out on v. | bir bilgi karşılığında yemek ısmarlatmak |
