|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
temel ilkeler |
fundamental principles n.
|
|
This is one of the fundamental principles of a democracy under the rule of law.
Bu, hukukun üstünlüğüne dayalı bir demokrasinin temel ilkelerinden biridir.
More Sentences
|
2 |
General |
genel ilkeler |
general principles n.
|
|
The amendment aims to reinforce the general principle of not having to pay.
Değişiklik, ödeme yapmak zorunda olmama genel ilkesini güçlendirmeyi amaçlamaktadır.
More Sentences
|
3 |
General |
ana ilkeler |
main principles n.
|
|
It is largely modelled on the main principles of Community antitrust rules.
Büyük ölçüde Topluluk antitröst kurallarının ana ilkelerine göre modellenmiştir.
More Sentences
|
4 |
General |
temel ilkeler |
basic principles n.
|
|
That is a very simple basic principle.
Bu çok basit bir temel ilkedir.
More Sentences
|
Politics |
|
5 |
Politics |
kılavuz ilkeler |
guidelines n.
|
|
We need to see clearer guidelines on the application of the principle.
İlkenin uygulanmasına ilişkin daha net kılavuz ilkeler görmemiz gerekiyor.
More Sentences
|
General |
|
6 |
General |
birinin veya bir grubun felsefesini yansıtan ilkeler |
creed n.
|
|
7 |
General |
tanrısal ilkeler |
hypostasis n.
|
|
8 |
General |
bilimsel ilkeler |
scientific norms n.
|
|
9 |
General |
temel ilkeler |
ultimate principles n.
|
|
10 |
General |
basit ancak en hayati gerçekler ve ilkeler |
bare bones n.
|
|
11 |
General |
temel değer ve ilkeler |
basic values and principles n.
|
|
12 |
General |
temel değerler ve ilkeler |
basic values and principles n.
|
|
13 |
General |
sıkı sıkıya bağlı kalınan/olunan ilkeler |
cherished principles n.
|
|
14 |
General |
el üstünde tutulan ilkeler |
cherished principles n.
|
|
15 |
General |
temel ilkeler |
bedrock n.
|
|
|
16 |
General |
yönlendirici ilkeler |
guidelines n.
|
|
17 |
General |
yol gösterici ilkeler |
tramline n.
|
|
18 |
General |
genel ilkeler |
generalia n.
|
|
19 |
General |
eski ilkeler bilimi |
archelogy n.
|
|
20 |
General |
ilkeler sembolü olarak görülen şey |
banner n.
|
|
21 |
General |
zıt ilkeler |
yin and yang n.
|
|
22 |
General |
ilkeler bütünü |
principle n.
|
|
23 |
General |
temel ilkeler |
gospel n.
|
|
24 |
General |
yeni kelimeler veya ilkeler kullanmaya ait |
neologic adj.
|
|
25 |
General |
ilkeler veya standartlarla ilgili |
value adj.
|
|
26 |
General |
yüksek etik ilkeler sergileyen |
high-principled adj.
|
|
Colloquial |
|
27 |
Colloquial |
18. yüzyılda deist ve cumhuriyetçi ilkeler benimseyen gizli bir alman topluluğu üyesi |
illuminati n.
|
|
Idioms |
|
28 |
Idioms |
vicdana yön veren ilkeler |
dictates of conscience n.
|
|
29 |
Idioms |
kişinin doğru bildiği ilkeler bütünü |
dictates of conscience n.
|
|
30 |
Idioms |
vicdana yön veren ilkeler |
the dictates of conscience [cliché] n.
|
|
31 |
Idioms |
kişinin doğru bildiği ilkeler bütünü |
the dictates of conscience [cliché] n.
|
|
32 |
Idioms |
ilkeler uğruna, iyi niyetle, doğru bir amaç için mücadele etmek |
fight the good fight v.
|
|
Trade/Economic |
|
33 |
Trade/Economic |
ana ilkeler |
cardinal principles n.
|
|
34 |
Trade/Economic |
ekonomik ilkeler |
economic principles n.
|
|
35 |
Trade/Economic |
hükümetin firma davranışlarını düzenlemeye yönelik olarak koyduğu kural ve ilkeler |
regulation n.
|
|
|
36 |
Trade/Economic |
karşı talepler karşısında yapılacak savunmalara ilişkin ilkeler |
defences of counterclaim n.
|
|
37 |
Trade/Economic |
sağlam bir vergilendirme politikasının dayandığı ilkeler |
canons of taxation n.
|
|
Law |
|
38 |
Law |
hakça ilkeler |
equitable principles n.
|
|
Politics |
|
39 |
Politics |
birleşmiş milletler küresel ilkeler sözleşmesi |
united nations global compact n.
|
|
40 |
Politics |
çalışma hayatına ilişkin temel haklar ve ilkeler bildirgesi |
declaration on fundamental principles and rights at work n.
|
|
41 |
Politics |
cumhuriyetin dayandığı temel ilkeler |
basic tenets of the republic n.
|
|
42 |
Politics |
dış kaynaklı rüşvetle mücadele edilmesine yönelik kılavuz ilkeler |
guiding principles on enforcement of the foreign bribery offence n.
|
|
43 |
Politics |
irtikapla mücadeleye yönelik kılavuz ilkeler |
guiding principles to combat solicitation. n.
|
|
44 |
Politics |
istihdama ilişkin kılavuz ilkeler |
employment guidelines n.
|
|
45 |
Politics |
kamu hizmet kuruluşlarını düzenleyici ilkeler yasası (abd) |
public utility regulatory policies act (purpa) (us) n.
|
|
46 |
Politics |
karşılıklı yasal yardıma ilişkin üst düzey ilkeler |
high-level principles on mutual legal assistance n.
|
|
47 |
Politics |
ortak ilkeler |
joint principles n.
|
|
48 |
Politics |
ön kılavuz ilkeler |
introductory guidelines n.
|
|
49 |
Politics |
sektörel kılavuz ilkeler |
sectoral guidelines n.
|
|
50 |
Politics |
whig partisi ile ilişkili ilkeler, politikalar ve uygulamalar |
whiggery n.
|
|
51 |
Politics |
abd başkanı harry s. truman'ın liderliğindeki demokrat parti'nin liberal kanadının bağlı olduğu ilkeler |
fair deal n.
|
|
52 |
Politics |
komünist ilkeler kazandırma |
communization n.
|
|
53 |
Politics |
komünist ilkeler kazanma |
communization n.
|
|
54 |
Politics |
komünist ilkeler kazandırma |
communisation n.
|
|
55 |
Politics |
komünist ilkeler kazanma |
communisation n.
|
|
56 |
Politics |
aşırı cumhuriyetçi veya devrimci ilkeler |
sanscullotism n.
|
|
57 |
Politics |
aşırı cumhuriyetçi veya devrimci ilkeler |
sans-culottism n.
|
|
58 |
Politics |
irlanda'nın özerkliğini savunan charles stewart parnell taraftarlarının benimsediği ilkeler |
parnellism n.
|
|
59 |
Politics |
kölelik karşıtı ilkeler |
free soil n.
|
|
60 |
Politics |
komünist ilkeler kazandırmak |
communize v.
|
|
61 |
Politics |
komünist ilkeler kazandırmak |
communise v.
|
|
62 |
Politics |
komünist ilkeler kazandırmak |
communise v.
|
|
63 |
Politics |
machiavelli'nin prens eserinde belirttiği hükümet yönetimi konusundaki ilkeler ile ilişkili |
machiavelian adj.
|
|
64 |
Politics |
aşırı cumhuriyetçi veya devrimci ilkeler barındıran |
sans-culottic adj.
|
|
Computer |
|
65 |
Computer |
yerel ilkeler |
local policies n.
|
|
Marine |
|
66 |
Marine |
gemi direklerinin konumlarını belirlemede ve onları yerleştirmede kullanılan bilimsel ilkeler ve mekanik yöntemler |
masting n.
|
|
Logic |
|
67 |
Logic |
eylemlerde ortaya çıkan argümanları yöneten ilkeler |
practical reason n.
|
|
68 |
Logic |
eylemlerde ortaya çıkan argümanları yöneten ilkeler |
practical reasoning n.
|
|
Social Sciences |
|
69 |
Social Sciences |
bizans yaşam tarzına özgü tarz ve siyasi ilkeler |
byzantinism n.
|
|
70 |
Social Sciences |
temel dini ilkeler bütünü |
symbol n.
|
|
71 |
Social Sciences |
sosyolojik ilkeler üzerinden açıklanan |
sociologistic adj.
|
|
Education |
|
72 |
Education |
yol gösterici ilkeler |
guiding principles n.
|
|
Religious |
|
73 |
Religious |
genel ilkeler |
canon n.
|
|
74 |
Religious |
1610’da hollanda’da hazırlanan, protestanlığın arminian koluna ait ilkeler |
remonstrance n.
|
|
75 |
Religious |
talmudik dönemde hahamlara ait inançlar, uygulamalar ve ilkeler |
rabbinism n.
|
|
|
76 |
Religious |
ikinci ve üçüncü yüzyıllarda hristiyanların görevleri ve kilise disiplinine ilişkin kural ve ilkeler bütünü |
apostolic canons n.
|
|
77 |
Religious |
ikinci ve üçüncü yüzyıllarda hristiyanların görevleri ve kilise disiplinine ilişkin kural ve ilkeler bütünü |
apostolic constitutions n.
|
|
78 |
Religious |
ikinci ve üçüncü yüzyıllarda hristiyanların görevleri ve kilise disiplinine ilişkin kural ve ilkeler bütünü |
apostolical canons n.
|
|
79 |
Religious |
(hinduizm) var olan her şeyi kapsayan kozmik ilkeler bütünü |
dharma n.
|
|
Philosophy |
|
80 |
Philosophy |
insani ilkeler |
humanitarianism n.
|
|
81 |
Philosophy |
anatomist anne hutchinson'ın takipçilerinin benimsediği ilkeler |
hutchinsonianism n.
|
|
Military |
|
82 |
Military |
ortak hedefe yönelik eşgüdümlü hareket edecek iki veya daha fazla yabancı ülke kuvvetinin görevlendirilmesinde izlenen temel ilkeler |
multinational doctrine n.
|
|
83 |
Military |
birleşik devletler'in askeri hedeflerine ilişkin ilkeler |
fourteen points n.
|
|
Art |
|
84 |
Art |
farklı tarzlar, ilkeler, fikirler, yöntemler vs. arasından en iyisini seçip derleyen |
eclectic adj.
|
|