kıvrım - Turkish English Dictionary
History

kıvrım



Meanings of "kıvrım" in English Turkish Dictionary : 68 result(s)

Turkish English
Common Usage
kıvrım fold n.
kıvrım convolution n.
kıvrım crimp n.
General
kıvrım curling n.
kıvrım meander n.
kıvrım volute n.
kıvrım bend n.
kıvrım sweep n.
kıvrım crinkle n.
kıvrım sinuosity n.
kıvrım curve n.
kıvrım flection n.
kıvrım frizz n.
kıvrım twist n.
kıvrım flexion n.
kıvrım twine n.
kıvrım crease n.
kıvrım crook n.
kıvrım plat n.
kıvrım hook n.
kıvrım folding n.
kıvrım twirl n.
kıvrım convolution n.
kıvrım turn n.
kıvrım curl n.
kıvrım tortillon n.
kıvrım kink n.
kıvrım lap n.
kıvrım plait n.
kıvrım pleat n.
kıvrım jog n.
kıvrım hank n.
kıvrım bought [scotland] n.
kıvrım ruckle [uk] n.
kıvrım inflexure n.
kıvrım incurve n.
kıvrım intervolution n.
kıvrım intorsion n.
kıvrım fleak n.
kıvrım flype n.
kıvrım flype n.
kıvrım outshoot n.
kıvrım whorl n.
Colloquial
kıvrım knick n.
Idioms
kıvrım crosse n.
Technical
kıvrım fold n.
kıvrım pleat n.
kıvrım bend n.
kıvrım front of the frame n.
kıvrım plait n.
kıvrım shoulder n.
Textile
kıvrım crease n.
kıvrım crimp n.
Architecture
kıvrım volute n.
kıvrım scroll n.
kıvrım return n.
Construction
kıvrım kink n.
Automotive
kıvrım swage n.
kıvrım bend n.
kıvrım swaging n.
Medical
kıvrım loop n.
kıvrım crasis n.
Anatomy
kıvrım convolution n.
kıvrım ruga n.
Biology
kıvrım gyroma n.
Geology
kıvrım synclinal n.
Printery
kıvrım curl n.
Archaic
kıvrım ply n.

Meanings of "kıvrım" with other terms in English Turkish Dictionary : 130 result(s)

Turkish English
General
atnalı şeklinde kıvrım oxbow n.
saçların kıvrım genişliği wave n.
kıvrım (nehirdeki) wind n.
nehrin çizdiği geniş kıvrım the sweep of the river n.
bir yüzeydeki kıvrım wave n.
geniş kıvrım sweep n.
helezoni kıvrım swirl n.
helezoni kıvrım scroll n.
süslü kıvrım curlycue n.
süslü kıvrım curlicue n.
aşırı kıvrım overfold n.
devrik kıvrım overfold n.
başparmak kalınlığındaki kıvrım thumb band n.
kıvrım miktarı turn-under n.
tek kıvrım wind n.
(giyim ve moda) yivli kıvrım quill n.
monoklinal kıvrım monoclinal n.
spiral kabukluda kıvrım gyration n.
bazı tek kabuklularda bulunan helezonik kıvrım concho-spiral n.
kıvrım kıvrım süsleme curliewurlie n.
kıvrım halinde pliform adj.
kıvrım kıvrım in curls adv.
kıvrım yaparak sigmoidally adv.
Technical
borularda kokuyu/gazı hapseden u şeklinde kıvrım trap n.
açınımlı kıvrım saprogenous fold n.
çift kıvrım çekirdeklenmesi double kink nucleation n.
enine kıvrım transverse fold n.
kıvrım çizgisi bend line n.
kıvrım kıvrım olma vermiculation n.
kıvrım düzlemi kink plane n.
kıvrım rolesi effective roller n.
minik kıvrım microhend n.
süslü kıvrım torsade n.
yatık kıvrım recumbent fold n.
kesici ucunun yanında topuk şeklinde kıvrım bulunan tornacı aleti heeltool n.
kıvrım oluşturmak lap v.
Computer
minik kıvrım microbend n.
Telecom
büyük kıvrım macrobend n.
mikro kıvrım microbend n.
Textile
kıvrım yeri çizgisi hemline n.
kıvrım yeri hem n.
başlıktaki süslü kıvrım lappet n.
kıvrım desenleri crease patterns n.
kıvrım dokusu crease pattern n.
Architecture
dışbükey kıvrım entasis n.
antik mimaride iyonik kıvrım horn n.
dalga motifli kıvrım running dog n.
Marine
gemide ahşap kıvrım noktasının içi throat n.
küpeştenin sonundaki dikey kıvrım monkeytail n.
gemide trabzanın sonundaki kıvrım driftpiece n.
Mining
devrik kıvrım inverted fold n.
Medical
cilt kıvrım kalınlığı skinfold thickness n.
dudaklarımızdan burnumuza doğru uzanan kıvrım philtrum n.
epiglot ile farinks arasındaki kıvrım pharyngoepiglottic fold n.
kıvrım diüretikler loop diuretics n.
kıvrım bölgeleri intertriginous areas n.
meme altı kıvrım pozisyonu inframammary fold position n.
tüp şeklindeki yapılarda kıvrım loop n.
sigmoid kıvrım sigmoid n.
s biçimli kıvrım sigmoid n.
Anatomy
iki vokal kıvrım arasındaki boşluk true glottis n.
iki vokal kıvrım arasındaki boşluk rima vocalis n.
iki vokal kıvrım arasındaki boşluk rima glottidis n.
iki vokal kıvrım arasındaki boşluk glottis vera n.
(bazı amfibiler, kuşlar ve memelilerde) ayak parmaklarını birbirine bağlayan deri zar veya kıvrım webeye n.
(zarın) katlanması ile oluştuğu düşünülen kıvrım veya çizgi fold n.
Chemistry
(kıvrım) 30 ila 90 derece arasında kalan synclinal adj.
Zoology
kıvrım bacaklılar familyasından hayvanların dahil olduğu bir üst takım thoracica n.
kordalı hayvanların gırtlağındaki oluk veya kıvrım endostyle n.
beyin yüzeyi kıvrım göstermeyen eteneli memeliler lissencephala n.
(kuş veya kaplumbağa boynunda) s biçimli kıvrım sigmoid flexure n.
(ammonit veya gastropodda) apikal bölme/kıvrım protoconch n.
beyin yüzeyi kıvrım göstermeyen lissencephalous adj.
beyin yüzeyi kıvrım göstermeyen eteneli memelilere ait lissencephalous adj.
beyin yüzeyi kıvrım göstermeyen eteneli memelilerle ilgili lissencephalous adj.
Botanic
bitkinin büyüyen kısımlarının kıvrım oluşturacak şekilde hareket etmesi circumnutation n.
(yaprak dizilişinde) bir bitki bölümü ve bitişiğinde yer alan bölüme ait kıvrım cycle n.
büyüyen kısımları kıvrım oluşturacak şekilde hareket eden (bitki) circumnutatory adj.
Environment
aktif kıvrım active fold n.
Geography
senklinal kıvrım synclinal fold n.
tekne kıvrım synclinal fold n.
karadaki küçük kıvrım buckle n.
devrik antiklinal ve senklinali oluşturan s-biçimli kıvrım overfold n.
gölde meydana gelen boynuz şekilli kıvrım ox bow n.
gölde meydana gelen boynuz şekilli kıvrım oxbow n.
alçak antiklinal kıvrım parma n.
deniz canlılarının göç etmesini engelleyen antiklinal kıvrım parma n.
(kıvrım) izoklinik isoclinal adj.
Geology
aşma fayı ve devrik kıvrım ile karakterize edilen bir kaya yapısı alpine structure n.
açık kıvrım open fold n.
açınımlı kıvrım supratenuous fold n.
akordiyon kıvrım chevron fold n.
asalak kıvrım parasitic fold n.
asimetrik kıvrım asymmetrical fold n.
asimetrik kıvrım asymmetric fold n.
bakışımlı kıvrım symmetrical fold n.
bağlı kıvrım subsidiary fold n.
bileşik kıvrım compound fold n.
devrik kıvrım overturned fold n.
disharmonik kıvrım disharmonic fold n.
diyapirik kıvrım diapiric fold n.
iç-içe kıvrım concentric fold n.
kapalı kıvrım closed fold n.
kıvrım napı fold nappe n.
kıvrım kanadı fold limb n.
kıvrım ekseni fold axis n.
kıvrım açısı fold angle n.
kıvrım dağları fold mountains n.
kıvrım kuşağı fold belt n.
kıvrım dokuları fold patterns n.
kutu kıvrım box fold n.
konsantrik kıvrım concentric fold n.
monoklinal kıvrım flexure n.
ortak merkezli kıvrım concentric fold n.
simetrik kıvrım symmetrical fold n.
şekilli kıvrım box fold n.
şevron kıvrım chevron fold n.
sürüme kıvrım drag fold n.
tabakalarda rastlanan tek yanlı kıvrım flexure n.
v biçimli kıvrım chevron fold n.
uyumsuz kıvrım disharmonic fold n.
yatık kıvrım recumbent fold n.
yelpaze kıvrım fan fold n.
zik zak kıvrım chevron fold n.
zik-zak kıvrım chevron fold n.
kıvrım ve bindirme kuşağı fold and thrust belt n.
birbirine paralel kıvrım veya sırtları olan plicate adj.
Bookbindery
katlama sırasında kitapların üst kenarında oluşan kıvrım buckle n.
(özellikle kitap ciltlemede) kıvrım veya kat gusset n.
Ornithology
kuş kanadındaki kıvrım plica n.