|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
hızlıca gezme |
zapping n.
|
|
2 |
General |
hızlıca yazma |
jotting n.
|
|
3 |
General |
hızlıca yazılmış şey |
jotting n.
|
|
4 |
General |
hızlıca kaçma |
jink n.
|
|
5 |
General |
hızlıca akıl yürütme yeteneği |
wits n.
|
|
6 |
General |
hızlıca harekete geçme yeteneği |
wits n.
|
|
7 |
General |
insanların çıkıp hızlıca geri girdiği sistem veya kuruluş |
revolving door n.
|
|
8 |
General |
hızlıca bakma |
look-in n.
|
|
9 |
General |
hızlıca yapılan inceleme |
look-over n.
|
|
10 |
General |
hızlıca ortadan kaldırma |
dispatch [us] n.
|
|
11 |
General |
hızlıca def etme |
dispatch [us] n.
|
|
12 |
General |
hızlıca ortadan kaldırma |
despatch [uk] n.
|
|
13 |
General |
hızlıca def etme |
despatch [uk] n.
|
|
14 |
General |
işini hızlıca halleden kimse |
rusher n.
|
|
15 |
General |
hızlıca terk etme |
scarper n.
|
|
16 |
General |
hızlıca yazı yazan kimse |
scribbler n.
|
|
|
17 |
General |
hızlıca geçme |
skip n.
|
|
18 |
General |
hızlıca yemek yemek |
grab a bite v.
|
|
19 |
General |
kitaba/dergiye hızlıca bir göz gezdirmek |
give it a quick read v.
|
|
20 |
General |
hızlıca yürümek |
walk briskly v.
|
|
21 |
General |
hızlıca göz atmak |
rake v.
|
|
22 |
General |
uzun adımlarla hızlıca yürümek |
lamp [scottish] v.
|
|
23 |
General |
(kabloyu) hızlıca çekmek |
twitch [dialect] v.
|
|
24 |
General |
(bir şeyi) kabloyla hızlıca çekmek |
twitch [dialect] v.
|
|
25 |
General |
bir şeyi hızlıca taramak |
run a comb through something v.
|
|
26 |
General |
hızlıca yazmak |
jot v.
|
|
27 |
General |
hızlıca geçip gitmek |
ensweep v.
|
|
28 |
General |
hızlıca konuşmak |
jerk v.
|
|
29 |
General |
hızlıca sarsmak |
jigger v.
|
|
30 |
General |
hızlıca kaçmak |
jink v.
|
|
31 |
General |
(taşıtın) hızlıca savrulmasına neden olmak |
jink v.
|
|
32 |
General |
bir şeyden hızlıca kaçmak |
jook [scotland/northern england] v.
|
|
33 |
General |
hızlıca gitmek |
jot v.
|
|
34 |
General |
hızlıca kalkmak |
hale [obsolete] v.
|
|
35 |
General |
hızlıca sürmek |
whig v.
|
|
36 |
General |
hızlıca hareket etmek veya çalışmak |
whig v.
|
|
37 |
General |
hızlıca getirmek |
hasten [obsolete] v.
|
|
38 |
General |
hızlıca incelemek |
gallop v.
|
|
39 |
General |
hızlıca gitmek |
hye v.
|
|
40 |
General |
hızlıca başlamak |
clap v.
|
|
41 |
General |
hızlıca suya daldırmak |
dap v.
|
|
42 |
General |
hızlıca çökmek |
degringolade v.
|
|
43 |
General |
hızlıca bozulmak |
degringolade v.
|
|
44 |
General |
hızlıca çökmek |
degringoler v.
|
|
45 |
General |
hızlıca bozulmak |
degringoler v.
|
|
46 |
General |
hızlıca elden çıkarmak |
dispatch [us] v.
|
|
47 |
General |
hızlıca yapmak |
dispatch [us] v.
|
|
48 |
General |
hızlıca elden çıkarmak |
despatch [uk] v.
|
|
49 |
General |
hızlıca yapmak |
despatch [uk] v.
|
|
50 |
General |
bir noktadan diğerine hızlıca geçmek |
run v.
|
|
51 |
General |
hızlıca yazmak |
run off v.
|
|
52 |
General |
(gevezelik ederken) dili hızlıca hareket ettirmek |
wag v.
|
|
53 |
General |
hızlıca uzaklaşmak |
cut v.
|
|
54 |
General |
hızlıca gelmek |
pop v.
|
|
55 |
General |
hızlıca dalmak |
pop v.
|
|
56 |
General |
hızlıca kalmak |
popcorn v.
|
|
|
57 |
General |
hızlıca zıplamak |
popcorn v.
|
|
58 |
General |
hızlıca öpmek |
peck v.
|
|
59 |
General |
hızlıca göndermek |
post [obsolete] v.
|
|
60 |
General |
tavaya koyup yüksek ateşte hızlıca kızartmak |
flash-fry v.
|
|
61 |
General |
hızlıca gitmek |
fleet v.
|
|
62 |
General |
(zamanı) hızlıca geçirmek |
fleet v.
|
|
63 |
General |
hızlıca terk etmek |
scoppet v.
|
|
64 |
General |
hızlıca ilerlemek |
scrieve [scotland] v.
|
|
65 |
General |
hızlıca not almak |
scriggle [dated] v.
|
|
66 |
General |
hızlıca kaçmak |
skelter v.
|
|
67 |
General |
hızlıca üzerinden geçmek |
skirr v.
|
|
68 |
General |
hızlıca üzerinden geçmek |
scur v.
|
|
69 |
General |
hızlıca üstünü giyinmek |
slip v.
|
|
70 |
General |
(hızlıca geri çekilerek) yumruktan kurtulmak |
slip v.
|
|
71 |
General |
hızlıca kapmak |
snag v.
|
|
72 |
General |
hızlıca yakalamak |
snag v.
|
|
73 |
General |
işi hızlıca ilerletmek |
spot promote v.
|
|
74 |
General |
hızlıca çıkıvermek |
squirt v.
|
|
75 |
General |
hızlıca koşmak |
streak v.
|
|
76 |
General |
hızlıca işini görmek |
streak v.
|
|
77 |
General |
(bir şeyi) hızlıca yapmayan |
unhasting adj.
|
|
78 |
General |
hızlıca olup biten |
hit-and-run adj.
|
|
79 |
General |
hızlıca yapılan |
drive-by adj.
|
|
80 |
General |
hızlıca yapılan |
drive-by adj.
|
|
81 |
General |
havada hızlıca yapılan |
flying adj.
|
|
82 |
General |
havadaymış gibi hızlıca yapılan |
flying adj.
|
|
83 |
General |
hızlıca hareket etmek için planlanmış |
flying adj.
|
|
84 |
General |
hızlıca geçen |
scudding adj.
|
|
85 |
General |
yüzeyi yoğun ısı ile hızlıca yanmış olan |
seared adj.
|
|
86 |
General |
hızlıca tamamlanan |
snapshot adj.
|
|
87 |
General |
çok hızlıca |
like magic adv.
|
|
Phrasals |
|
88 |
Phrasals |
hızlıca bir yolunu bulup yapmak |
clap up v.
|
|
89 |
Phrasals |
hızlıca ayarlamak |
knock up v.
|
|
90 |
Phrasals |
hızlıca okumak |
run off v.
|
|
91 |
Phrasals |
hızlıca icra etmek |
run off v.
|
|
92 |
Phrasals |
hızlıca söyleyivermek |
toss off v.
|
|
93 |
Phrasals |
hızlıca üretmek |
throw off v.
|
|
94 |
Phrasals |
hızlıca yapıvermek |
knock out v.
|
|
95 |
Phrasals |
hızlıca tüketmek |
polish off v.
|
|
96 |
Phrasals |
hızlıca sona doğru ilerlemek |
draw in v.
|
|
97 |
Phrasals |
hızlıca yapıp bitirmek |
knock off v.
|
|
98 |
Phrasals |
(kumaşı) hızlıca dikmek |
run up v.
|
|
99 |
Phrasals |
(bir dizi sayıyı) hızlıca toplamak |
run up v.
|
|
100 |
Phrasals |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak |
browse over v.
|
|
101 |
Phrasals |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak |
browse over something v.
|
|
102 |
Phrasals |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak |
browse through something v.
|
|
103 |
Phrasals |
bir şeyi çabucak/hızlıca yapmak |
race through v.
|
|
104 |
Phrasals |
hızlıca halletmek |
zip through v.
|
|
105 |
Phrasals |
hızlıca yükselmek |
soar up v.
|
|
106 |
Phrasals |
hızlıca gitmek |
barrel along v.
|
|
107 |
Phrasals |
miğdeye indirmek / hızlıca yemek |
hook something down v.
|
|
108 |
Phrasals |
(hızlıca) bir şeyler giymek |
throw oneself into v.
|
|
109 |
Phrasals |
hızlıca yemek |
get down v.
|
|
110 |
Phrasals |
hızlıca mideye indirmek |
get down v.
|
|
111 |
Phrasals |
hızlıca itmek/bastırmak |
punch down v.
|
|
112 |
Phrasals |
hızlıca/kısa süreliğine gidip gelmek |
scoot down v.
|
|
113 |
Phrasals |
(birinin) kıyafetlerini hızlıca çıkartmak |
shuck down [us/canada] v.
|
|
114 |
Phrasals |
hızlıca mideye indirmek |
slam down v.
|
|
115 |
Phrasals |
aceleyle/hızlıca/çabucak içmek |
suck down v.
|
|
116 |
Phrasals |
hızlıca mideye indirmek |
toss down v.
|
|
117 |
Phrasals |
kolayca/hızlıca yapıvermek |
toss off v.
|
|
118 |
Phrasals |
kolayca/hızlıca bitirivermek |
toss off v.
|
|
119 |
Phrasals |
(laf, iş) hızlıca bir şey yumurtlamak |
toss something off v.
|
|
120 |
Phrasals |
bir şeyi kolayca/hızlıca yapıvermek |
toss something off v.
|
|
121 |
Phrasals |
çabucak/hızlıca/hemen yapmak |
toss off v.
|
|
122 |
Phrasals |
kolayca/hızlıca yapıvermek |
toss off v.
|
|
123 |
Phrasals |
kolayca/hızlıca bitirivermek |
toss off v.
|
|
124 |
Phrasals |
bir şeyi çabucak/hızlıca yapmak |
toss something off v.
|
|
125 |
Phrasals |
hızlıca yazıp yollamak |
fire off v.
|
|
126 |
Phrasals |
hızlıca yazıp yollamak |
fire off v.
|
|
127 |
Phrasals |
hızlıca iletişim kurmak |
fire off v.
|
|
128 |
Phrasals |
hızlıca temas kurmak |
fire off v.
|
|
129 |
Phrasals |
hızlıca akmak |
spring forth v.
|
|
130 |
Phrasals |
hızlıca terk etmek |
dip out v.
|
|
131 |
Phrasals |
bir giysiyi hızlıca çıkarmak |
slip out v.
|
|
132 |
Phrasals |
bir giysiyi hızlıca çıkarmak |
slip out of v.
|
|
133 |
Phrasals |
hızlıca çıkarmak |
bat out v.
|
|
134 |
Phrasals |
arkasını hızlıca kolaçan etmek |
glance back v.
|
|
135 |
Phrasals |
kendine bakan birine dönüp hızlıca/bir anlığına bakmak |
glance back v.
|
|
136 |
Phrasals |
hızlıca dönüp arkasındakine bakmak |
glance back v.
|
|
137 |
Phrasals |
(birinin) vücudundan hızlıca geçip çıkmak |
go through (one) v.
|
|
138 |
Phrasals |
hızlıca tüketmek |
go through something v.
|
|
139 |
Phrasals |
hızlıca girişmek |
jump on v.
|
|
140 |
Phrasals |
hızlıca bir şey yaratmak |
knock something out v.
|
|
141 |
Phrasals |
hızlıca yazmak |
knock something out v.
|
|
142 |
Phrasals |
hızlıca yazmak |
knock something off v.
|
|
143 |
Phrasals |
kuzeyde bir yere hızlıca veya kısa süreliğine seyahat etmek |
zip up v.
|
|
144 |
Phrasals |
yüksekte bir yere hızlıca veya kısa süreliğine çıkmak |
zip up v.
|
|
145 |
Phrasals |
hızlıca girip çıkmak |
run into v.
|
|
146 |
Phrasals |
(bir şeyi) alıp hızlıca gelmek |
run over with (something) v.
|
|
147 |
Phrasals |
hızlıca (bir vaziyete) geçmek |
snap into (something) v.
|
|
148 |
Phrasals |
hızlıca (bir vaziyete) geçirmek |
snap into (something) v.
|
|
149 |
Phrasals |
hızlıca arka arkaya dizmek |
string together v.
|
|
150 |
Phrasals |
hızlıca bir şeye ulaşmak |
vault into v.
|
|
151 |
Phrasals |
hızlıca ters yöne döndürmek |
wheel around v.
|
|
152 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca bakıvermek |
peek in on (someone or something) v.
|
|
153 |
Phrasals |
uğrayıp hızlıca (birini/bir şeyi) kontrol etmek |
peek in on (someone or something) v.
|
|
154 |
Phrasals |
hızlıca (birine/bir şeye) bakıp çıkmak |
peek in on (someone or something) v.
|
|
155 |
Phrasals |
hızlıca girip çıkmak |
run in v.
|
|
156 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) girmek |
waltz into (some place) v.
|
|
157 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) dalmak |
waltz into (some place) v.
|
|
158 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) girmek |
waltz in (some place) v.
|
|
159 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) dalmak |
waltz in (some place) v.
|
|
160 |
Phrasals |
hızlıca gitmek |
nip off v.
|
|
161 |
Phrasals |
hızlıca kafada bir şey kurmak |
patch together v.
|
|
162 |
Phrasals |
bir şeyi hızlıca/hemen (birine/bir şeye) götürmek |
run down to (someone or something) v.
|
|
163 |
Phrasals |
hızlıca/hemen (bir yere/şeye) gitmek |
run down to (something) v.
|
|
164 |
Phrasals |
hızlıca/hemen birine/bir şeye gitmek |
run down to someone or something v.
|
|
165 |
Phrasals |
hızlıca/hemen birine/bir şeye gelmek |
run down to someone or something v.
|
|
166 |
Phrasals |
hızlıca/hemen gitmek |
run down to v.
|
|
167 |
Phrasals |
hızlıca bir şeyin üzerinden kaydırmak |
slip over v.
|
|
168 |
Phrasals |
hızlıca söylemek |
spurt out v.
|
|
169 |
Phrasals |
hızlıca bir şey dışı bırakmak |
sweep out of (something or some place) v.
|
|
170 |
Phrasals |
hızlı hızlı/hızlıca bitirmek |
whip through v.
|
|
171 |
Phrasals |
hızlı hızlı/hızlıca tamamlamak |
whip through v.
|
|
172 |
Phrasals |
bir şeyi hızlı hızlı/hızlıca bitirmek |
whip through something v.
|
|
173 |
Phrasals |
bir şeyi hızlı hızlı/hızlıca tamamlamak |
whip through something v.
|
|
174 |
Phrasals |
hızlıca okumak |
whip through v.
|
|
175 |
Phrasals |
hızlıca göz atmak |
whip through v.
|
|
176 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızlıca titretmek |
jar on (something) v.
|
|
177 |
Phrasals |
birini hızlıca/aniden almak |
sweep off v.
|
|
178 |
Phrasals |
(bir şeye) hızlıca vurmak |
knock on (something) v.
|
|
179 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) girip çıkmak |
run into (some place) v.
|
|
180 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) getirmek/götürmek |
run into (some place) v.
|
|
181 |
Phrasals |
hızlıca geçip gitmek |
breeze along v.
|
|
182 |
Phrasals |
hızlıca/çabucak bir şey dikmek |
run something up v.
|
|
183 |
Phrasals |
hızlıca bitirmek |
bang out v.
|
|
184 |
Phrasals |
hızlıca klavyede/bilgisayarda yazmak |
bang out v.
|
|
185 |
Phrasals |
hızlıca yazmak |
bash out v.
|
|
186 |
Phrasals |
konuşmacının yukarısındaki bir şeyi hızlıca çekmek |
haul down v.
|
|
187 |
Phrasals |
hızlıca gezmek |
bomb around v.
|
|
188 |
Phrasals |
hızlıca/çabucak gitmek |
boogie down v.
|
|
189 |
Phrasals |
hızlıca/çabucak (bir yere) gitmek |
boogie down to (some place) v.
|
|
190 |
Phrasals |
hızlıca/hızla yapmak |
breeze through v.
|
|
191 |
Phrasals |
yanından hızlıca sürtünerek geçmek |
brush by v.
|
|
192 |
Phrasals |
hızlıca göz gezdirip hataları kontrol etmek |
look over v.
|
|
193 |
Phrasals |
saçını hızlıca taramak |
comb through v.
|
|
194 |
Phrasals |
(bir şey) içerisinde hızlıca akmak/hareket etmek |
course through (something) v.
|
|
195 |
Phrasals |
(bir şey) içerisinde hızlıca yayılmak |
course through (something) v.
|
|
196 |
Phrasals |
(bir şeyde) hızlıca yayılmak |
course through (something) v.
|
|
197 |
Phrasals |
hızlıca ve kolaylıkla okumak |
cruise through v.
|
|
198 |
Phrasals |
bir şeyi hızlıca yapmak |
dash something off v.
|
|
199 |
Phrasals |
bir şeyi hızlıca tüketmek |
eat something up v.
|
|
200 |
Phrasals |
bir şeyi hızlıca eritmek |
eat something up v.
|
|
201 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca (bir şey) göstermek |
flash (something) at (someone or something) v.
|
|
202 |
Phrasals |
hızlıca göstermek |
flash around v.
|
|
203 |
Phrasals |
hızlıca bir sayfaya gelmek |
flick over v.
|
|
204 |
Phrasals |
sayfaları hızlıca çevirip bir sayfayı açmak |
flick over v.
|
|
205 |
Phrasals |
hızlıca bir sayfayı açmak |
flick over v.
|
|
206 |
Phrasals |
(bir şeye) hızlıca/hızlı hızlı göz atmak |
flick through (something) v.
|
|
207 |
Phrasals |
aniden/hızlıca bir duruma girmek |
fly into v.
|
|
208 |
Phrasals |
hızlıca kullanmak |
run through v.
|
|
209 |
Phrasals |
hızlıca uzaklaşmak |
rush away v.
|
|
210 |
Phrasals |
hızlıca uzaklaşmak |
rush off v.
|
|
211 |
Phrasals |
(bir yere) hızlıca göz atmak |
glance around (some place) v.
|
|
212 |
Phrasals |
(bir şeye/yere) hızlıca göz atmak |
glance around (some thing or place) v.
|
|
213 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak/bakmak |
glance at (someone or something) v.
|
|
214 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak/göz gezdirmek |
glance at (someone or something) v.
|
|
215 |
Phrasals |
arkasındaki (birini/bir şeyi) hızlıca kolaçan etmek |
glance back at (someone or something) v.
|
|
216 |
Phrasals |
hızlıca dönüp arkasındaki (birine/bir şeye) bakmak |
glance back at (someone or something) v.
|
|
217 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak |
glance over at (someone or something) v.
|
|
218 |
Phrasals |
(bir şeye) hızlıca göz atmak |
glance through (something) v.
|
|
219 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi) aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek |
hurry (someone or something) in(to some place) v.
|
|
220 |
Phrasals |
(birinin/bir şeyin yanına/bir yere) hızlıca dönmek |
hurry back to (someone or something) v.
|
|
221 |
Phrasals |
hızlıca/hemen (bir yere) inmek |
hurry down (to some place) v.
|
|
222 |
Phrasals |
aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek |
hurry in v.
|
|
223 |
Phrasals |
hızlıca yukarı kaldırmak/itmek |
jam up v.
|
|
224 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden/durumdan) hemen/hızlıca çıkarmak |
jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
|
|
225 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızlıca incelemek |
look through (something) v.
|
|
226 |
Phrasals |
hızlıca (birine/bir şeye) doğru yönelmek |
make for (somewhere or something) v.
|
|
227 |
Phrasals |
hızlıca bir yere yönelmek |
make for somewhere v.
|
|
228 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakmak |
peek at (someone or something) v.
|
|
229 |
Phrasals |
hızlıca bir bakmak |
peek in v.
|
|
230 |
Phrasals |
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakmak |
peep at (someone or something) v.
|
|
231 |
Phrasals |
hızlıca bir bakmak |
peep in v.
|
|
232 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızlıca bitirmeye çalışmak |
race through (something) v.
|
|
233 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızlıca/hızlı hızlı geçmek |
rattle through (something) v.
|
|
234 |
Phrasals |
hızlıca mideye indirmek |
ravin down [obsolete] v.
|
|
235 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızlıca çalmak/ilerletmek/prova etmek |
romp through (something) v.
|
|
236 |
Phrasals |
(bir şeyi) çabucak/hızlıca geçmek |
run through (something) v.
|
|
237 |
Phrasals |
(bir şeyde) hızlıca ilerlemek |
run through (something) v.
|
|
238 |
Phrasals |
(bir şeyin) hepsini hemen/hızlıca bitirmek |
run through (something) v.
|
|
239 |
Phrasals |
(bir şeyin) hepsini hemen/hızlıca tüketmek |
run through (something) v.
|
|
240 |
Phrasals |
hızlıca (bir şeye) erişmeye çalışmak |
rush for (someone or something) v.
|
|
241 |
Phrasals |
(bir şeyi) hızla/hızlıca tüketmek |
sail through (something) v.
|
|
242 |
Phrasals |
bir şeyi hızlıca mideye indirmek |
scarf something down v.
|
|
243 |
Phrasals |
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek |
scooch over to (something or some place) v.
|
|
244 |
Phrasals |
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek |
scoot down to (something or some place) v.
|
|
245 |
Phrasals |
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek |
scoot over to (something or some place) v.
|
|
246 |
Phrasals |
(bir yere) hızlıca göz gezdirmek |
glance around (some place) v.
|
|
247 |
Phrasals |
(bir şeye/yere) hızlıca göz gezdirmek |
glance around (some thing or place) v.
|
|
248 |
Phrasals |
hızlıca ele almak |
skate over v.
|
|
249 |
Phrasals |
(bir şeyin) hızlıca üzerinden geçmek |
skim over (something) v.
|
|
250 |
Phrasals |
(bir şeyin) hızlıca üzerinden geçmek |
skim through (something) v.
|
|
251 |
Phrasals |
hızlıca (bir yere) girmek |
slip into (something or some place) v.
|
|
252 |
Phrasals |
hızlıca atmak/geçirmek |
slip through v.
|
|
253 |
Phrasals |
hızlıca/aceleyle üzerinden geçmek |
speed through v.
|
|
254 |
Phrasals |
hızlıca ilerlemek |
whiz through v.
|
|
255 |
Phrasals |
hızlıca tamamlamak |
whiz through v.
|
|
256 |
Phrasals |
(yiyeceği/içeceği) hızlıca gömmek/mideye indirmek |
wolf something down v.
|
|
257 |
Phrasals |
hızlıca yemek yemek |
hork down v.
|
|
258 |
Phrasals |
hızlıca yazmak |
jot something down v.
|
|
259 |
Phrasals |
klavyede hızlıca yazmak |
pound out v.
|
|
260 |
Phrasals |
hızlıca bestelemek |
pound out v.
|
|
261 |
Phrasals |
(bir şeye) hızlıca yaklaşmak |
bear down upon v.
|
|
Proverb |
|
262 |
Proverb |
gösterişli/asil bir şey çok hızlıca komik bir şeye dönüşebilir |
from the sublime to the ridiculous is only a step
|
|
Colloquial |
|
263 |
Colloquial |
hızlıca yıkanma |
cat-lick n.
|
|
264 |
Colloquial |
hızlıca bakma |
a fleeting glance n.
|
|
265 |
Colloquial |
hızlıca bakma |
a quick glance n.
|
|
266 |
Colloquial |
hızlıca yapılan şey |
a fast one n.
|
|
267 |
Colloquial |
hızlıca göz atma |
look-see n.
|
|
268 |
Colloquial |
hızlıca göz gezdirme |
look-see n.
|
|
269 |
Colloquial |
özellikle at taşıyan römorklarda hayvanlarla uğraşanların hızlıca temizlenebilmesi için bulunan basit bir duş |
cowboy shower n.
|
|
270 |
Colloquial |
hızlıca içki içme, yemek yeme |
fast one n.
|
|
271 |
Colloquial |
bir yerden diğerine hızlıca hareket edecek şekilde organize olmuş grev gözcüsü |
flying picket n.
|
|
272 |
Colloquial |
(bir mesafeyi) hızlıca gitmek |
eat up v.
|
|
273 |
Colloquial |
bir şeyi hızlıca yapmak |
crank something out v.
|
|
274 |
Colloquial |
hızlıca yapmak |
bash out [brit] v.
|
|
275 |
Colloquial |
hızlıca bir araya getirmek |
knock up v.
|
|
276 |
Colloquial |
hızlıca kurmak |
knock up v.
|
|
277 |
Colloquial |
hemen/hızlıca gitmek |
blow v.
|
|
278 |
Colloquial |
hızlıca hareket etmek |
rustle [canada] [us] v.
|
|
279 |
Colloquial |
hızlıca yola koyulmak |
peg it v.
|
|
280 |
Colloquial |
hızlıca (aşağıdaki bir yer) gitmek |
zip down v.
|
|
281 |
Colloquial |
hızlıca inmek |
zip down v.
|
|
282 |
Colloquial |
hızlıca hazırlanmış |
back-of-the-envelope adj.
|
|
283 |
Colloquial |
hızlıca yap |
get it over with expr.
|
|
284 |
Colloquial |
hızlıca öğrenirsin/kaparsın |
you'll get onto it expr.
|
|
285 |
Colloquial |
çabuk/hızlıca buraya gel! |
get your tail here fast! exclam.
|
|
286 |
Colloquial |
çabuk/hızlıca buraya gel! |
get your tail here immediately! exclam.
|
|
287 |
Colloquial |
çabuk/hızlıca buraya gel! |
get your tail here now! exclam.
|
|
Idioms |
|
288 |
Idioms |
boksta hızlıca arka arkaya atılan iki yumruk |
one-two punch n.
|
|
289 |
Idioms |
hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkama |
top and tail [uk] n.
|
|
290 |
Idioms |
düşünmeden/hızlıca karar verilen bir an |
a weak moment n.
|
|
291 |
Idioms |
düşünmeden/hızlıca karar verilen bir an |
a moment of weakness n.
|
|
292 |
Idioms |
hızlıca bakma |
fleeting glance n.
|
|
293 |
Idioms |
hızlıca çok para kazanma |
get-rich-quick n.
|
|
294 |
Idioms |
saçını hızlıca fırçalamak/taramak |
run a brush through (one's) hair v.
|
|
295 |
Idioms |
saçını hızlıca taramak |
run a comb through (one's) hair v.
|
|
296 |
Idioms |
fiyatı hızlıca yükselmek |
go into orbit v.
|
|
297 |
Idioms |
hızlıca bakmak |
take a peek v.
|
|
298 |
Idioms |
saçını hızlıca taramak |
run a comb through something v.
|
|
299 |
Idioms |
hızlıca mideye indirmek |
nurse (one's) drink v.
|
|
300 |
Idioms |
(birine) hızlıca bakmak |
flash (one) a look v.
|
|
301 |
Idioms |
hızlıca ölüme yaklaşmak |
fade fast v.
|
|
302 |
Idioms |
hastalıktan/yaralanmadan dolayı ölümü hızlıca yaklaşmak |
fade fast v.
|
|
303 |
Idioms |
hızlıca ölüme doğru gitmek |
fade fast v.
|
|
304 |
Idioms |
hızlıca gözen kaybolmak |
fade fast v.
|
|
305 |
Idioms |
hızlıca eriyip gitmek |
fade fast v.
|
|
306 |
Idioms |
hızlıca çözünmek |
fade fast v.
|
|
307 |
Idioms |
hızlıca dağılmak |
fade fast v.
|
|
308 |
Idioms |
hızlıca yok olmak/etmek |
fade fast v.
|
|
309 |
Idioms |
hızlıca ortadan kaybolmak |
fade fast v.
|
|
310 |
Idioms |
hızlıca unutulup gitmek |
fade fast v.
|
|
311 |
Idioms |
hızlıca gelir/fayda elde etmek için aileden kalan değerli şeyleri satmak |
sell the family silver v.
|
|
312 |
Idioms |
hızlıca bir yere gitmek |
get (one's) tail (somewhere) v.
|
|
313 |
Idioms |
hızlıca yetişmek |
get (one's) tail (somewhere) v.
|
|
314 |
Idioms |
hızlıca bir karar vermeye zorlamak |
force the issue v.
|
|
315 |
Idioms |
hızlıca karar vermeye mecbur etmek |
force the issue v.
|
|
316 |
Idioms |
hızlıca başka bir şeye odaklanmak |
change gear v.
|
|
317 |
Idioms |
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak |
steal a glance (at somebody/something) v.
|
|
318 |
Idioms |
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak |
steal a look (at somebody/something) v.
|
|
319 |
Idioms |
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak |
go through one v.
|
|
320 |
Idioms |
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak |
go right through one (like a dose of salts) v.
|
|
321 |
Idioms |
hızlıca yapıp bitirmek |
make the fur fly v.
|
|
322 |
Idioms |
hızlıca yanından geçmesine izin vermek |
let slide by v.
|
|
323 |
Idioms |
hızlıca yanından geçmesine izin vermek |
let slip by v.
|
|
324 |
Idioms |
(birini/bir şeyi) hızlıca bertaraf etmek |
make quick work of (someone or something) v.
|
|
325 |
Idioms |
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek |
wing your way (to...) v.
|
|
326 |
Idioms |
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek |
wing its way (to...) v.
|
|
327 |
Idioms |
hızlıca halledivermek |
knock out v.
|
|
328 |
Idioms |
hızlıca bir öpücük kondurmak |
steal a kiss v.
|
|
329 |
Idioms |
hızlıca dönmek/değişmek |
turn on a sixpence [uk] v.
|
|
330 |
Idioms |
hızlıca kontrol edilmek |
get the once-over v.
|
|
331 |
Idioms |
hızlıca incelemek |
run the rule over [uk] v.
|
|
332 |
Idioms |
hızlıca gözden geçirmek |
run the rule over [uk] v.
|
|
333 |
Idioms |
hızlıca uygun/doğru olup olmadığını denetlemek |
run the rule over [uk] v.
|
|
334 |
Idioms |
(bir şeye) hızlıca bakmak |
throw an eye on (something) v.
|
|
335 |
Idioms |
(bir şeye) hızlıca bakmak |
throw an eye over (something) v.
|
|
336 |
Idioms |
vücudu hızlıca aşağı yukarı ve sağa sola hareket ettirmek |
bob and weave v.
|
|
337 |
Idioms |
hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkamak |
top and tail [uk] v.
|
|
338 |
Idioms |
hızlıca bir şeyler yemek |
bite (to eat) v.
|
|
339 |
Idioms |
(birinin/bir şeyin) yanından hızlıca sürtünerek geçmek |
brush past (someone or something) v.
|
|
340 |
Idioms |
(bir şeye) hızlıca göz atmak |
cast an eye over (something) v.
|
|
341 |
Idioms |
(bir şeye) hızlıca göz atmak |
cast one's eye over (something) v.
|
|
342 |
Idioms |
hızlıca göz atmak |
cast your eye v.
|
|
343 |
Idioms |
hızlıca bakmak |
cast your eye v.
|
|
344 |
Idioms |
hızlıca göz atmak |
cast your eyes v.
|
|
345 |
Idioms |
hızlıca bakmak |
cast your eyes v.
|
|
346 |
Idioms |
hızlıca göz atmak |
cast an eye v.
|
|
347 |
Idioms |
hızlıca bakmak |
cast an eye v.
|
|
348 |
Idioms |
(bir şeye) hızlıca göz atmak |
give (something) a once-over v.
|
|
349 |
Idioms |
(bir şeyi) hızlıca gözden geçirmek |
give (something) a once-over v.
|
|
350 |
Idioms |
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak |
give somebody/something the once-over v.
|
|
351 |
Idioms |
birini/bir şeyi hızlıca bir gözden geçirmek |
give somebody/something the once-over v.
|
|
352 |
Idioms |
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak |
give somebody/something a once-over v.
|
|
353 |
Idioms |
birini/bir şeyi hızlıca bir gözden geçirmek |
give somebody/something a once-over v.
|
|
354 |
Idioms |
bir şeyi hızlıca/çabucak temizlemek |
give something a once-over v.
|
|
355 |
Idioms |
bir şeyi hızlıca/çabucak temizlemek |
give something the once-over v.
|
|
356 |
Idioms |
birini/bir şeyi hızlıca gözden geçirmek |
give someone/something the once-over v.
|
|
357 |
Idioms |
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak |
give someone/something the once-over v.
|
|
358 |
Idioms |
birini/bir şeyi hızlıca gözden geçirmek |
give someone/something a once-over v.
|
|
359 |
Idioms |
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak |
give someone/something a once-over v.
|
|
360 |
Idioms |
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak |
go right through one v.
|
|
361 |
Idioms |
hızlıca (bir şey) yemek |
have a bite v.
|
|
362 |
Idioms |
çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak |
have a word v.
|
|
363 |
Idioms |
(biriyle bir şey hakkında) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak |
have a word (with somebody) (about something) v.
|
|
364 |
Idioms |
(biriyle) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak |
have a word in (one's) ear v.
|
|
365 |
Idioms |
(biriyle) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak |
have a word in someone's ear v.
|
|
366 |
Idioms |
yemeğini hızlıca mideye indirmek |
inhale (one's) food v.
|
|
367 |
Idioms |
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak |
knock something together v.
|
|
368 |
Idioms |
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak |
throw something together v.
|
|
369 |
Idioms |
hızlıca kaçmak/tüymek |
make a bolt for it/something v.
|
|
370 |
Idioms |
hızlıca kaçmak/tüymek |
make a dash for it/something v.
|
|
371 |
Idioms |
(birini/bir şeyi) hızlıca/hemen halletmek |
make fast work of (someone or something) v.
|
|
372 |
Idioms |
(birinden/bir şeyden) hızlıca/hemen kurtulmak |
make fast work of (someone or something) v.
|
|
373 |
Idioms |
(bir şeyin) hemen/hızlıca tüketmek |
make fast work of (something) v.
|
|
374 |
Idioms |
(bir şeyi) hemen/hızlıca bitirmek |
make fast work of (something) v.
|
|
375 |
Idioms |
bir şeyi hızlıca halletmek/bitirmek |
make short work of something v.
|
|
376 |
Idioms |
hızlıca yapıp bitirmek |
make the sparks fly v.
|
|
377 |
Idioms |
(biri/bir şey üzerinde/hakkında) hızlıca hüküm vermek |
pass judgment (on someone or something) v.
|
|
378 |
Idioms |
(biri/bir şey üzerinde/hakkında) hızlıca hüküm vermek |
pass sentence (on someone or something) v.
|
|
379 |
Idioms |
hızlıca şişmanlamak |
pile the pounds on v.
|
|
380 |
Idioms |
farkında olmadan/ hızlıca |
in a blur adv.
|
|
381 |
Idioms |
hazırlık yapmadan hızlıca |
rough and ready expr.
|
|
382 |
Idioms |
hızlıca ve dümdüz |
like a martin to its gourd [dated] [us] expr.
|
|
383 |
Idioms |
hızlıca ve dümdüz |
like a martin to his gourd [dated] [us] expr.
|
|
384 |
Idioms |
hızlıca ulaşılabilecek kalıcı bir çözüm yok |
there is no quick fix expr.
|
|
Speaking |
|
385 |
Speaking |
neden etrafa hızlıca bir göz atmıyorsun |
why don't you take a quick look around expr.
|
|
386 |
Speaking |
neden etrafa hızlıca bir bakmıyorsun |
why don't you take a quick look around expr.
|
|
387 |
Speaking |
zaman hızlıca geçti |
the time passed quickly expr.
|
|
388 |
Speaking |
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz? |
I'd like (to have) a word with you? expr.
|
|
389 |
Speaking |
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz? |
could I have a word with you? expr.
|
|
Trade/Economic |
|
390 |
Trade/Economic |
bir girişime hızlıca kar edebilmek için kısa vadeli yatırım yapma |
carpetbagging n.
|
|
391 |
Trade/Economic |
mal veya ürünleri hızlıca alıp satarak kar eden kimse |
pinhooker n.
|
|
392 |
Trade/Economic |
spekülatörün hızlıca yaptığı bir işlemden elde ettiği küçük kazanç |
scalp n.
|
|
393 |
Trade/Economic |
hızlıca küçük karlar elde etmek için alıp satmak |
scalp v.
|
|
Technical |
|
394 |
Technical |
drenaj borularını temizlemek üzere hızlıca boşaltılabilen su deposu |
flush tank n.
|
|
Computer |
|
395 |
Computer |
(ikonu, pencereyi) hızlıca kaydırmak |
snap v.
|
|
Aeronautic |
|
396 |
Aeronautic |
inişteki uçağın süzülüş açısını yerle temas eder etmez burnunu kaldırarak hızlıca azaltıp yatay hale getirme |
flare-out n.
|
|
Marine |
|
397 |
Marine |
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabaka |
thermocline n.
|
|
398 |
Marine |
(güçlü esen rüzgara karşı) yelken açarak hızlıca ilerlemek |
spoom v.
|
|
Medical |
|
399 |
Medical |
vitamin eksikliğinin hızlıca giderilmesi |
refection n.
|
|
Printing |
|
400 |
Printing |
(sayfa) hızlıca işlem uygulanabilir |
phat adj.
|
|
Food Engineering |
|
401 |
Food Engineering |
hızlıca dondurulup saklanabilmesi için ekmeğin ya da hamurun kısmen pişirilmesi |
parbaking n.
|
|
402 |
Food Engineering |
hızlıca enerji açığa çıkaran (besin, kimyasal madde) |
quick-release adj.
|
|
Gastronomy |
|
403 |
Gastronomy |
hızlıca içilen içki |
quickie n.
|
|
404 |
Gastronomy |
hızlıca içilen içki |
quick one [uk] n.
|
|
405 |
Gastronomy |
hızlıca hazırlanan yiyeceğe ait veya ilgili |
short-order adj.
|
|
Physics |
|
406 |
Physics |
açık havada hızlıca su kaynatmakta kullanılan bir cihaz |
thermette [nz] n.
|
|
407 |
Physics |
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakaya ait |
thermoclinal adj.
|
|
408 |
Physics |
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakayla ilgili |
thermoclinal adj.
|
|
409 |
Physics |
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakayı içeren |
thermoclinal adj.
|
|
Chemistry |
|
410 |
Chemistry |
havada hızlıca oksitlenip su ile reaksiyona giren gümüş-beyaz renkte metalik bir element |
potassium n.
|
|
Biology |
|
411 |
Biology |
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi |
theory of punctuated equilibrium n.
|
|
412 |
Biology |
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi |
punctuated equilibrium n.
|
|
413 |
Biology |
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması |
freeze etching n.
|
|
414 |
Biology |
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması |
freeze fracturing n.
|
|
Biochemistry |
|
415 |
Biochemistry |
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması |
freeze-etching n.
|
|
Social Sciences |
|
416 |
Social Sciences |
belirli bir kültürün bir alana hızlıca yayıldığı zaman dilimi |
horizon n.
|
|
Military |
|
417 |
Military |
hedefleri hızlıca hizalama ve dost güçlere koruma sağlama amaçlı alınan önlemler |
fire support coordinating measure n.
|
|
418 |
Military |
bir noktadan diğerine hızlıca hareket etmesi için oluşturulmuş bölük |
flying camp n.
|
|
419 |
Military |
ana komutanlıktan uzakta bulunan ve bir yerden diğerine hızlıca hareket edebilen gemi filosu |
flying squadron n.
|
|
420 |
Military |
serbest ve hızlıca hareket edebilen |
mobile adj.
|
|
Sport |
|
421 |
Sport |
ağırlığı hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırma |
jerk n.
|
|
422 |
Sport |
birkaç kriket kalesinin art arda hızlıca düşmesi |
rot n.
|
|
423 |
Sport |
(ağırlığı) hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırmak |
jerk v.
|
|
424 |
Sport |
ağırlığı hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırmak |
jerk v.
|
|
425 |
Sport |
(kriket topu) hızlıca gitmek |
shoot v.
|
|
426 |
Sport |
(rakip darbesinden kaçmak için) hızlıca yana kaymak |
slip v.
|
|
427 |
Sport |
(kriket) topu hızlıca gönderen atıcı |
fast adj.
|
|
Football |
|
428 |
Football |
oyun kurucunun top ile hızlıca hücum çizgisine döndüğü bir hamle |
sneak n.
|
|
429 |
Football |
(futbol topunu) elle hızlıca oyuna sokmak |
snap v.
|
|
430 |
Football |
(oyun kurucu) hızlıca koşarak gol çizgisinden sayı almak |
sneak (over) v.
|
|
Baseball |
|
431 |
Baseball |
hızlıca yere çakılan uçan top |
sinker n.
|
|
432 |
Baseball |
hızlıca yere çakılan uçan top |
sinkerball n.
|
|
Boxing |
|
433 |
Boxing |
hızlıca arka arkaya atılan iki yumruk |
one-two n.
|
|
Card |
|
434 |
Card |
hızlıca kart karıştırma |
shuffling n.
|
|
435 |
Card |
kartları hızlıca karma |
shuffling n.
|
|
436 |
Card |
(pokerde) hızlıca birkaç el kazanıp çıkmak |
hit-and-run v.
|
|
437 |
Card |
(iskambil kağıtlarını) hızlıca karıştırmak |
ruffle v.
|
|
Music |
|
438 |
Music |
org ile hızlıca çalınan parça |
toccata n.
|
|
439 |
Music |
bir notanın kendisinden bir derece düşük nota ile hızlıca değiştirilmesiyle oluşturulan melodik ses |
lower mordent n.
|
|
440 |
Music |
(salon dansında) ayakların hızlıca üst üste atıldığı bir dans adımı |
fish tail n.
|
|
441 |
Music |
(müzikal kompozisyonun bir bölümünü) hızlıca icra etmek |
run v.
|
|
442 |
Music |
(notayı) hızlıca üst üste çalmak |
shake v.
|
|
443 |
Music |
keman yayını hızlıca sıçratarak yapılan |
saltando adj.
|
|
444 |
Music |
keman yayını hızlıca sıçratarak yapılan |
saltato adj.
|
|
445 |
Music |
keman yayını hızlıca sıçratarak |
saltando adv.
|
|
446 |
Music |
keman yayını hızlıca sıçratarak |
saltato adv.
|
|
447 |
Music |
sayfayı hızlıca çevir |
volte subito expr.
|
|
448 |
Music |
sayfayı hızlıca çevir |
volti subito expr.
|
|
Cinema |
|
449 |
Cinema |
hızlıca değişen resim dizisi |
phantasmagoria n.
|
|
450 |
Cinema |
(film çekerken) hızlıca bir sahneden diğerine geçmek |
cut away v.
|
|
Archaic |
|
451 |
Archaic |
hızlıca git-gel yapan gezgin |
poster n.
|
|
452 |
Archaic |
hızlıca ve genellikle çapraz şekilde hareket etmek |
glint v.
|
|
453 |
Archaic |
hızlıca geçmek |
scud v.
|
|
Ornithology |
|
454 |
Ornithology |
yerde hızlıca yürüyen bir kuş |
runner n.
|
|
Slang |
|
455 |
Slang |
hemen/hızlıca duşa girip çıkma |
cowboy shower n.
|
|
456 |
Slang |
bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek |
bug out v.
|
|
457 |
Slang |
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak |
bug out v.
|
|
458 |
Slang |
bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek |
make like a bee and buzz off v.
|
|
459 |
Slang |
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak |
make like a bee and buzz off v.
|
|
460 |
Slang |
hızlıca tuvalete gidip gelmek |
pop to the loo v.
|
|
461 |
Slang |
hızlıca ortaya bir şey çıkartmak |
hack out v.
|
|
462 |
Slang |
hızlıca ortaya çıkarmak |
bust out v.
|
|
463 |
Slang |
hızlıca sıçmak |
pinch (one) off v.
|
|
464 |
Slang |
hızlıca kakasını yapmak |
pinch (one) off v.
|
|
465 |
Slang |
hızlıca tuvaletini yapmak |
pinch (one) off v.
|
|
466 |
Slang |
bir yeri hızlıca terk etmek |
make like a banana and split v.
|
|
467 |
Slang |
bir yerden hızlıca ayrılmak |
make like a banana and split v.
|
|
468 |
Slang |
hızlıca (bir yere) yetişmek |
get (one's) ass (somewhere) v.
|
|
469 |
Slang |
hızlıca (bir yere) yetişmek |
get (one's) butt (some place) v.
|
|
470 |
Slang |
hızlıca içmek |
guzzle down v.
|
|
471 |
Slang |
(alkollü içkiyi) hızlıca içmek |
slam (back) v.
|
|
472 |
Slang |
(alkollü içkiyi) hızlıca içmek |
slam (down) v.
|
|
Modern Slang |
|
473 |
Modern Slang |
hızlıca koltuk altlarını ve genital bölgeyi yıkayarak alınan duş/yapılan vücut temizliği |
airplane shower n.
|
|
474 |
Modern Slang |
sonunda da işte herkes ölüyor/öldü (sıkıcı bir hikayeyi hızlıca bitirmek için kullanılan bir ifade) |
and then everyone died... expr.
|
|
475 |
Modern Slang |
işte sonra herkes öldü (ilginç olmayan bir hikayeyi hızlıca bitirmek için kullanılan bir ifade) |
and then everyone died... expr.
|
|