gibraltar - Turkish English Dictionary

gibraltar

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "gibraltar" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
Politics
gibraltar n. cebelitarık
Britain and Spain are still trying to resolve the question of Gibraltar that has gone on for three centuries.
İngiltere ve İspanya üç asırdır devam eden Cebelitarık sorununu hala çözmeye çalışıyor.

More Sentences
Computer
gibraltar n. cebelitarık
It has gone on for too long, partly as a result of the Gibraltar issue.
Kısmen Cebelitarık meselesinin bir sonucu olarak çok uzun süre devam etti.

More Sentences
General
gibraltar n. cebelitarık boğazı
gibraltar n. zapt edilemez kale
gibraltar n. güvenilebilecek, güçlü ve dayanıklı kimse
Politics
gibraltar n. britanya denizaşırı toprağı
Gastronomy
gibraltar n. beyaz renkli sert bir şeker
Marine Biology
gibraltar n. gades boğazı
Geography
gibraltar n. michigan eyaletinde şehir
gibraltar n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri

Meanings of "gibraltar" with other terms in English Turkish Dictionary : 15 result(s)

English Turkish
General
strait of gibraltar n. cebelitarık boğazı
gib (gibraltar) abrev. cebelitarık
gibr (gibraltar) abrev. cebelitarık
gib. (gibraltar) abrev. cebelitarık
Construction
gibraltar board n. alçı panel
gibraltar board n. alçıpanel
Medical
gibraltar fever n. malta humması
Gastronomy
gibraltar rock n. beyaz renkli sert bir şeker
Botanic
gibraltar campion n. cebelitarık karanfili
Geography
gibraltar strait n. cebelitarık boğazı
strait of gibraltar n. cebelitarık boğazı
rock of gibraltar n. cebelitarık kayası
rock of gibraltar n. cebelitarık'ta bir dağ
rock of gibraltar n. ispanya'nın güney ucundaki bir kireçtaşı burnunda birleşik krallık kolonisinin yeri
rock of gibraltar n. herkül'ün sütunlarından biri