hüküm giymiş - Turkish English Dictionary

hüküm giymiş

Meanings of "hüküm giymiş" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

Turkish English
General
hüküm giymiş sentenced adj.
Law
hüküm giymiş con adj.

Meanings of "hüküm giymiş" with other terms in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

Turkish English
Law
hüküm giymiş suçlu convicted felon n.
This exhibition set out to glamorise convicted felons who have committed heinous crimes.
Bu sergi, iğrenç suçlar işlemiş olan hüküm giymiş suçluları cazip hale getirmek için yola çıkmıştır.

More Sentences
General
hüküm giymiş katil convicted killer n.
bir suç nedeniyle hüküm giymiş veya ihtar almış genç kimse young offender n.
hüküm giymiş kimsenin hücresinden idam edileceği yere kadar yürüdüğü mesafe last mile n.
önceden hüküm giymiş foredoomed adj.
Colloquial
hüküm giymiş kişileri asarak ölüme mahkum etme veya olağandışı derecede sert cezalara çarptırmakla ün salmış hakim hanging judge n.
Law
ağır suçlardan hüküm giymiş olanların oy kullanma haklarını elinden alınması felony disenfranchisement n.
ağır suçlardan hüküm giymiş olanların oy kullanma haklarını elinden alma felony disenfranchisement n.
hüküm giymiş mahpus sentenced prisoner n.
(çek, senet yüzünden hüküm giymiş) suçluların konulduğu eski bir hapishane marshalsea n.
halk güvenliğini sağlamak amacıyla cinsel suçlardan hüküm giymiş kimselerin yaşadıkları topluluğa bildirilmesini zorunlu tutan çeşitli yasalar megans law n.
halk güvenliğini sağlamak amacıyla cinsel suçlardan hüküm giymiş kimselerin yaşadıkları topluluğa bildirilmesini zorunlu tutan çeşitli yasalar megan's law n.
hüküm giymiş bir suçlu için yapılan ön soruşturmaya ait veya ilişkin presentence adj.
Religious
eskiden ingiltere'de hüküm giymiş suçlulara manevi yardım yapıp idama hazırlamakla görevli din adamı ordinary n.