Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | filmler | movies n. | ||
Little girls with big guns only look good in movies, kid. Büyük silahlar tutan küçük kızlar sadece filmlerde güzel görünür, oğlum. More Sentences |
||||
General | filmler | films n. | ||
There is another problem, apart from the clear dominance of films from the USA, which we must not draw a veil over. ABD filmlerinin açık hakimiyeti dışında bir başka sorun daha var ki, bunun üstünü örtmemeliyiz. More Sentences |
||||
General | filmler | pix n. | ||
Computer | ||||
Computer | filmler | titles n. | ||
Cinema | ||||
Cinema | filmler | silver screen n. |