Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ingiliz dili | english language n. | ||
The English language is rich in expressions. İngiliz dili ifadeler açısından zengindir. More Sentences |
||||
Literature | ||||
Literature | ingiliz dili | english language n. | ||
The Normans' conquest of England had a great effect on the English language. Normanların İngiltere'yi istila etmesinin, İngiliz dili üzerinde çok büyük etkisi olmuştur. More Sentences |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | ingiliz dili ve edebiyatı | english literature and language n. |
General | ingiliz dili ve edebiyatı | english philology n. |
Education | ||
Education | ingiliz dili ve edebiyatı | english language and literature n. |
Education | ingiliz dili tarihi | history of the english language n. |
Education | ingiliz dili eğitimi anabilim dalı | department of english language teaching n. |
Education | ingiliz dili öğrencisi | ell (english language learner) n. |
Education | ingiliz dili eğitimi anabilim dalı | elt (english language teaching) n. |
Education | ingiliz dili, edebiyatı ve yapıtları üzerine kurs veya özel ders | english n. |
Linguistics | ||
Linguistics | ortaçağ'a ait, zamanla iskoç lallans diline dönüşen ingiliz dili lehçesi | northern n. |
Linguistics | ingiltere ve ingiliz dili veya edebiyatı üzerine bir otorite | anglist n. |
Linguistics | ingiliz dili ve edebiyatı | anglistics n. |